Paşa, ‘Sanal Müze’de
Asker ressamlar geleneğinin en önemli
temsilcilerinden Şeker Ahmet Paşa, ölümünün 95. yıldönümünde Eczacıbaşı
Sanal Müzesi’nde açılan “Şeker Ahmet Paşa Retrospektif” sergisiyle anılıyor.
“www.sanalmuze.org” adresli sitesindeki sitede sanatçının değişik dönemlere
ait natürmort ağırlıklı 30 eseri yer alıyor.
Süleyman Seyyid ve Hüseyin Zekai Paşa ile birlikte
19. yüzyılın natürmort resimler yapan en önemli ve ilk ustalarından olan
Şeker Ahmet Paşa 1890’da korgeneral rütbesine yükselmiş ve kendisine
mabeyn ressamı ünvanı verilmişti.
Gerçek adı Ahmet Ali olan Şeker Ahmet Paşa 1841 yılında Üsküdar’da doğdu.
Küçük bir çocukken eniştesi Yahya Paşa tarafından himaye edildi. 1855 yılında
Tıbbiye Mektebine girdi ancak doktorluğun hassas yapısına uymadığına
karar verdiği an Harbiye Mektebine geçti. Burada resme karşı olan ilgisi
onun Harbiye Mektebi’nin resim öğretmenliği bölümüne atanmasını sağladı.
Resme düşkünlüğü ile tanınan Abdülaziz Han Teğmen
Şeker Ahmet’i başarılarından dolayı 1861-62 yıllarında Paris’teki
Mekteb-i Osmani’ye resim eğitimi için gönderdi. Ağırbaşlı, uysal, saygılı
kişiliğiyle bilinen Teğmen Ahmet bir yandan Mekteb-i Osmani’ye bir yandan
da Güzel Sanatlar Okulu’nda Leon Gerome ve Louis Boulanger’ın atölyelerine
devam ediyordu. 1869 yılında Paris resim salonlarında bazı yağlıboya çalışmalarını
ve Abdülaziz’in karakalem bir portresini sergileyerek mezun olmuş, 1871 yılında
Paris’teki diğer Türk sanatçılarla birlikte İstanbul’a döndü.
Saraya yaver oldu
İstanbul’a dönünce Şeker Ahmet Paşa yüzbaşı rütbesiyle Tıbbiye
Mektebine atandı. Aynı zamanda saraya yaver oldu. Bu görevleri dışındaki
zamanlarında da resim ile ilgili çalışmalar yaptı. Genç ressamlarla dost
olup, ilgi göstermek ve yardımcı olmak onun özelliklerindendi. Bu yıllarda
Bayazıt Zeyrek Kaptan-ı İbrahim Paşa Mektebine resim öğretmeni olarak
atandı. Gösterdiği başarılar sonucunda 1876’da binbaşı, 1877’de
yarbay, 1880’de albay, 1885’te tuğgeneral, 1890’da korgeneral olmuş ve
kendisine mabeyn ressamı ünvanı verilmişti. 1896’da yabancı misafirleri ağırlama
işleriyle ilgilenen Yabancı Konuklar Teşrifatçısı (Protokol Sorumlusu)
olmuştu. İlk saray ressamlarından biri olan Şeker Ahmet Paşa, yaver olduğu
ve Şehzade Yusuf İzzettin’in huzurda bulunduğu bir sırada II. Abdülaziz
“Yaver Ahmet Efendi’yi çağırınız” diye emretmiş, mabeynci hangi
Ahmet olduğunu anlamamış, Şehzade Yusuf İzzettin “canım bizim Şeker
Ahmet” demiştir. Bundan hoşlanan Abdülaziz kahkahalarla gülmüştür. O
zamandan sonra Ahmet Ali, iyi kalpliliğinin ve uysallığının karşılığı
olarak bu lakapla anılmıştı. 1907 yılında 5 Mayıs Cumartesi günü kalp
krizinden ölen ressam Eyüp Sultan’daki Sokullu Mehmet Paşa Türbesi civarına
gömüldü.
Kişilikli resimler
Onun resimlerinde insanlara ve olaylara odaklı bir yaklaşım yerine, ormanlar,
meyveler, çiçekler, karacalar, geyikler, koyun sürüleri ve çoban köpekleri
sevgi ile işlenmiş motiflerdir. Sanatçının iddialı, zengin, büyük
boyutlu natürmortları ise, sürüş ve renk olarak tercihlerini ve
becerilerini en başarılı biçimde yansıttığı işler olarak diğerlerinden
ayrılırlar. Batı tarzında resim yapan ilk ressamımız olmasına karşın
kendisinin bugün de yadsınamayacak özgünlükte başarılı yapıtlar gerçekleştirmesi,
Osmanlı görsel sanatlar geleneğinin alt yapısının “batı tarzı resim
sanatı” için de bir temel görgü kaynağı ve temel oluşturabilmesine bağlanabilir.
Şeker Ahmet Paşa’nın resimlerinin önemli bir bölümü, İstanbul, Ankara
Resim-Heykel müzelerinde, bazı banka koleksiyonlarında ve Sakıp Sabancı Müzesi’nde
sergileniyor.
Sergi www.sanalmuze.org
adresinde gezilebilir
Türkiye
|