reklam

"Marat-Sade"da Yanılsama Sahnesi
Diyalog 2002 - II > Aykut Köksal 

Tarih: 10 Aralık 2002
Yer: Arkitera Forum

 

Geri dönmek için tıklayın.

Aykut Köksal'ın, program kitapçığında yer alan metni.

Marat-Sade sahnesini kurarken karşımıza çıkan ilk olgu, Peter Weiss'ın oluşturduğu metinsel gerçeklikten gelen, ikili (giderek bireşimci) yapı oldu. Bu ikili yapıyı açıklamadan önce oyuna göz atmakta yarar var.

Oyun delilerin konulduğu bir sayrıevinde geçer: Charenton Şifa Yurdu. Sayrılardan (hastalardan) birinin, Marquis de Sade'ın yönettiği, oyuncuları delilerden oluşan bir oyun sergilenir bu yurtta: Jean-Paul Marat'nın izlenişi ve öldürülüşü. İşte oyunun yapısının temel belirleyicisi bu iç oyunun epik yapısını oluşturur.

Oyun-iç oyun ilişkisinden yola çıkarak iki ayrı yorumla ele alınabilirdi Marat-Sade; epik yorumu oyunun tümüne götürmek ya da iç oyun dışında sonuna dek yanılsamacı bir yorumla, iç oyunun epik niteliğini vurgulamak. Bizim seçtiğimiz ikinci yol oldu. Böylece epik-dramatik karşıtlığı yapıyı kuran temel düzen bağıntısı oluşturdu.

Marat-Sade mekânını kurarken de yine epik-yanılsamacı karşıtlığından yola çıktık.

Bilindiği gibi, yanılsamacı tiyatronun belirleyici özelliği, yitirilmiş mekânsal tümlüğü, parçalanmış sahne-seyirci ilişkisidir. İlk kez Helen tiyatrolarında sahnenin seyirciden kopmasıyla ortaya çıkan bu parçalanma, Roma tiyatrolarında kutulaşan "yanılsama sahnesi"ni doğurur. Daha sonra, Rönesans'ta dördüncü duvar "perde" ile birlikte bu mekânsal parçalanmanın somutlaştığını görürüz.

İşte, Marat-Sade sahnesinde epik-yanılsamacı karşıtlığını sahnenin içinde oluşturduğumuz mekânsal parçalanma ile gerçekleştirdik. Böylece delilerin iç oyun dışında yer aldıkları bir "yanılsama sahnesi" ortaya çıktı. Kutulaşmanın mekân ayırıcı dikey iplerle gerçekleştirildiği bu yanılsama sahnesinde, dördüncü duvarı da aynı zamanda "tımarhane gerçekliği"ni simgeleyen ağlar oluşturdu.

Bu mekânsal ayrım, oyunun yorumunda da sonuna dek vardırılabilecek bir karşıtlığa olanak veriyordu. "Yanılsama sahnesi"nde, iç eylemin yoğunlaştığı, yanılsamacı bir oyunla deliliğin verildiği, grotowskiyen bir yoruma dek götürülebilecek dural bir oyun; alt sahnede ise, kitle devinimleriyle dış eylemin yoğunlaşması ve yabancılaştırılmış bilincin belirlediği epik bir oyun.

Geri dönmek için tıklayın.

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz