reklam

Haberler
Aralık 2001 

Farklı estetiğin cerrahı

R. Paul McMillen, benekli bir kurbağadan yola çıkarak hayatı ve insanlığı görselleştiriyor. Kuzey İrlandalı fotoğrafçı R. Paul McMillen, özel fotoğraflarıyla Kasa Galeri'de. Estetikteki yozlaşmayı dert edinen McMillen sergisini 'ilaç', sergi kataloğunu ise 'prospektüs' gibi sunuyor.

Kuzey İrlandalı fotoğraf sanatçısı ve reklamcı R.Paul McMillen, Kasa Galeri'de bir sergi açtı. Sergi 'kataloğuna' bir ilaç kutusu gibi yaklaşmış sanatçı. Sanatçıya ait yapıtların örneklerini kartpostal formunda barındıran kutuda, bir de 'prospektüs' bulunuyor. Eserler, 'Yanan Yeşil Biberden Aydınlanan Yeşil Biber' gibi tanımlamalarla prospektüste tek tek, 'oldukları gibi açıklanıyor'. McMillen'la, 'ilacının' yan etkileri ve 'bileşimini' konuştuk.

Eserlerinizin hepsinde ortak bir özellik var; içtenlik. Bugün, çok şiddetli bir sanat ortamından geçiyoruz. Çeşitli eğitimlerden geçtim. Bin Laden dönemindeyiz. Bize naklen, kim olduğumuzun söylendiği bir dünyadayız. Tahrik ediliyoruz. Fotoğraf o kadar 'profesyonelce' yapılabilir ki, ortaya inanılmaz soğuk sonuçlar da çıkabilir.

İçerdiği teknolojinin yüksekliğiyle bugün birçok görüntüde 'bir pikselin bile doğruyu söylemediğini' görebiliyoruz. Reklamdan geldiğimden bilirim.İşte bu yüzden kendimi stüdyoya sokayım istedim.
Bir resim atölyesi gibi mi?
Tamamen! Eskiden nasılsa, Rembrandt'ın atölyesi anlamında. Oraya girdiğim zaman, orada yaptığım her şey benim ilgi alanıma, çocukluklarıma, dikkat dağınıklığıma giriyor. Bazen çocuk, bazen olgun gibi davranınca nereye gideyim, bakayım nereye gidiyorum dedim.
Nitekim sergideki 'Demirciköy Kurbağası'nı da galeriye getiren sizsiniz.
Yıllardır mutlu mesut, Demirciköy'de yaşıyorum. Bu benim öyküm. Türkiye'deyim, Demirciköy'deyim. Köylüyüm. 'Neden kurbağayı fark ettim?' dedim. Baktım. Onun da elleri benimkiyle aynı. Benekler var. O da benim gibi yaşlanıyor.
Bence o canlı bize, reklam ve sanat ortamındaki Paul McMillen'ı gösteriyor.
Bazı şeyler var tabii (Gülüyor). Bu kurbağa şu anda plaj arifesinde mesela. Kafasını çıkarmış, 'Yav, Allah Allaah yav?' diye etrafına bakınıp duruyor.
Bu 'ilaç gibi' sergiyi hangi 'hastalara' öneriyorsunuz?
Bu bir antidepresan. Burada, 'Pekâlâ böyle güzel şeyler de düşünülebilir' diyorum. İlla böyle 'postmodernist, dekonstrüktivist, batsın bu dünya, bitsin bu rüya' durumunda olmak zorunda değiliz...Bazı şeyler kaşınmakla da anlaşılır. Kaşındığınız için de doktora gidebilirsiniz. İlla beyin tümörü gerekmiyor!
Sergi, 28 Aralık'a kadar Kasa Galeri'de. Tel: 0212 292 49 39
NTVMSNBC 

Arşiv

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz