Doğu kültürü ateşe verildi
Irak'taki
yağma bitmiyor. 500 bin ciltlik koleksiyonu ve 4 bin 412 el yazmasıyla dünyanın
en önemli arşivlerinden biri olan Milli Kütüphane önce yağmalandı, sonra
ateşe verildi. 600 bin cilt kitap barındıran Basra Kütüphanesi'nin akıbeti
ise bilinmiyor
Bağdat Arkeoloji Müzesi ve Osmanlı Kışlası'ndan sonra Irak'ın en önemli
kültür kurumlarından Milli Kütüphane de yağmacıların elinde kaldı.
'Bilgelik Sarayı' olarak adlandırılan ve yağmalandıktan sonra ateşe
verilen kütüphane 1920 yılında 'Selam' adıyla kurulmuş, 1924'te ise 'Milli
Kütüphane' adını almıştı. 1961 yılından bu yana kütüphanede Irak'ta
yayımlanan bütün eserlerin bir nüshası da toplanıyordu.
Savunma Bakanlığı'nın karşısında olmasına rağmen yağmacılara karşı
tedbir alınmayan kütüphanede 500 bin cilt kitap, 4 bin 412 nadide el yazması
eser ve 2 bin 618 periyodik yayın bulunuyordu.
Moğollar da nehre dökmüştü
Tarih boyunca kitaplıkları ve araştırma merkezleriyle bölgenin en önemli
kentlerinden biri olan Bağdat benzer bir yağmayı bin yıl önce Abbasiler döneminde
de yaşamış ve Moğol hükümdarı Hülagü, kenti aldığında ilk olarak Bağdat
Kütüphanesi'ni yakarak tüm eserleri Dicle Nehri'ne attırmıştı. Bu
talandan sonra hepsi el yazması olan kitapların mürekkeplerinin Dicle'nin
sularına karıştığı ve nehrin günlerce bulanık aktığı biliniyor. Bağdatlı
şairlerin yüzyıllar boyunca kendilerini üzen kişiler için şiirlerinde ''Hülagü
müsün kafir?' ifadesini kullanmaları da olayın vahametini anlatan bir başka
bilgi. Eski Bağdat Kütüphanesi başta Aristotales ve Sokrates olmak üzere
antik dönem Yunan düşünürlerinin Arapça'ya çevirilen eserleri ve Süryani
yazarların elyazmalarıyla Bağdat'ın dönemin en önemli bilim ve kültür
merkezlerinden birine dönüşmesini sağlamıştı.
Irak'taki gelişmeler üzerine pazar günü bir basın toplantısı düzenleyen
İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Genel Direktörü
Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Irak'ın Mezopotomya'dan başlayarak Abbasi,
Selçuklu ve Osmanlı devirlerinin sayısız örneğinin savaşta zarar görmesinin
ve Irak Arkeoloji Müzesi ile Musul Üniversitesi Kütüphanesi ile tarihi
yazmalar koleksiyonunun yağmalanmış olmasının üzüntü verici olduğunu söyledi.
Yağmalamalara karşı acilen önlem alınması gerektiğini söyleyen İhsanoğlu,
Irak'taki SİT bölgelerinin koruma altına alınmasını, çalınan eserlerin
satışının engellenmesini ve eserlerin müzelere iade edilmesini istedi.
Amerikalı askerler sayılarının yetersiz olması nedeniyle yağmaya karşı
tedbir alamadıklarını açıklarken, Bağdat'ta en az birkaç gün daha
yeterli korumanın sağlanamayacağı sanılıyor. Yazının ilk bulunduğu coğrafyada
yer alan Irak'ta 30 kütüphane daha var. Bunlar arasında da özellikle Musul,
Basra, Erbil ve Bağdat'taki üniversite kitaplıkları büyük önem taşıyor.
Basra Üniversitesi de yanıyor
Irak'taki yıkımdan Basra Üniversitesi de payına düşeni aldı. Tıpkı
Milli Kütüphane gibi yağmalandıktan sonra yakılan üniversite ateşe
verildi. Basra Üniversitesi Dekanı Abdül Cabbar El Halife durumdan İngiliz
askerlerini sorumlu tuttu. İçinde 600 bin cilt kitap barındıran Basra Üniversitesi
Kütüphanesi'nin akıbeti ise henüz bilinmiyor. Bu arada Bağdat'ın
Cumhuriyet Sarayı yakınında bulunan ve çaldığında kentin bütün
semtlerinde duyulan saatin yer aldığı kompleks ve 30 yıl boyunca dünyanın
çeşitli yerlerinden Saddam Hüseyin'e gönderilen hediyelerin bulunduğu müze
de yağmalanan yerler arasında.
'Eserleri Batı müzeleri alırsa skandal olur'-Prof. Dr. İlber Ortaylı A.Ü.
Siyasal Bilgiler Fak.
Bağdat Kütüphanesi'nin yanması bir rezalet. Bilinçsiz ahali kütüphaneyi
yağmalıyor. Amerika kendi ülkesindeki eserleri koruyor ama Irak'a aynı özeni
göstermiyor. Bağdat'ta yağmalanan eserleri Metropolitan Museum gibi Batı'daki
müzeler ve kütüphaneler alırsa büyük skandal olur. Batı'daki kütüphaneler
önümüzdeki günlerde kendilerine gelecek eserleri geri iade etmeliler.
'ABD güçleri yağmaya müdahale etmemiş' - Nazan Ölçer (Türk ve İslam
Sanatlar Müzesi Müdürü)
Milli Kütüphane'de olanlar bir facia. Sadece Irak'ın değil bütün insalığın
geçmişini yağmalıyorlar. ABD ve İngiltere petrol kuyuları kadar tarihi
eserlerin güvenliğini de sağlayayabilirdi. Ben televizyonda kütüphanenin güvenlik
görevlisinin yoldan geçen ABD tanklarına 'Müdahale edin' dediğini ama onların
aldırış etmediğini duydum. Bu bir rezalet.
'Eski Kuran metinleri vardı' - Prof. Dr. Meral Alpay(İ.Ü. Kütüphanecilik
Bölümü)
Kütüphanenin yanmasına çok üzüldüm. Aynı üzüntüyü Bosna'daki kütüphane
yandığı zaman da hissetmiştim. Kitapları yakmakla geçmişin izleri
siliniyor. Irak'ın dünü ve bugünü ile ilgili eserlerin hepsi kütüphanedeydi.
En eski Kuran metinleri bu kütüphanedeydi. Bence kütüphaneler geçmişin nüfus
cüzdanlarıdır ve bunlarla geleceğe köprü kurulur. Şimdi Bağdat'ta bu köprü
yıkıldı.
'İslam kültürü yok ediliyor' - Prof. Dr. Zeki Sönmez (MSÜ Güzel
Sanatlar Fakültesi)
Doğu kültürü, İslam kültürü yok ediliyor ve ne yazık ki hiçbirimizin
elinden bir şey gelmiyor. Amerikalılar ve İngilizler yarın Irak topraklarından
çekilecek ama yağmalanan tarih bir daha telafi edilemeyecek.
Zaten savaş ortamında uygarlık yok olur. Bütün yıkımlar gibi bunu da
protesto ediyorum. Şu anda Samara, Bağdat ne durumda, uygarlığa beşik olmuş
o topraklarda ne oldu bitti, bilmiyoruz. Bir insan ve bilim adamı olarak derin
bir hüzün duyuyorum.
Akşam
|