İnsan - Araç Sistemi: Bir bürodaki insan-araç
sistemi, çalışma ünitesini, orada çalışan kişiyi ve kullandığı araçları
kapsar. Bu sistemin üç temel prensibi, ergonomiklik, fonksiyonellik ve
yeterliliktir. Her çalışma ünitesi için tek bir insan-araç sistem modeli
olmaz, her sistemi etkileyen çeşitli bağımsız değişkenler vardır (Şekil
2.1):
- Fiziksel çevre koşulları:
-Büronun genel yerleşiminde bir çalışma ünitesine ayrılan alan
-Çalışma ünitesinde pencere olup olmaması, gün ışığının yeterliliği
-Büronun ısıtma-havalandırma sistemleri
-Bina dışından gelen, binanın kendi ürettiği ve büro makinalarının ürettiği
gürültülerin düzeyi
- İşveren:
-İşverenin ekonomik durumu
-İşverenin büyüme eğilimi
-İşletmenin tipi
-İşletmenin büyüklüğü
- İş akışı:
-Takım işi veya bireysel iş
-Büro içindeki iş rotasyonu
- İşin türü:
-Sekreterya işleri
-Halkla ilişkili işler
-Hesap ağırlıklı işler
-Tasarım, çizim
-Prestijin önemli olduğu iş
"İnsan-araç" sisteminin de, insanın veriminin ve üretkenliğinin
araçlarla desteklenerek maksimum olması hedeflenir. Mobilya seçimi,
teknolojiye uyum sağlamak için yapılan değişikliklerin yeterliliği, çalışma
alanının esnekliği ve ergonomikliği, çalışma ünitesinin niteliğini
etkiler. Çalışma ünitelerini planlayan kişilerin mutlaka meslek adamı
olması gerekir.
Çalışma ünitesi bireysel bir çalışma alanıdır. Bu yüzden her çalışma
ünitesi onu kullanacak kişinin özelliklerine göre düşünülmelidir.
"Insan-araç" sisteminin niteliklerini, kişinin gereksinmeleri,
cinsiyeti, yaşı, kültür düzeyi, aldığı mesleki eğitim ve firma içindeki
sosyal statüsü belirler. Çalışma ünitesinde kullanılacak araçların özellikleri
planlayan kişi tarafindan çok iyi bilinmeli, tasarım aşamasında bu özellikler
göz önünde tutulmalıdır.
İnsan-araç sistemi (Şekil 2.2) ergonomik olarak planlanmalıdır. En yüksek
performansı, ancak ergonomik çalışma ortamında çalışan kişiden almak mümkündür.
Ergonomi işteki verimi arttırmayı amaçlar. Çalışma ünitesinde üretilen
iş, büro işidir.
Şekil 2.2. İnsan-Araç Sisteminin Grafik Anlatımı
Sistem Mobilyası: Sistem mobilyaları, çeşitli yüksekliklerde bölücü
elemanlar kullanarak, Açık planlı bürolardan maksimum fayda sağlamak için
tasarlanan mobilyalardır. Fotokopi makinasının büro teknolojisinin bir parçası
olduğu kadar sistem mobilyaları da artık iş yaşamının bir parçası olmuştur.
Sistem mobilyaları, çalışma ünitesini oluşturan bölücü elemanların,
mobilyaların ve eklerin tümünü kapsar. Her parçanın içinden geçen kablo
kanalları vardır, bu yüzden yükseltilmiş döşeme de sistemin parçasıdır.
Bürolara teknolojinin girmesi, elektronik araçların kullanımının artması
ve yaygınlaşması sonucunda, mobilyalar standartlaşmaya başlamıştır ve
kendi içinde farklı kombinasyonlar kurabilen esnek sistem mobilyaları oluşmuştur.
