reklam


Toplantılar

Kaçırmayın  Yeni

Açık Proje Alanı Proje Danışma Kurulu Toplantısı
25 Mayıs 2002, Mimarlar Odası Ankara Şubesi 

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi bu dönem (2002 – 2004) Oda üyelerinin ve öğrencilerin kendi ilgileri, potansiyelleri ve istekleri çerçevesinde Oda olanaklarından (dilerlerse) yararlanarak “yapabilir” olmalarını sağlamak amacıyla; projeleri temel alan bir çalışma aksını programının en önemli bileşeni olarak kabul etmiştir. Bu yönde “Açık Proje Alanı” ve bu alanı var edebilecek / geliştirebilecek özerk bir “mekanizma” oluşturma çabası içerisindedir.  Bu mekanizmanın ilk aşaması olarak toplanacak “Proje Danışma Kurulu”na  gönüllü katılımlar talep edilmektedir.

Daha fazla bilgi için : Şekibe ASLAN KÖKSAL, Nurcihan DOĞMUŞ

AÇIK PROJE ALANI (APA) PROJE DANIŞMA KURULU (PDK) TOPLANTISI

GÜNDEM

14:00 Açık Proje Alanı Ön Çalışma Grubu’nun şimdiye kadar yaptığı çalışmalarla ilgili sunuş / gündemin açıklanması / kabulü (15’)

14:15 Mekanizma ile ilgili tanımlar, ilkeler ve kurallar üzerine görüşme ve karar (60’)

15.15 Proje Yürütme Kurulu (PYK) için adayların belirlenmesi ve seçimlerin yapılması (60’)

16.15 Proje çalışmalarına yapılacak çağrı, hazırlanması gereken el kitapçıklarının niteliği (proje çalışmalarının amacı, proje hazırlama kılavuzu vb.) üzerine görüşme (45’)

17:00 Bir sonraki toplantının günü ve gündemi üzerine görüşme (15’)

17:15 Toplantının bitişi

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, bir “harita-program” ile mimarların ve mimarlık öğrencilerinin meslek alanında yanıt bekleyen pek çok soru üzerinde ya da, kendi ilgilendikleri ve merak duydukları konularda bilmek istediklerini bilebilmek, tartışmak istediklerini tartışabilmek üzere, mevcut kanalları çoğaltmayı, çoğulculaştırmayı, genişletmeyi, veya kısaca, özgürce üretim ve devinim için yeni alanlar yaratmayı önemli gördüğünü belirtmişti.

Artık iki yılda bir yapılan genel kurullar ve seçimler, bir kurumun/ örgütün çalışabilmesi ve etkin olabilmesi için yeterli demokratik bir işleyiş değil.

Çok daha geniş katılım, üretim ve tartışma gerekiyor artık.

Yetkinin devredilmesi ve yetkiyi verenlerin geri çekilmesi modeline, yeteri kadar katılabilmek, yeteri kadar bilebilmek, yeteri kadar üretebilmek,yeteri kadar etkin olabilmek, yeteri kadar yapabilmek ve etkili olabilmek için, geçerli bir model gözüyle bakamayız. 

Geniş bir üye kitlesinin Mimarlar Odası ile neden ilişki kurmadığı, ilişki kurmak isteyenlerin, mevcut ilişki kurma biçimini/ yöntemini yeterli bulup- bulmadığı, meslek alanında bilmek istedikleri/ denemek istedikleri/ tartışmak istedikleri/ aradıkları üzerinde Oda aracılığı ile çalışmalar yapmak isterse bunu nasıl yapabileceği, kimse onları temsil etmeden, bir üyenin veya üye adayının aktif birer özne haline nasıl gelebileceği, Mimarlar Odası’nın meşruiyet alanını nasıl yeniden yapılandıracağı ve genişleteceği, ve buna benzer pek çok soru, pek çok kişi gibi bizleri de düşündürüyordu ve kaygılandırıyordu.

Mimarlık, giderek toplumda daha az tartışılıyor.

Mimarlık ürünleri daha az heyecan yaratıyor.

Mimarlıkla ilgili konularda, mimarlığı ilgilendiren konularda, bu konular mimarları ve meslek alanını çok yakından ilgilendirse bile, mimarların sesi daha az duyuluyor.  

İçinde yaşadığımız kentler, mekanlar, giderek daha yaşanmaz hale geliyor.

Değerlerini ve kimliklerini kaybediyor.

İçinde yaşadığımız ekonomik ve toplumsal ve siyasal krizler sarmalının, herkesi, kentlerde yaşayanları, kentlerin yapımına katkıda bulunan bütün aktörleri olumsuz etkilediği doğru olsa bile, olumsuz koşullarda yapılabilecek kadarı olsun, yapılamıyor.  

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, farklı bakış açıları olan, farklı kültürlerden gelen, farklı biçimlerde çalışan farklı yapma biçimleri seçen, farklı sorular soran, farklı yanıtlar veren, farklı arayışları olan geniş bir üye kitlesine sahip.

Bu kadar geniş bir çeşitliliği temsil görevinin sınırlı sayıdaki “yöneticilere” devredilmesi, her iki taraf için de adil değil.

Neden bunca çeşitliliğe sahip, bunca zenginliği olan üyeler, kendilerini temsil ederek, doğrudan kendi istekleri doğrultusunda çalışmasınlar? 

Siyasal/ ekonomik/ toplumsal/ etik kriz ortamının yarattığı sorunların sayısı ile, sorun alanlarında çalışmak isteyenlerin sayısı arasındaki ters orantı, makasın giderek açılmasına neden oluyor. 

Neden bu orantı tersine çevrilmesin?

Neden üyeler bir temsil engeline takılıp kalsınlar ve kendilerini temsil etmesinler?

Neden yetkiyi verenler, çalışmalara katılmasınlar?

Neden seçimde çoğunluk elde edebilenler, azınlıkta kalanlar adına konuşsunlar?

Neden yönetimler artan karar yükü altında ezilsinler?

Neden doğrudan demokrasiyi gerçekleştirecek mekanizmalar bulunmasın?

Neden yeni bir örgütlenme kültürü yaratılmasın?

Neden hiyerarşisi ve bürokrasisi olmayan bir çalışma ortamı düzenlenmesin?

Neden daha fazla ve çeşitli bilgi üretmeyelim?

Neden mimarların örgütü meslek alanında/ kentlerde/ ülkesel mekanın düzenlenmesinde daha etkili olmasın?

Neden bilgi toplumunun gerektirdiği nitelikleri ve hızı yaratmayalım?

Neden dünyanın her hangi bir yerindeki mimar kadar etkin ve dönüştürme potansiyeline sahip olmayalım?

Yanıt vermemiz gereken pek çok soru var.

Bunlardan bir kısmını olsun yanıtlayabilmek için, geliştirebileceğimiz mekanizma(lar) üzerinde konuşmak ve tartışmak üzere,

25 Mayıs 2002 Cumartesi günü saat 14:00’de,

Mimarlar Odası kat:5’de bir atölye çalışması(PDK 1 nolu toplantısı) için toplanıyoruz.

Daha önce yapılan toplantılarda ve atölye çalışmalarında, bu mekanizmanın özellikleri/ niteliği/ tanımı ile ilgili olarak geliştirilen düşünceler, ilişikte sunulmaktadır.

Bu bilgiler ışığında yapılacak tartışmalara katılmanız, bu mekanizmanın oluşumuyla ilgili kararları biçimlendirmeniz, işleyişin gerçekleşmesinde paydaş olmanız, yukarıdaki soruları daha olumlu yanıtlayabilmemize katkıda bulunacaktır.

Açık Proje Alanı Ön Çalışma Grubu

AÇIK PROJE ALANI (APA) YAKLAŞIM TANIM İLKE TASLAĞI

Amaç
Oda üyelerinin ve Mimarlık öğrencilerinin, Kendi ilgileri/ potansiyelleri/ istekleri çerçevesinde, Oda olanaklarından (dilerlerse) yararlanarak, “bilir ve yapabilir” olmalarını sağlamak.

Böylece, Oda üyeleri arasındaki iletişimi-etkileşimi ve örgütlülüğü, takım çalışmaları ve tartışmalar aracılığı ile arttırmak, Odanın (/şubenin), Sadece yöneticilerinin çabasının ötesinde bir bilgi ve deneyim birikimi sahibi olmasını sağlamak, Birikimleri güçlü, geniş bir katılımla aktif hale getirmek, Meslek ve sorumluluk alanında kamuoyu ile daha geniş bir çerçevede ilgi/ilişki kurabilmek, Bilgi üretimi için uygulamalı araştırmaları sistemli hale getirmek ve veri tabanını oluşturmak.

