reklam

Haberler
Temmuz 2002 

Çatalhöyük: Atalarımızın evine ziyaret

İnsanlık tarihinin bilinen en eski yerleşimi Çatalhöyük, dünyanın ilgisi çekmek için halka açılıyor
İçlerinde arkeolog, antropolog, jeolog, botanikçi ve analistlerin bulunduğu 120 kişilik bir ekip düşünün. Bu ekip, 1993'ten bu yana büyüleyici bir proje için el ele vererek, sabır isteyen, çok zahmetli bir kazının üzerine insanlık tarihinin en eski dönemini aydınlatmaya çalışıyor.

Aslında bu çalışmaların geçmişi daha eskilere dayanıyor. İngiliz arkeolog James Mellaart 1960'lı yıllan başında kazıya başladığında bu kadar büyük süprizle karşılaşacağını tahmin bile edemezdi. Henüz bir metreye bile ulaşmadan, ortaya balpeteği biçiminde sıralanmış neolitik çağa ait evlerden biri çıkıverdi. Bunu topraktan yapılmış anatanrıça heykelcikleri, çeşitli avlanma sahneleri, hayvanlar ve geometrik desenlerin yer aldığı duvar resimleri takip etti.

9 bin yıl öncesinin yaşamı canlanıyor
Ve bütün bunlar bir anda dünyanın gözünü Çatalhöyük'e çevirdi. Ortaya çıkan evler ve diğer buluntular günümüzden 9 bin yıl öncesinin yaşamını aydınlatma yolunda ipuçları veriyordu. Mağaralarda yaşayan, avlanan atalarımız bir şekilde beraber yaşama ve paylaşma bilincine ulaşıp, yerleşik toplum düzeyine geçmişti.

Bu düzen içerisinde günlük yaşamını nasıl yaşıyor, sanatını nasıl şekillendiriyor, nasıl besleniyor, hangi hayvanları evcilleştiriyor, yiyeceklerini nasıl saklıyor, ölülerini nasıl gömüyor, evlerini hangi teknikle yapıyor, nasıl ısınıyor, hangi hastalıklardan ölüyor gibi sorular yanıt bekliyordu.

Mellaart, o dönemde 150'ye yakın evi katmanlarıya beraber kazdı. Bu kadar hızlılık içinde bazı detaylar gözden kaçtı, bazı soruların yanıtını incelemek ise sonraya bırakıldı.

İşte bu detayları araştırmak, Cambridge Üniversitesi'nden Prof. Ian Hodder ve başkanlığındaki ekibe kaldı. Kazı 1993'de aralarında Güney Afrikalısından, Pakistanlısına, Amerikalısından Polonyalısına kadar uluslararası bir ekip tarafından gelişmiş ileri teknolojilerle yeniden başladı.

Bu gün bu çalışmalar büyük bir hızla devam ediyor. Ana sporsorluğunu Boeing firmasının üstlendiği Çatalhöyük'te yapılan çalışmaları yerinde izledik.
Kazı başkanı Prof. Ian Hoddler projenin esas olarak üç kısımdan oluştuğunu söylüyor. İlki arkeolojik yönünü oluşturan kazı, yüzey araştırmaları, kemik, tohum, keramik, taş ve toprak analizi çalışmalarını oluşturuyor. İkincisi kazı alanını yağmur, erozyon ve doğal afetlerden korumayı amaçlıyor. Üçüncüsü ise Çatalhöyük'ün tanıtımının ziyarete uygun hale getirilmesini, müzenin büyütülmesini, halkın ve turistlerin ziyaretine açılmasını sağlamak olduğunu belirtiyor.

Kazılar hakkında bizi bilgilendiren Pakistan kökenli İngiliz arkeolog Shahine Farid, evlerin yapısını, malzemeyi, bu malzemenin nereden geldiğini, tekniğini, değişimleri ve evlerdeki yaşayış biçimlerini anlattı.. Kerpiç ev yapma tekniğinin bugün Anadolu'da çok az farklı biçimleriyle hâlâ kullanıldığını söyleyen Shahine "Yazın serin, kışın ise sıcak geçmesini sağlayan en eski ama en etkili teknik" diyor.
O dönemin şartları doğrultusunda aslına benzer bir biçimde yeniden yaratılan evin içine girdiğimizde ise bu doğrulanıyor. Üstü kamış otlarla kaplı düz damlı , girişi üstten yapılan bu kerpiç ev son derece serin ve aydınlık.

En iyi bilgi insan iskeletinde
Kazısı devam eden başka bir evde ise kuyumcu titizliği ile çalışan bir arkeolog cenin vaziyetinde gömülmüş 4 tane ergenliğe yeni geçmiş çocuğun cesetlerinin temizlenmesi üzerinde çalışıyor. Üçünün erkek, birinin kız olduğunu söyleyen uzman, kemik, doku ve diş analizlerinin yapılacağını ve buradan bir çok bilgiye ulaşabileceğini söylüyor. Bu temizleme işlemi sırasında hiç bir materyal atılmıyor, herşey numaralanıp, poşetlenip, envanteri çıkarılıyor.

Polonyalı bir ekip ise 4 senelik bir kazı üzerinde henüz işin çok başında. Meraklı gözlerle izleyişimizi bile farketmiyorlar. Onlar da diğerleri gibi buluntuların, mimarinin ve analizlerin ardındaki insanı, Çatalhöyük insanını tanımayı ona ulaşmayı hedefliyorlar. Bu nedenle kazı ekibi verilerin değerlendirilmesine ilişin her türlü soru ve yoruma açık. Herşey açık gibi gözüküyor ama yanıtsız yüzlerce soru var.
Cumhuriyet - Bilim Teknik

Arşiv

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz