Moda'yı katlediyorlar!
Ben
yakamozu ilk Moda koyunda gördüm. Gerçi çocuktum, ufacıktım, ama
sandalla Moda Deniz Klübü'nün önüne gidip, sahnedeki şarkıcıyı
bedavadan dinlemenin keyfini biliyordum. Mehtap vardı. Yıldızlar sönüktü.
Ayın parlaklığı örtmüştü onlarınkini. Biri bir taş attı denize,
kayan yıldızlar gibi indi diplere.
Gökte kayan yıldız görmüştüm ama denizin dibinde kayan yıldızı ilk
görüyordum, adının yakamoz olduğunu öğrenip yıllarca deniz diplerinde,
mehtaplı gecelerde yakamoz arayacaktım! Ne ki Modalı gençler, çocuklar göremeyecek
ama artık deniz diplerinde kayan yakamozları. Çünkü denizi göremeyecekler.
Uzaktan bakacaklar. Öyle uygun görmüş İstanbul Büyükşehir
Belediyesi. Romaları gezip görüp, yayalara bırakmışlar kenti diye özenip
imrenip İstanbul'a geliyorum ve 500 büyük eserin içinde Moda'nın içine
etmek de bulunduğunu öğreniyorum...
Ah Gürtuna ah! Ben ki 'iki yıl yorulacağız, çamur içinde kalacağız
ama sonra heykelini dikeceğiz' diye reklamınızı yapıyordum her yerde.
Çabuk karar vermeyip ince elemek varmış o projeleri. İçinde böyle
Moda'nın Körfezi'ne beton döküp üstüne otoyol yapıp, diktiğimiz
heykelinizin yüzüne tükürtecek projeleriniz de varmış meğer! Ah bu
yol hastalığı. Çok mu lazım Moda'nın önünden geçecek, adı da
'estetik' otoyol? 31 Ocak'ta sessiz sedasız temelini atmışlar, sahildeki ağaçları
söküp, yeşil alanları bozmuşlar. Katliam başlıyor. Korumu Kurulu'nun izni
olmadan, Moda İskelesi'nin önünü de otoyola dönüştürecek, bütün o
dantel gibi koyu Kalamış'a kadar boydan boya denizden katedecek ve insanlarla
denizin ilişkisini kesecek, otoyol kavşak projesi için. Ben o sularda denize
girmiştim. Ve bekliyordum ki siz o sahilin suyunu arıtacak, bizi yeniden
denize sokacaktınız. Meğer görmeyi bile yasaklıyormuşsunuz. Yazıklar
olsun!
Yazgülü Aldoğan - Posta
|