Bu mobilyalar dinamiktir, bu da çalışan her bireye kullandığı mobilyaları
kendi vücut ölçülerine göre ayarlama olanağı sağlamaktadır. Masanın,
sandalyenin, monitörün, klavyenin, masanın altındaki ayak konan dayanağın
yüksekliklerinin tek tek kullanıcıya göre ayarlanabilir. Sistem mobilyalarından
maksimum fonksiyon sağlamak için planlama aşamasında uzmanların danışmanlığı
gerekmektedir.
Büro işi: En basit tanımıyla büro işi bir masa başı çalışmasıdır.
Geleneksel büro işi idari işlere yönelik çalışmalardır, daktilo
kullanmak, döküman hazırlamak, yüzyüze veya telefonla görüşmeler yapmak,
büro çalışanlarıyla iletişime girmek, dosyalama yapmak, yazışmalar
yapmak gibi eylemlerin biraraya gelmesinden oluşurdu. Bürolar eskiden kuruluşların
yönetildikleri yerlerdi ve bürolarda sadece idari işler yapilirdi.
Teknolojideki gelişmelerin iş yaşamına yansımasıyla yeni iş alanları doğdu
ve yapılan işlerin içerikleri de değişti. Bürolarda yaratıcı düşünceler
üretilmeye başlandı. Bürodaki teknik desteğin artmasıyla, çalışan kişinin
yaptığı işlerin ağırlık noktası da değişmiştir. Bürodaki iş,
konsantrasyon ve iletişim arasında oluşan bir etkileşim alanına doğru
artarak kaymıştır. Friedl'in yaptığı tanıma göre, günümüzün büro işi,
ekran karşısında çalışmak, ticari ve teknik hesaplar yapmak, tasarım
yapmak, çizim yapmak, hatasız kontroller yapmak, bilgisayar yoluyla bilgi
almak, bilgi iletmek, telefon görüşmeleri yapmaktır.
Ergonomi: Ergonomi, Yunancadan gelen bir sözcüktür.
Ergon = çalışma, nomos = kanun/ usul anlamındadır. Ergonomi için uzman ve
araştırmacıların yapıkları tanımlar şöyle sıralanabilir:
- Ergonomi, araç, iş akışı, insan ilişkisinin uyumunu sağlayan, vücut
rahatsızlıklarını engelleyen bir disiplindir.
- Ergonomi, makina, ekipman, çalışma alanı ve tüm çevrenin insan
kapasitesine ve limitlerine en uygun şekilde tasarımı ile ilgilenirken,
uygulama prensiplerini temel ve uygulamalı araştırmanın bulgularına dayar.
- Ergonominin konusu psikoloji ve fizyolojiyi kapsar ve insanın oluşturduğu
fiziksel çevrede yaptığı işlerde kullandığı araçları ve performansını
etkileyen faktörleri inceler.
- Ergonomi disiplini insanın çevresiyle kurduğu etkileşimi, bilgi iletimini,
çalışma alanını teknolojik ve sosyal açıdan inceler.
- Ergonomi, tek başına bilimsel bir disiplin değildir, biyolojik bilimlerin,
psikolojinin, antropolojinin, fizyolojinin, tıbbın ve mühendisliklerin oluşturduğu
sentezdir.
- Ergonomi biliminde insanin fizyolojik ve psikolojik zorlanma sinirlarının
araştırılmasından çevre koşullarının düzenlenmesine, iş güvenliğinden
mola zamanlarının saptanmasına kadar çok çeşitli alanlarda yapılan araştırmalarla
iş yükü ve çalışma gücünün en iyi şekilde dengelenip, hem çalışanın
sağlığını koruyup, hem de üretimin artması amaçlanır.
- Büro ergonomisi doğru aydınlatma, konfor düzeyi sağlanmış iklimlendirme
ve akustik, bilgisayarla çalışılacak alanın doğru olarak planlanmasıdır.
- Ergonomi, insan, ekipman, çalışma alanı ve çevresi arasındaki ilişkileri
inceleyen ve bunlardan doğan problemler setine anatomi, fizyoloji ve psikoloji
bilimlerinin temel bulgularını uygulamaya çalışan bir bilim dalıdır.
|