Örgütlenmenin temel nitelikleri 

“Açık Proje Alanı”

Demokratik, özgür bir çalışma ortamı ve,

Katılımı sağlamayı amaçlayan,

Ortamı canlı ve dinamik hale getirmek isteyen,

Bürokratik olmayan,

Hiyerarşiye yer vermeyen,

Homojen (türdeş) bir yapı oluşturmayı öngörmeyen,

Çoğulcu bir çeşitlenmeyi sağlamak isteyen,

Farklı arayışların kendilerini kendi diledikleri gibi ifade etmelerine dayanan,

Çalışmalar arasında bir tutarlılık bulunması gibi bir öncülden hareket etmeyen,

Kısa erimli fonksiyonel bir yararı şart koşmayan,

Yapısal bir kalıcılık önermeyen,

Kalıcılığını, başarabildiklerinin tekrarlanması isteğinin yoğunluğuna bağlı gören,

Deneysel, ya da “pilot uygulamalar” niteliğinde kurumsallaşan,

Sistemli öngörüler çerçevesinde örgütlenmeye çalışmakla birlikte

İşleyiş sistemini esnek ve açık uçlu olarak tanımlayan,

Çalışmaları,süreci, çabaları, deneyi önemseyen ve

Deneyimden öğrendiklerini not eden,

Kendi birikimi üzerinde düşünerek kendi kuramını oluşturmaya çalışan,

bir yaklaşım olarak tasarlanmaya çalışılmaktadır. 

Bu yaklaşım, varsayımlarının geçerliliği ölçüsünde amaçlarına ulaşabileceği için, bir başarı garantisine sahip değildir. Çünkü, APA kontrol altında tutulan bir alan olarak tanımlanmamaktadır. Belirli bir programı uygulamanın güvenilirliğine de sahip değildir. “Harita-program” da zaten, bu yaklaşımla uyumlu olmayı amaçlayarak tasarlandığından, gerek tekil projelerin ürünleriyle, gerek, proje ürünlerin türdeş olması beklenmeyen (çelişkiler içerebilecek) toplamı üzerinde açılacak tartışmalarla gerçekleştirilecektir. 

Projeler ürünlerini verdikçe, bu ürünlerin doğru ve yanlışlarıyla herkesin eleştirisine ve kullanımına açık bir nesnellik kazanacağı düşünülmektedir. Üreticileri, ürünlerinin telif hakkına sahip olacaklardır. Dileyenler, tekil ürünlerin birkaçını veya topluca hepsini tekrar değerlendirerek daha geniş ve bütünleşik anlamların türetilmesi üzerinde de çalışabilir. Böylece, üretimler, tıpkı bir makalenin yayınlanmasından sonra ortaya çıkan kamusallığa benzer bir konum kazanacaklardır. 

Bu yaklaşım, belirli bir garantiye sahip olmamakla birlikte, üyelerin kendi adlarına çalışmalarından ve konuşmalarından doğacak enerji ve çoğalmayı/ çeşitlenmeyi sağlayabilecek bir potansiyele sahiptir. 

Yukarıda açıklanan amacı ve özellikleri dikkate alarak yapılacak çalışmaların gerçekleşmesini sağlamak üzere yeni bir mekanizma kurulması gerekecektir. Bu mekanizmanın konumuna özgü bir tanımı olmalıdır. Mekanizmanın iki parçadan oluşması; bir “proje yürütme kurulu” (PYK) ile bir “proje danışma kurulu”ndan (PDK) meydana gelmesi önerilmektedir. Bu mekanizma, yönetişim anlayışını esas alacaktır ve hiçbir biçimde yeni bir otorite/ egemenlik alanın yaratılması anlamına gelmeyecektir. Bu denemenin başarısı, Oda’daki yönetim anlayışının giderek yönetişim anlayışına evrilmesine neden olabilir. 

Bu yaklaşımdaki varsayımlar,

Üye tabanında ve öğrencilerde, özgür çalışmalar yapmak istekliliği olduğu ve

bunun için zaman ayırabilecekleri,

Oda’nın bu çalışmaları yapacak olanlara ayıracak kaynaklarının ve

olanaklarının olduğu,

Bu enerji ve olanakların buluşmasıyla, meslek alanına ve çevredeki somut

mekanlara yönelik bilgi ve müdahale edebilme kapasitesinin artacağıdır. 

Sınır koşulları,

Şube bütçesi ve gerçekleşmesi, bütçenin kullanılabilir kısmındaki düzenlilik,

Şube’nin sahip olduğu olanaklar, mekan, makine ve ekipman,

Şube çalışanlarının ve “Açık Proje Alanı” mekanizmasında çalışacakların ayırabilecekleri zaman,

Projelerini hazırlayarak çalışmaya başlayacak olanların projelerinin istenilen ürünlerini elde edebilmek için ayıracakları zaman,

Proje çalışmalarına katılacak olanların proje disipliniyle çalışma konusundaki birikimi ve bu yaklaşıma hazır olma durumu, 
vb biçiminde sıralanabilir. Bu koşulların oluşturdukları sınırların tanımlanması, ama mutlak ve değişmez olarak kabul edilmemesi doğru bir yaklaşım olacaktır. Sınırlar her proje için göreli bir anlam kazanabilir. Her proje, kendi konusuna ve yaklaşımına göre bu sınırların içinde, ama bu sınırları istiyorsa nasıl genişletebileceği önerisiyle birlikte gelebilir. 

“Mekanizma”için görev tanımı

PYK
Proje Yürütme Kurulu, temelde şu görevleri yerine getirecektir:

Planlama
Yapılacak çağrıların, gelen önerilerin yanıtlanmasının, projelerin gereksinim duyabilecekleri danışmaların sağlanması yöntemlerinin, ürünlerin sergilenmesinin, PDK toplantılarının yapılmasının, özetle APA ile ilgili bütün işlerin, pratik ve operasyonel bir biçimde planlanması ve takvimlendirilmesi,

Sıralama
Eğer projenin kaynak veya destek talebi varsa, toplam kaynağın sınırlarına göre projeleri, bütçe talebi büyüklüklerini dikkate alarak sıralamak,

Danışma
Eğer proje hazırlamak isteyenler talep ediyorlarsa,

proje formülasyonu ile ilgili teknik hazırlıklar konusunda

(kılavuz niteliğinde bir proje formatı ve proje hazırlama ilkeleri kitapçığının hazırlanması vb.)

harita-programı göz önünde tutarak,

proje olası konuları hakkında,

proje uygulamasında karşılaşılan sorunların çözümü veya gerekli bilgi kaynaklarına erişilebilirlik ile ilgili,

projenin gerektirebileceği parasal ve diğer kaynaklara ulaşımla ilgili,danışmalar sağlamak,

İzleme
Eğer Oda’dan bütçe talep etmişse kaynak kullanımının belgelerini de içeren ve projenin gelişmesiyle ilgili olarak projenin kendi takvimine göre vereceği ara raporlar yoluyla proje gelişmelerini izlemek. Kaynak talebinde bulunmayan projeleri (kendileri eşgüdüm bakımından gerekli görüyorlarsa), projenin gelişmesiyle ilgili olarak, projenin kendi takvimine göre verecekleri rapor(lar) yoluyla izlemek.

Eşgüdüm-iletişim
Tekil projelerin birbirlerinin konusu- gelişmeleri hakkında haber/ bilgi sahibi olmasının sağlamak,

Proje çalışanlarının birbirlerini tanımalarını/ aralarında gerekli olduğunu düşündükleri iletişimin-etkileşimin ortamlarını yaratmak,

mimarlık ortamının APA ve projeler ile ilgisini canlı tutmak,

(bunun için elektronik ortamda bir iletişim ortamı oluşturmak ve her türlü gelişmenin duyurulduğu bir panoyu da oda girişinde sürekli güncel tutmak),

Süren projelerin ara ürünlerini, biten projelerin son ürünlerini sergilemeleri/ tartışmaya açmaları/ yayınlanmaları/ kamuoyuna duyurmaları vb. konularında gerekli düzenlemeleri yapmak ve düzenekleri kurmak,

Periyodik PDK toplantılarının hazırlıklarını yapmak ve gerekiyorsa, PDK tartışmalarını dikkate alarak çalışmaları yeniden yönlendirmek,

Şube yönetim kurulu ve genel olarak şube çalışmaları ile proje çalışmaları arasındaki ilişkileri kurmak, Şube yöneticilerini/ çalışanlarını bilgilendirmek, bütçe/ yaygınlaştırma programları vb konularındaki alt programları birlikte yapmak. 

Değerlendirme
Proje ürünlerinin topluca veya gruplar halinde değerlendirilmesiyle ortaya çıkabilecek daha geniş anlamlar ve bilgilerin oluşturulması için sentezci, oda politikaları formülasyonu için yol gösterici vb değerlendirmeler yapmak.

PDK Proje Danışma Kurulunun görevleri:

Uygulamaları/işleyişi genel olarak gözden geçirmek,

PYK’nın yerine getirmekte olduğu,

izleme,

eşgüdüm- iletişim,

değerlendirme

görevlerini daha genel olarak/ bir üst düzeyde yapmak,

Şube çalışmalarıyla ve “harita- programla” APA ürünlerinin arasındaki paralelliklerin kurulmasına yardımcı olmak,

PYK’da çalışacak üyelerin seçimi ve yenilenmesi ve genel olarak görevlerini yapma biçimleriyle ilgili tartışmaların yapılabilmesi için ortam oluşturmak,

Şube’de “Açık Proje Alanı” anlayışının gelişmesi doğrultusunda çaba göstermek ve

APA’nın en genel meşruiyet çerçevesini oluşturmak.

biçiminde tanımlanabilir. 

Mekanizmayı oluşturma kuralları
PDK oluşturma kuralları

Proje Danışma Kurulu, projeleriyle bu çalışmalara katılan/ katılmayı düşünen bütün çalışmacılardan, Ankara Şube sınırları içerisindeki tasarım okullarının bu çalışmaya katılmaya gönüllü olan elemanlarıyla, Ankara mimarlık alanındaki sivil toplum örgütlerinden bu çalışmalara katılmaya gönüllü olanlarından ve yakın ilgi alanındaki odaların Ankara Şubeleri (İMO, EMO, MMO, ŞPO, İç Mimarlar Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Çevre Mühendisleri Odası vb.) gönüllülerinden oluşur. 

PDK, tam sayısı belirli olmayan, bu çalışmalara ilgi duyan herkese açık bir tartışma ortamı olarak düşünülebilir. 

PYK oluşturma kuralları

PDK’nın karar ortamı olarak işlev göreceği tek durum, PYK üyelerinin seçileceği toplantıdır. Bu seçimin de yapılacağı ilk toplantı, hem başlangıç toplantısı olduğu için, hem de bir karara yönelik olacağı için, özel bir biçimde düzenlenmelidir. PYK’da çalışanların değişmesi/ yenilenmesi konuları da PDK’da kararlaştırılacaktır. Ancak yenileme işlemlerinde PDK daha çok, PYK’da çalışma isteğinde olanların kendilerini önerdikleri/ çalışma isteklerini açıkladıkları bir ortam olarak işlev görecektir. PDK, yürütücüleri yenileme işlemleri ile ilgili seçimini bu önerilere göre yapacaktır. 

PYK seçimi; PDK’nın başlangıç toplantısında, başından beri proje çalışmaları ile örgütlenme konusundaki toplantılara katılmış veya listeye kaydolarak çalışmalara ilgi duyabileceğini göstermiş ya da böyle olmasa bile “PDK oluşturulma kurallarında” yapılan tanıma uyan kişiler tarafından yapılır. PDK, kendisini PYK’da çalışmak üzere aday olarak gösterenler arasından 5 kişiyi (bir çalışma dönemi için), kapalı oyla seçerek belirler. Şube Yönetim Kurulu üyeleri bu PYK’da görev almak üzere aday olmamalıdırlar. 

PYK’da yer alacak isimlerin, APA’ya katılmayı düşünenlere hem mesleki, hem etik açıdan güven verecek nitelikte olması, hem de bu çapta ve türde bir çalışmayı yürütmekte deneyimi bulunması, katılımın artmasında ve bu fonksiyonun başarıyla yürütülmesinde etkili olacaktır.

PYK çalışma ilkeleri

PYK, açıklık, saydamlık ve hesap verebilirlik ilkelerine göre çalışacak gönüllülerden oluşacak bir kuruldur. Temel işlevi, çalışmalara katılmak isteyenlere özgür ve verimli bir çalışma ve üretme ortamı sağlamak olacaktır. Bunun için görev tanımındaki işleri yaparken sürekli olarak, APA yaklaşımın yukarıda belirlenen temel niteliklerinin gerçekleştirilmesi arayışı içinde olması gerekecektir. 

PYK dilerse kendi arasında, işlerin paylaşılması anlamında bir görev bölüşümü yapabilir, ancak statü/ hiyerarşi belirleyen anlamda bir iş bölümü (başkan/ sekreter vb) yapmamalıdır. PYK, programındaki bazı işleri, olaya özgü olarak seçilmiş sözcülerle yürütebilir. 

PYK çalışmalarında kayıt tutmalı, kayıtlarını düzenli olarak açıklamalı ve kararlarını her zaman oybirliği kuralına göre almalıdır. Yaklaşımın yeniliğinden kaynaklanan bazı sorunların ortaya çıkması beklenebilir. Bu nedenle, özellikle başlangıçta, atılan her adımdaki netlik, açıklık ve gerekçelendirilmiş bilgilendirmeler, sorunların aşılmasına yardımcı olabilir. 

PYK’nın bütün işlemleri içinde en kritik olanı sıralama (bir anlamda seçme) işlemi olacaktır. Sıralama işleminin yapılacağı toplantı öncesinde PYK, karar almayı kolaylaştırmak ve hızlandırmak amacıyla, ancak nesnelliğe olağanüstü bir önem vererek, gelen proje önerilerine göre (sınır koşullarının içindeki almaşıkları belirleyen veya sınır koşullarının zorlanabilirliğini sınayan) bir ön çalışma yapabilir. 

Sıralama işleminin yapılacağı toplantıya PYK üyelerinden başka, Şube YK sayman üyesi, o dönem için proje önerilerini sunmuş ve bütçe talebinde bulunmuş veya bulunmamış tüm projelerden sözcü(ler) katılır. Sıralama (seçme) kararlarının, oybirliği kuralına göre alınması, en güvenilir sonuçların elde edilmesini sağlayacaktır. Böylece, kaynakların tahsisi ile ilgili karar, bu süreç ile ilgili olanların katılımıyla gerçekleştirilen, kaynaklarla ilgili sorumluluğun gerçekten paylaşılmasına olanak veren, kaynakların sadece kullanılmasında değil yaratılmasında da yaratıcı bir çabanın birlikte ortaya konmasını sağlayan ve en önemlisi kaynak kullanımı sürecinde bir “erk” odağı oluşturmayan, saydam ve demokratik bir mekanizma yaratılabilecektir. 

Kaynak talebi olmayan, ancak APA’da yer almak isteyen projeler için bir sıralama (seçme) işlemi söz konusu değildir. Bu projeler, sadece bir çalışma ortaklığı ve ürünlerinin diğer ürünlerle birlikte sergilenmesi/ tartışılması talebinde bulunduklarından, PYK’nın bu projelerle ilgisi, proje grubunun talepleri çerçevesinde düzenlenecektir. 

PYK üyeleri ve Şube/ Oda yönetim kurullarında görev alanlar, kaynak talebi olan proje önerisinde bulunmamalıdır. 

PYK’nın proje çalışanlarıyla ilişkisindeki temel ilke, güven ilkesi olmalıdır. Bu ilke, proje çalışmalarının özgür bir ortam içinde yapılmasını ve proje çalışanlarının kontrol altında oldukları duygusuna kapılmadan verimli olabilmelerini sağlayacaktır. Proje çalışmalarında da, aynı biçimde, hiyerarşik olmayan ve saydam/ hesap verebilir bir çalışma anlayışının/ yapısının egemen olması önerilmelidir. 

Şube kaynaklarını kullanan projeler, kullandıkları kaynaklarla ilgili tüm belgeleri toplamalı, yapılan harcamalarla ilgili kayıtları ve belgeleri, proje ara raporlarıyla birlikte, Şube saymanına periyodik olarak sunmalıdırlar. 

Kaynak talebinde bulunmayan projelerin ise, bu alanda bulunmak istediklerinde sadece projelerini ( takvimlendirilmiş bir biçimde) iletmeleri ve kaynak talebi bulunmasa bile, PYK ile ne tür bir ilişki içinde olmak isteyeceklerini belirlemeleri yeterli olacaktır. 

APA, tekil olarak bütün mimarların, grup olarak da en az bir ya da birden çok mimarın farklı disiplinlerdeki insanlarla oluşturduğu her grubun proje önerilerine açık ve PYK, tanımlanan çerçeve içerisinde bütün projelere aynı mesafede olmalıdır. 

Şevki Pekin 14 Mayıs Salı günü  Diyalog bölümümüze konuk oldu.

 

Şevki Pekin hakkında daha fazla bilgi edinmek için buraya, Diyalog buluşasını soru cevap şeklinde okumak için buraya tıklayın...

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz