Yaşamanın sırrı bu planda
1999 Marmara depreminde, İstanbul'un bazı semtleri de ağır yara aldı. Özellikle
Avcılar'da pek çok bina çöktü, yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Avcılar,
İstanbul depreminde de en riskli yerlerden biri.
'Deprem master planı' uygulanırsa İstanbul'da tahmin edilen ölü sayısı
100'lere inecek.
Olası bir İstanbul depremi öncesinde insan hayatını kurtarmaya yönelik
yapı güçlendirme çalışmalarının temelini oluşturacak 'İstanbul Deprem
Master Planı'nın (İDMP) ön raporu tamamlandı. 200 bilim adamının katılımıyla
Boğaziçi Üniversitesi, İTÜ, YTÜ ve ODTÜ tarafından hazırlanan ön
raporda, yapı güçlendirme yöntemi, hukuki ve mali altyapı modelleri ele alınıyor.
5 bin bina 'yassı kadayıf'
Raporda deprem sonrasında 5 bin binanın 'yassı kadayıf' olması ve yaklaşık
90 bin insanın ölmesi beklenen İstanbul'da, riski azaltmak için stratejik
kararlar alınması öneriliyor. Zemin etütleri neredeyse tamamlanan ve mahalle
mahalle risk durumu tespit edilen İstanbul'un bazı bölgelerinde tek tek bina,
bazı bölgelerinde mahalle bazında güçlendirilmeye gidilmesi ve mahallelerin
topluca başka bir bölgeye taşınılması gündeme gelebilecek. 600 sayfalık
ön raporda, İstanbul'u depreme hazırlamaya yönelik modellerde öne çıkan
başlıklar şöyle:
Yapı envanteri
Önce sokak taramasıyla İstanbul'daki bina envanteri çıkarılacak, ardından
binalar taşıyıcı sistem özellikleri açısından tek tek incelenecek.
İstanbul'daki tüm binaların adresi, koordinatı ve yüksekliği, kat ve
daire sayısı, binada yaşayan ve çalışan sayısı, binanın yapım tarihi
ve şekli, binanın sokaktaki yeri bilgisayar ortamına aktarılacak. 898 bin
444 yapının bulunduğu İstanbul'da binalar 24 farklı sınıfa ayrılacak. Tüm
İstanbul'da sokak taraması 300-500 kişilik gruplarca 30-60 gün arasında
tamamlanacak.
Stratejik kararlar
Deprem riskinin azaltılması için kentin yeni gelişme alanlarının
planlanması ve mevcut yerleşik bölgelere yönelik stratejik kararlarlar üretilmesi
öngörülüyor. Deprem riski açısından sakıncalı alanlarda, planla kazanılmış
hakkın geri alınması sorununun imar hakkı aktarımıyla aşılması düşünülüyor.
Örneğin, Fatih gibi deprem riskinin ve nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu bölgede
tarihi olmayan yapılar istimlak edilerek konut alanları daha az riskli bölgelere
taşınabilecek.
Güçlendirme modeli
Yıkılma riski en yüksek olanlardan başlanarak binalar güçlendirilecek veya
yıkılacak. Bu, duruma göre bina veya mahalle bazında olacak. Bu modelin
uygulanması, az veya orta katlı binalarda güçlendirme kat azaltılması, ağır
balkonların iptali, betonarme duvar ilavesi, bodrum katlara çevre perdelemesi
yöntemleriyle yapılabilecek.
Hukuki durum
İstanbul'da olası bir depreme yönelik güçlendirme çalışmalarının önünde
10 ayrı kanun ve yönetmelik bulunuyor. İmar Kanunu'nun 39. maddesi, "Eğer
bina can ve çevre güvenliği açısından tehlike arz ediyorsa o bina tahliye
ettirilebilir" diyerek belediyelere söz konusu binayı yıkma hakkı
veriyor. Ancak binanın yıkılması için incelenmesi ve inceleme için de ev
sahibinin izin vermesi gerekiyor.
Ulusal sismoloji ağı
Şu anda sismoloji çalışması yapan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli
Rasathanesi'nin yanı sıra, İTÜ, KTÜ, Atatürk, Süleyman Demirel, Kocaeli
üniversitelerinde, TÜBİTAK, MTA, Deprem Araştırma Dairesi, Bayındırlık
ve İskân Bakanlığı Laboratuvar Bölümü, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı
Seyir ve Hidrografi Dairesi Komutanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi
tarafından da ölçüm yapılıyor. Ayrı ayrı kurulan bu sismoloji ağları
birleştirilecek ve Türkiye genelinde bir 'deprem network ağı' kurulacak.
'En büyük engel kurumlar ve yasalar'
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zemin Etüdü ve Deprem Müdürü Mahmut Baş,
ağustos ayında tamamlanacak 'master plan'la İstanbul'daki binaların depreme
karşı güçlendirilmesi modelinin, kanuni ve mali altyapısının belirlenmiş
olacağını söyledi. İstanbul'u depreme hazırlamak için kaynağın
bulunabildiğini, ama kurum karmaşası ve kanuni zorlukların büyük engel
olduğunu belirten Baş, bir kaldırım düzenlemesine 5 trilyonun harcandığı
günümüzde hayatı kurtaracak deprem master planının 1.2 trilyona ihale
edildiğini kaydetti. Baş, şunları söyledi:
'Binaların yüzde 70'i iskânsız'
"Master planında ana ilke İstanbulluyu enkaz altında bırakmamak. Bu da
yapıları depreme karşı dayanıklı hale getirerek olabilir. 30 yaşını geçmiş
binalar yenilenmeli.
İstanbul'daki binaların yüzde 30'u 1970 yılından önce yapılmış. Ayrıca
binaların yüzde 70'i iskânsız. İskânı olmayan binalarda yasal güçlendirme
yapılamıyor. Master plan tamamlandığında kaynak ve kanun sorununu
halledebilirsek, İstanbul'u beş-altı yılda depreme hazırlayabiliriz. İlk
etapta 'yassı kadayıf' olması beklenen 5 bin binada yapılacak sınırlı güçlendirmeyle
20 bin insanı kurtarabiliriz. Bunun maliyeti de yaklaşık 200 milyon dolar.
Bunu tüm İstanbul'a uyguladığınızda 90 bin olarak tahmin edilen ölü sayısı,
100'lere iner."
Projede yer alan jeofizik mühendisi Prof. Dr. Metin İlkışık ise, "Çok
mesafe aldık. Eşyaları vidalamayla değil, binaları sağlamlaştırmakla uğraşıyoruz.
Bu proje GAP kadar büyük. Ankara da sahiplenmeli" dedi
Radikal
|