GREENPEACE: Güneş Enerjisi, Küresel
Güvenlik için bir Umuttur
Güneş enerjisi dünyanın enerji gereksiniminin dörtte birini karşılayabilir.
Istanbul / Berlin, 17 Ekim, 2001: Güneş enerjisi, bir milyardan fazla insan
için enerji sağlayarak 2020 yılına kadar 2 milyon kişiye yeni iş olanağı
sağlayabilecek, 2040 yılına kadar ise küresel enerji gereksiniminin %26’sını
karşılayarak dünyanın petrol bağımlılığını azaltabilecektir. Bu
bulgular, Avrupa Fotovoltaik Endustrisi Birligi (EPIA) ve Greenpeace bugün
Berlin’de yayınladıkları bir raporda yer almaktadır.
Greenpeace Akdeniz Ofisi enerji kampanyası sorumlusu Melda Keskin şöyle
demiştir: “Türkiye dünyanın güneş enerjisi açısından en zengin ülkelerinden
biri olup, mevcut elektrik tüketiminin 8000 katı fotovoltaik (güneş elektriği)
potansiyeline sahiptir (1). Büyük bir ekonomik kriz icinde bulunan Türkiye,
enerji verimliliği ve güneş, rüzgar, biyokütle, su ve jeoternal enerji
kaynaklarını kullanarak, fosil yakıtlara bağımlılığını azaltabilir, güvenli
bir enerji sistemine kavuşabilir, aynı zamanda da binlerce kişiye iş olanağı
yaratabilir.”
Yayınlanan raporda, 2020 yılında dünyada 276 milyar kilovatsaat üretim
yapabilecek güçte olan güneş enerjisi, Afrika’nin enerji gereksiniminin
%30’u ya da OECD üyesi Avrupa ülkelerinin gereksiniminin %10’u ya da dünyanın
gereksiniminin %1’ini karşılayabilir. Bu ise 75 yeni kömürlü termik
santralin kurulmasını gereksiz kılarak, küresel ısınma ve iklim
felaketlerine yol açan 664 milyon ton karbon dioksitin atmosfere salınmasını
önleyecektir. Dünyadaki bu çapta bir güneş enerjisi yatırımının değeri
yılda 75 milyar dolar olup güneş elektriği modüllerinin maliyetini vatgüç
(Wp) başına 1 dolara kadar düşürecektir.
2040 yılına gelindiğinde güneş enerjisi üretimi 9000 milyar
kilovatasaati aşarak 27000 milyar kilovatsaatten 35000 milyar kilovatsaate yükselmesi
beklenen küresel enerji talebinin %26’sını karşılayabilecektir (nükleer
elektriğin milyarlarca dolarlık büyük subvansiyonlar ve destek alarak 50 yıl
sonra bugün gelebildiği nokta %17 düzeyindedir)
Keskin’e göre, “Petrol endüstrisi hükümetlerin desteğiyle dünya
enerji pazarını denetiminde tutmaya ve temiz enerjinin yaygınlaşmasını sınırlamaya
devam ettiği sürece, petrol yüzünden çıkan savaş ve çatışmalar, iklim
değişikliği ve çevresel yıkımla yüzyüze yaşamak zorunda kalacağız.
Hazar bölgesindeki petrol sahalarında çıkarı olan Batılı petrol şirketleri,
milyonlarca ton yeni Hazar petrolunu aramak, çıkartmak, taşımak ve
pazarlamak üzere, petrol dolarlarının ateşlediği toplumsal ve ekolojik
felaketeleri gözardi ederek hiçbir sey olmamış gibi planlar yapmaya devam
ediyor. (2)”
Greenpeace, dünyada yürüttüğü “Olumlu Enerjiyi Seçin” kampanyasının
bir parçası olarak, hükümetleri dünyanın en yoksul 2 milyar insanına önümüzdeki
on yıl içinde Yenilenebilir enerji sağlanması çağrısında bulunuyor. Bu
raporda yer alan en tutucu tahminler bile, güneş enerjisinin bu talebi üyük
ölçüde karşılayarak milyonlarca insana iş olanağı yaratacağını gösteriyor.
Greenpeace enerji uzmanı Sven Teske, "Bunun, endüstrinin şu anki
durumu ve pazarin mevcut olanaklariyla basarilabilecek
gercekçi bir hedef olduğunu” belirtmektedir.
Fosil yakıtlara karşı yenilenebilir enerji kullanımının seçilmesi, aynı
zamanda enerji güvenliğinden yana olmak demektir. Fosil yakıtlar, iklim
felaketlerine yol açtıkları için Alaska, Hazar Denizi, Orta Doğu veya nerde
olursa olsun, tanımları gereği güvensiz kaynaklardır.
Yenilenebilir enerjilere geciş, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar ülkelerin
kendi güvenilir yerli kaynaklarından enerji üretebilmeleri anlamına
gelmektedir.
Daha fazla bilgi icin:
Melda Keskin, Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyası
Sorumlusu
532 3243204 ya da 212 2827619 - 20;
[email protected]
Louise Fraser, medya sorumlusu ++31 6 53955 202,
Greenpeace enerji uzmani Sven Teske ++49-172-4040754
Greenpeace’in yeni güneş enerjisi raporuna www.greenpeace.org
sayfasından ulaşabilirsiniz.
NOTLAR:
1) Türkiye’nin güneş elektriği potansiyeli yılda 1 million
Terravatsaat
(1 Teravatsaat = 1 milyar Kilovatsaat) olup 2000 yılı elektrik tüketimi
toplam 120 teravatsaat düzeyinde gerçekleşmiştir.
2) Chevron petrol şirketi, zaten tehlikede olan Boğazlardaki tanker trafiğini
ikiye katlayarak milyonlarca ton yeni Hazar petrolünü geçirme planlarıyla,
başta Istanbul halkı olmak üzere milyonlarca insanin yaşamını tehdit
ediyor. BP-Amoco ise zaten petrol kirliliği had safhada bulunan duyarlı
Akdeniz çevresine Baku-Ceyhan boru hattı projesiyle milyonlarca ton petrolun yükünü
dayatan konsorsiyumun başında yer almaktadır. Petrol endüstrisi hazar bölgesini
yeni bir “Kuzey Denizi” haline getrmeyi hedefliyor. Her iki proje de, hem
Hazar Denizi ve petrolun yolu üzerindeki ülkelerin çevresini hem de dünya
iklimini büyük bir tehlikeye sokmaktadır.
Deniz Guman
Greenpeace Akdeniz-Türkiye/Greenpeace Mediterranean-Turkey
Posta Kutusu/PO Box: MBE 105/109 Salipazari 80040 Istanbul
Tel: +90(212)292 76 19-20 Fax: +90(212)292 76 22
[email protected]
Greenpeace haber listesine üye olmak için:
e-posta: [email protected]
|