reklam

Bir Mimari Tasarım Öğretimi Modeli
Diyalog 2002 - II > Selim Velioğlu

Tarih:17 Eylül 2002
Yer: Arkitera Forum

 

Bir Mimari Tasarım Öğretimi Modeli
Selim Velioğlu, Mimarlık Dergisi Sayı: 287

Mimari Tasarım Öğretimi'nde öğrenciye üç tür beceri kazandırmak amaçlanmalıdır. Bunlar :

· Mevcut bir çevreyi veya bir mimari tasarımı, onu biçimlendiren temel düşünce ve kavramlara ayrıştırma becerisi,
· Temel düşünce ve kavramlardan hareketle tasarlama becerisi,
· Yeni temel düşünce ve kavram oluşturma becerisi.

Yukarıdaki amaçlara bağlı olarak öğrenciye sunulan tasarım öğretimi modeli birbiri ile ilişkili 2 temel unsurdan oluşmaktadır. Bunlar:

1. Konu (İhtiyaç Programı) ve Çevre'yi (kent parçası, yapı gurubu, tek yapı ölçeklerinin herbiri için de geçerli olacak şekilde) çözümlemeye yönelik Çözümleme Yöntemi : Üçlü Örtüşük Formülasyon(1,2).

2. Çözümleme sonrası seçilerek kullanılacak ve tasarımı biçimlendirecek temel ve yardımcı düşüncelerden oluşan Mekansal Tasarım Cümleleri Klavuzu' dur.

Modelde öğrenci çözümleme yöntemine (Üçlü Örtüşük Formülasyon) bağlı olarak yaptığı çözümleme sonucu "Mekansal Tasarım Cümleleri Kılavuzu"nu kullanarak "Mekansal Tasarım Cümleleri Demeti" ni oluşturur ve tasarımını biçimlendirir.

1. Çözümleme Yöntemi: Üçlü Örtüşük Formülasyon
Üçlü Örtüşük Formülasyon, ihtiyaç programı verileri ve çevre verilerine bağlı olarak, tasarım sürecinde görünüşe çıkan tüm problemleri Hareketin Organizasyonu, Mekanın Organizasyonu, Kullanımın Organizasyonu olarak üç ana başlık altında toplamaktadır. Formülasyon kent parçası, yapı gurubu, tek yapı ölçeklerinin herbiri için kullanılabilecek nitelik ve kapsamdadır.

Hareketin Organizasyonu :
Hareketin Organizasyonu yaya ve araç dolaşımı ile ilgili tüm problemleri içerir. Çevresel yaya akış yön ve yoğunluklarının saptanması, yaya üretici jenaratör noktalarının tespiti, yaya geliş ve karşılama odak yerlerinin belirlenmesi, kullanılan veya olası kestirme geçişlerin değerlendirilmesi, yapı türüne özgü iç dolaşımın yatayda ve düşeyde değerlendirilmesi, çevresel araç trafiğinin tür ve yoğunluğunun belirlenmesi, araç trafiği ağı ile ilgili düğüm, ara kesit ve besleme noktalarının saptanması, araç-yaya dolaşımının kesişmeksizin birbirleri ile uyuşturulması, ile ilgili yapılacak tüm analiz ve tespit çalışmaları bilinen yöntemler kullanılarak yapılmalıdır.

Mekanın Organizasyonu :
Mekanın Organizasyonu çevre karakteri ve çevre görsel değerlendirmesine yönelik olarak salt fiziksel özellikler olmak üzere tüm biçimsel, boyutsal, oransal, dokusal özelliklerin saptanmasını içerir. Çevrenin kırsal veya kentsel karakterinin saptanması, doluluk boşluk oranının belirlenmesi, yapısal dokunun ve dış mekan düzeninin tüm fiziksel özelliklerinin belirlenmesi, topografik kesit, üçüncü boyut, silüet etkilerinin araştırılması, çevrenin tekrarlanan karekteristik detay öğelerine parçalanarak bu unsurların malzeme, doku özelliklerinin belirlenmesi, mekansal kurgu ve elemanlarının yaşlarının belirlenmesi, anıt eser ve kültürel miras niteliği taşıyan unsurların uslup özelliklerinin belirlenmesi, doğal değerlerin saptanması, görsel yönlenme vista ve açılım noktalarının tespiti, çevrenin sağlıklı, yer yer bozulmuş veya bozulmakta olan ve bozulmuş olarak değerlendirilmesi ile ilgili tüm çalışmalar bilinen yöntemler kullanılarak yapılmalıdır.

Kullanımın Organizasyonu :
Çevrenin kullanım özelliklerinin ve işlevsel dağılımın saptanması, uygun - yeterli, uyumsuz ve zenginleştirilmesi gereken işlevlerin saptanması, çevrenin kentsel - sosyolojik anlamının değerlendirilmesi, temporal analiz, kullanıcı türlerine bağlı alışkanlıkların saptanması, iç-dış mekana ait ihtiyaç programları oluşturma çalışmaları, yapının içinde barındırdığı işlevsel organizasyonun anlamının değerlendirilmesi, işlevlerin yapı içinde kat, kot, ve yerlere dağıtılması ile ilgili yapılacak tüm saptama ve değerlendirme çalışmaları bilinen yöntemler kullanılarak yapılmalıdır.

2. Mekansal Tasarım Cümleleri Klavuzu:
Kılavuzda yer alan cümleler, geçmişten günümüze mimari tasarım alanındaki proje ve teorik çalışma birikiminin yazar tarafından taranması sonucu elde edilmiştir, nitel ve nicel olarak yazarın kişisel deneyimi ile sınırlıdır. İncelenen projeler, mimarlık alanına yeni ve özgün bakış açıları getiren projeler olduğu kadar, çevre ve ihtiyaç programı verileri açısından tümü ile sağlıklı çözümler getiren, kullanıcı tarafından benimsenen özellikler içeren veya sadece bazı olumlu özellikleri ile görünüşe çıkan projelerdir. İnşa edilmiş çevreler veya projeler arkalarındaki temel ve yardımcı düşüncelere çalışmamız sonucu parçalanmış ve tasarımcının birlikte veya seçenek oluşturacak şekilde ayrı ayrı kullanabileceği temel ve yardımcı cümlelerden oluşan bir kılavuza dönüştürülmüştür. Ayrıca kılavuzda yer alan cümleler kendi içlerinde de parçalanarak başka bir cümle veya bir cümle parçası ile birleştirilip kullanılabilir. Bu noktada kritik özellik tasarımcının tasarımına yön verecek "Mekansal Tasarım Cümleleri Demeti"ni oluştururken kılavuzdaki cümlelerden gerekli ve yeterli sayıda (ne az - ne çok) cümleyi seçmesi ve kendi aralarındaki temel düşünce - yardımcı düşünce hiyerarşik sıralamasını doğru yapması ve çözümleme yöntemi "Üçlü Örtüşük Formülasyon" nu kullanarak yaptığı çözümlemeler ile eşgüdüm içerecek şekilde karar verebilmesidir. Kılavuzda yer alan cümleler incelendiğinde, Üçlü Örtüşük Formülasyon ana başlıkları kapsamında kaldıkları görülecektir.

Mekansal Tasarım Cümleleri:
· Tasarım çevresel yaya akış ve gelişlerine göre biçimlenmeli, yaya hareketinin sürekliliği yapı tarafından kesilmemeli, tasarım yaya hareketini yönlendirmeli, gerektiğinde yapının içinden geçilmeli, yaya akışı yaşantı zenginliği oluşturacak ve sosyal iletişimi güçlendirecek şekilde değerlendirilmelidir.

· Tasarımda ana yaya geliş odaklarına açılan ön meydan, avlu, iç sokak gibi dış mekanlar tanımlanmalıdır.

· Tasarımda yapı içi dolaşım kullanıcının hareketi çerçevesinde az katlı ve yaygın olmalıdır. (İlkokul, çarşı, belediye hizmet binası v.b.).

· Tasarımda yapı içi dolaşım kullanıcının oryantasyonu açısından kaybolmayacağı kadar belirli ve açık, sıkılmayacağı kadar sürprizli olmalı (Müze/Otobüs terminali), uzun karanlık koridorlardan kaçınılmalıdır.

· Yapının üstü işlevsel bir alan olarak değerlendirilmeli, dışarıdan veya içeriden yapının üstüne çıkılmalıdır.

· Yapıda yer alan tüm katlar düşey dolaşımdaki özgün çözümler ile zemin kat özelliklerine kavuşturulabilir.

· Araç trafiği yaya hareketi ile kesişmemeli ancak ona destek olmalıdır.

· Tasarımda yapı kitleleri ve dış mekanlar sosyal iletişimi güçlendirmek amacı ile bir bütün olarak tasarlanmalı, yapı kitleleri avlu, meydan, sokak, bahçe gibi tanımlı ve ardışık dış mekanlar oluşturmalıdır.

· Doğa varlığının veya mimari kültürel değerlerin etkili olduğu çevrelerde yapılar yapay arazi hareketleri ile gözden kaybettirilebilir, gömülebilir, peyzaj unsuru olarak ele alınabilir ve sadece bazı temel unsurları ile görünüşe çıkabilirler.

· Çevre karakterine bağlı olarak yapı veya yapılar parçalı, yaygın, az katlı veya oluşmamış çevrelerde tersine odak oluşturacak şekilde "tarif edilebilir büyük biçim" olarak toplu biçimde yer alabilirler.

· Çevre (kentsel, kırsal) karakteristik bir mekansal bütünlük özelliği taşıyorsa tasarım bu düzen ile bütünleştirilmeli, fiziksel (biçim, malzeme, doku, renk) ve işlevsel olarak çevre karakterinin güçlenmesine katkı sağlamalıdır.

· Tasarıma konu olan yapı, yapı gurubu veya kent parçasına; yapı bileşenlerinin, yapının veya yapı guruplarının sınıflandırılması ve çeşitlilik içerecek şekilde tekrarı yolu ile, karmaşık çevreye düzen getirmek ve akılda kalıcılık sağlamak amaçları ile bir "dil" özelliği kazandırılabilir. Tekrarlanan unsurlar kültürel mirasa ait unsurlar olabileceği gibi, soyutlamalar içeren unsurlar da olabilirler.

· Tasarım, yapı alanının sadece bir bölümüne konumlandırılmalı, noktasal yüksek ve yoğun olarak çözülmeli alanın diğer bölümleri dış mekan olarak bırakılmalıdır.

· Tasarım davetkar olmalı, kullanıcıyı yapıya çekecek yapı-dış mekan arasında örtülü meydan, saçakaltı , revak, arkad gibi ara hacimler oluşturulmalıdır.

· Tasarım kitlesel anlamda zengin ve cümbüşlü olmalı, bu amaçla ihtiyaç programı unsurları kurguda tek tek algılanacak şekilde mekanlaştırılmalıdır.

· Tasarım mütevazi, oyunsuz ve sade olmalı abartılı boyutlandırmadan kaçınılmalıdır.

· Tasarım akılcı-ekonomik, sistematik olmalı çizimi, inşaatı, kullanımı ve bakımı kolay olmalıdır.

· Tasarımı tümü ile veya kısmen oluşturan açısal-aksiyel düzenin ve mekan unsurlarının yapı ve çevre içindeki konum ve yönlenmeleri tasarıma işlevsel olduğu kadar anlamsal değer de kazandırabilir.

· Tasarımda dik açı kullanılmalı gerekmedikçe bu düzen bozulmamalıdır.

· Tasarımı insani ve sürprizli hale getirmek için farklı açılar kullanılmalı, farklı biçim, renk ve malzemelere yer verilmeli, şeffaflık ve hafiflik etkisine sahip kabuk ve strüktür çözümlerine gidilmelidir.

· Büyük m2ler insanın fiziksel ve psikolojik olanakları doğrultusunda parçalanarak eritilmeli veya insani boyutlardaki ek öğeler ile ölçeğe sokulmalı, üçüncü boyutta kot farklılıkları ile hareket sağlanmalı, yaygın geniş açıklıklı yapılarda çatı örtüsüne kimlik kazandırılmalıdır.

· Tasarımda kültürel süreklilik açısından geçmiş mekan kültürlerinin kurgu ve unsurlarından yararlanılabilir (antik bir yerleşme, eski bir mahalle dokusu, kapalı çarşı-kervansaray-han şemaları, saçak, cumba v.b.), bildik tipolojik unsurlar ile farklı biçimlerde anlamsal niteliği olan kolaj kurgular oluşturulabilir.

· Tasarım iç mekan zenginliği içermeli, düzlemler arası görsel ve eylemsel bağları kuracak galeri boşlukları oluşturulmalıdır. Bu çerçevede tüm ihtiyaç programı veya ana unsurları "total mekan" içinde çözümlenebilir.

· İhtiyaç programı oluşturulurken "kentsel dış mekan yaşantısına katkı","zamansal bağlamda dinamizm-yaşantı zenginliği"," iç işlevlerin dış mekanı beslemesi","karma kullanım" kavramları göz önüne alınmalıdır.

· İhtiyaç programları tasarım aşamasında temel hedefler doğrultusunda gerektiğinde ekleme ve çıkarma yapılmak veya tümü ile değiştirilmek ve yeni bir program önerilmek üzere değerlendirilmelidir.

· İhtiyaç programında yer alan bölümler uygun kat ve yerlerde konumlandırılmalıdır. Dış mekan ile ilişkili ve dış mekan yaşantısına iç işlevlerin dış mekanı beslemesi yolu ile canlılık katacak işlevler zemin kat ve ilişkili kotlarda çözülmeli, cephede şeffaflık sağlanmalıdır.

· Tasarımda zemin kat ve çatı katları özel olarak işlevlendirilmeli, özellikle yüksek yapılarda zemindeki canlılığı üst kotlara işlevsel çeşitlilik içinde taşıyacak ara kat ve zonlar oluşturulmalıdır.

· Tasarım kullanıma bağlı olarak ve değişen ihtiyaçlar doğrultusunda "esneklik", "etaplama"," "büyüyebilirlik" olanakları içermelidir (mödüler tasarım).

· İhtiyaç programını oluşturan unsurların ve eylemlerin yerlerini, sıralarını yapılış biçimlerini değiştirmek yolu ile yapının içinde barındırdığı işlevsel organizasyona ve yapıya özgün bir yorum - anlam kazandırılabilir.(Kasaba gibi kültür merkezi, ev gibi işyeri, tatil köyü gibi kampüs, açık büro düzeni, şeffaf toplantı salonu, arena tiyatrosu, v.b.).

· Tasarımda, "kullanıcı katılımı" kavramı ışığında, kullanıcının müdahale edeceği alanlar bırakılmalıdır.

· Tasarımda "ekolojik mimari","sürdürülebilir mimari" kavramları ışığında doğa dostu teknik sistemlere ve enerji olanaklarına yer verilmelidir.

· Tasarım, olumlu veya olumsuz çevre koşullarının geçerli olduğu durumlarda doğa ve bitki örtüsü ile bütünleşmek veya bu değerlere dış-iç mekanında zenginlik unsuru olarak kullanmak amacı ile, teknolojik olanaklarda kullanılarak biçimlendirilebilir.

· Teknolojik olanakların kullanılarak yapı kabuğu ve elemanlarının mekanda minimum alan işgal edecek hale getirilmesi veya yapının çevreye duyarlı bir organizmaya dönüştürülmesi (görüntü, yer, biçim, büyüklük değiştiren yapı).

Sonuç:
Mekansal Tasarım Cümleleri Kılavuzu'nun bu hali ile "açık uçlu" olduğu kabul edilmekle birlikte, nicel ve nitel olarak geçmiş ve güncel mimarlık birikimini kapsayacak yeterlilikte olduğu düşünülmektedir.

Kılavuzda yer alan cümlelerin oluşmasına taban olan teorik çalışma ve projelerin; sosyoloji, çevresel psikoloji, davranış bilimleri, ontoloji, v.b. gibi bilimsel disiplinler ve çağa özgü teknolojik olanaklar, ışığında biçimlendiği görülmektedir. Bu da mimari tasarımın yan disiplinler ile bağının daima güçlü kurulması gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Kılavuzda yer alan cümlelerin; a) kendi içlerinde de parçalanarak, başka cümlelerle melezlenme olanağı içermeleri, tasarımcı adayının bireysel araştırmaları inceleyeceği örneklerden yeni cümleler oluşturma olanağının daima olması, b) tasarımcı adayının, kılavuzda yer alan cümlelerin genel ve soyut karakterde değil, tersine mekan ve tasarım ile birebir örtüşük olmasından dolayı, oluşturacağı mekansal cümleler demetinden tasarıma dolaysız geçebilmesi, nedenleri ile; "model"in girişte belirtilen üç tür beceriyi de zamana bağlı olarak öğrenciye kazandırabilecek özellikte olduğu düşünülmektedir.

Notlar:
1. Velioğlu, S., "Dış Mekan Yaşantısına Bağlı Olarak Mimari Ölçekteki Fiziksel Biçimlenişi Değerlendirmeye Yönelik Bir Model", MSÜ Doktora Tezi, İstanbul. 1990.
2. Velioğlu, S., " Hareketin, Mekanın ve Kullanımın Organizasyonu." Mimarlık, Sayı 270 Temmuz/1996 s.37-39.

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz