Köprüye ilk adım
İstanbul'da 'tüp geçit mi, köprü mü' tartışması sürerken, Devlet
Planlama Teşkilatı'nın (DPT) projeye onay vermesiyle 3. köprü önündeki
ilk engel ortadan kalktı. DPT projeye şartlı onay vermiş gibi görünse de,
Bayındırlık Bakanlığı isterse bugün projeyi 'resen' hayata geçirebilecek.
DPT'den yapılan açıklamada, köprü projesinin, İstanbul Büyükşehir
Belediyesi (İBB) koordinatörlüğünde yürütülmesi halinde yatırım
programına alınacağı belirtildi. Bu karar, önünde bir dizi yasal engel
bulunan 3. köprü projesinin hayata geçmesi için ilk adım oldu. Yasa gereği,
böyle bir projenin hayata geçmesi için, projenin önce o şehrin nâzım imar
planına işlenmesi gerekiyor. Plana işlenmeyen projelere DPT onay vermiyor ve
hayata geçmiyor. 1995'te beş ayrı güzergâhta projelendirilen 3. köprü
projesi, 1998'de de Bayındırlık Bakanlığı'nca gündeme getirilmiş, ancak
İBB'nin 'Planlarımda 3. köprü yok' yazısı üzerine DPT'ce yatırım
programından çıkarılmıştı.
Gürtuna: Veto edeceğim
2002'de İBB ile Karayolları 17. Bölge Müdürlüğü arasında yapılan
protokolle, şehiriçi yola dönen E-5 Avcılar-Kartal güzergâhının
belediyeye devri karşılığında, 3. köprü projesinin şehir nâzım imar
planına işlenmesi anlaşması yapıldı. Protokole göre köprü projesi
be-lediye meclisinde onaylandıktan sonra imar planına işlenecek ve Karayolları
Genel Müdürlüğü'nce ihale edilerek hayata geçecekti. Proje henüz mecliste
onaylanmaya sunulmadı ve İBB Başkanı Ali Müfit Gürtuna, meclis onaylasa
da, yasal yetkisini kullanarak kararı veto edeceğini söyledi. Gürtuna,
"Bizim ulaşım ana planımızda 3. köprü yok. Biz ulaşım altyapısını
raylı sisteme göre yaptık ve fiziki bütünlüğü içinde tüp tünel
istiyoruz" dedi.
DPT'nin şartlı onayı ve Gürtuna'nın 'veto' edeceği açıklamasıyla 3.
köprü engellendi gibi görülse de, aslında bu daha önce de uygulanan bir
'engeli aşma' yöntemi. İBB projeyi veto edip, imar planına geçirmese de,
Bayındırlık Bakanlığı'nın 'resen işleme' yetkisiyle proje hayata geçebiliyor.
Tüm şehir planlarının onay mercii, Bayındırlık Bakanlığı'nda
bulunuyor. Belediye imar planı yapıp, bakanlığa bağlı Teknik Araştırma
ve Uygulama Genel Müdürlüğü'ne gönderiyor ve nihai onay veriliyor.
Belediyenin işlemediği planı, gerekli görürse en yüksek merci olarak Bayındırlık
Bakanlığı şehir imar planına işleyebiliyor.
Daha önce de yapıldı
Benzer uygulama, Turgut Özal döneminde de yapıldı. Hükümetin ANAP, yerel yönetimlerin
SHP'li olduğu dönemde, İstanbul'da bir dizi gökdelen yapılmak istendi. Dönemin
Belediye Başkanı Nurettin Sözen, 'şehir estetiğine uymadığı' gerekçesiyle
projelere onay vermedi ve şehir imar planına işletmedi. Ancak bakan kararıyla
bu yapıların bulunduğu bölgeler 'turizm bölgesi' ilan edilerek belediye
sorumluluk alanından çıkarıldı ve şehir
imar planına 'resen' işlendi. Açılan davada Park Otel projesi engellendi,
ancak diğer yapılar bitti.
DPT'nin kararı 3. Boğaz Köprüsü'nün hayata geçmesini sağlayacak adımlardan
birini oluşturuyor. Prosedüre göre bundan sonra bir proje hazırlandığı
takdirde yatırım programına alınması ve bunun 2004 yılı bütçe ve
programı yapılırken Yüksek Planlama Kurulu'nda (YPK) karara bağlanması
gerekiyor. Şayet proje YPK'da kabul edilir ve bunun için bütçeye ödenek
konulursa köprünün yapımına en erken 2004'te başlanabilecek.
Güzergâh belirsiz
Karayolları Genel Müdürlüğü'nce 1995'te hazırlanan 3. köprü projesinde
beş güzergâh bulunuyor. Karayolları alternatifler içindeki en uygun güzergâhın
iki köprü arasındaki Arnavutköy güzergâhı olduğunu savunuyor. Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan ise 3. köprü için orman ve su havzalarının bulunduğu
en kuzeydeki seçenek olan Anadolukavağı ve Rumelikavağı arasındaki güzergâhı
istiyor.
Radikal
|