Osmangazi ve 'Mimar' Bakan
Bursa 'nın büyükşehir sınırları içindeki Osmangazi ilçesi, kentin
''tarihsel yerleşimini'' de barındırıyor. Uludağ yamaçlarındaki 13 köy
de bu belediyenin mücavir alanlarında...
Son yıllarda özellikle ''yasadışı tarikat yapılaşmasının'' göz
diktiği bu köyler, geçenlerde Osmangazi Belediyesi'nden alınıp Bayındırlık
ve İskân Müdürlüğü 'ne bağlandı...
Oysa belediye, aslında ayrım yapmadan hiçbir kaçak yapıya göz açtırmıyor;
Jandarma 'nın da desteğini alarak yıkımlar yapıyordu. Yani hem ''yasal görevini''
yerine getiriyor; hem de Bayındırlık Bakanlığı'nın bu konudaki
''genelgelerini'' uyguluyordu...
Ne var ki aslında ''mimar'' olan Bayındırlık ve İskân Bakanı Zeki
Ergezen , diplomasının gereği olarak da alkışlaması gereken bu davranışı
engelledi... Sadece mesleğini ve bakanlığını değil, mensubu olduğu
AKP'nin parti programındaki şu sözü de ''siyasi yandaşlarının imar yağması
karşısında'' hemen unutuverdi: ''- Kente karşı suçlar cezasız
kalmayacak...''
'Teşekkür' beklenirken...
Oysa Ergezen'in, siyasetteki ''muhafazakâr'' kimliği ve ''tarihe'' düşkünlüğü
nedeniyle de Osmangazi Belediyesi'ni ''kutlamasını'' beklerdim...
Çünkü Belediye Başkanı Hilmi Şensoy ve ekibinin, AKP Bursa Milletvekili
ve Abdullah Gül döneminin Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır
tarafından bile övülen imar uygulamaları, sadece kaçak yapılara ödünsüz
yaklaşımı değil...
Osmangazi Belediyesi, aynı zamanda Bursa'nın tarihsel ve kültürel değerlerini
oluşturan ''mimari yapıtların'' korunması ve kurtarılması için de proje
üzerine proje üretiyor.
Örneğin, dünyada benzer örnekleri sadece Venedik ve Floransa 'da bulunan
ünlü çarşı köprü ''Irgandı'' yı yeniden kazanmak üzereyiz... Hazırlıkları
tamamlanan proje, Gökdere 'nin üzerinde kurulmuş bir Osmanlı şaheseri iken,
1855'te depremle, 1922'de de Yunan bombalarıyla yıkılan bu önemli kentsel
mirasın ''eski şekline'' kavuşmasını hedefliyor...
Benzer şekilde yine yıllardır kaderine terk edilen tarihi ''Bursa Surları''
da Osmangazi Belediyesi'nin kültürel mirası koruma projeleri arasında...
''Balabancık Hisarı'' ile birlikte Orhan Gazi dönemine ait ''Aşağı Hisar''
, aynı dokudaki Pruslar, Roma ve Bizans'ın mirası ''Bursa Hisarı'' ve bu
hisarın ''içkalesi'' ni bezeyen ''Bey Sarayı'' , çalışmaların odağı
olmuş durumdalar...
Bunların yanı sıra ''Merinos Tren İstasyonu'' da 19. yüzyıl sonlarında
tanışılan ''demiryolu uygarlığının'' bir kültür mirası olarak, kentin
''anılar parkı'' denebilecek bir yeşil alan içinde yeniden yaşatılacak...
İbrahim Paşa Mahallesi 'ndeki yine Osmanlı dönemi kent yaşamı
simgelerinden Karabaş Tekkesi ise bir sosyal ve kültürel merkez işleviyle
korunup Bursa'nın kimliğini güçlendirmeye hizmet edecek...
Osmangazi Belediyesi, işte bütün bu koruma projeleri için tam ''3 trilyon
lira'' ayırmış... Aynı duyarlılığı nedeniyle de geçen ay Tarihi Kentler
Birliği üyeliğine kabul edildi...
'Reform'u da unuttu...
Şimdi mimar Zeki Ergezen, kaçak tarikat yapılaşmasını yıkımdan kurtarmak
adına, Osmangazi Belediyesi'ni cezalandırırken Bursa'daki tarihsel yapıtların
kurtarılması çabalarını bile bir kenara itiyor...
Belediyece 180 villa için alınmış yıkım kararlarının uygulanmasını
da bayındırlık müdürlüğü kanalıyla ''kendine'' bağlayıp, ''yasadışı
ve plana aykırı mimariyi himaye eden ilk mimar bakan'' olarak tarihe geçiyor...
Hani şu ''imar planlarına saygılı belediyeler'' yaratmayı da hedefleyen
''yerel yönetimler reformu'' nun neden sürekli ''ertelendiği'' de bu örnekle
daha iyi anlaşılmıyor mu?..
Cumhuriyet - Oktay Ekinci
|