
Antalya Tarihsel Karaalioğlu Parkı, Belediye
Binası ve Çevresi Kentsel Tasarım ve Koruma Proje Yarışması Açıklama
Raporu
Karaalioğlu Parkı projesinin geliştirilmesinde "kentsel hafıza, süreklilik
ve aidiyet duyguları üzerine kurgulanan bir korumacılık anlayışı"
belirleyici olmuştur. Eski çevre yeni bir kimliğe bürünürken, geçmişle
bağları koruyacak referaslar keşfedilerek, yeni rollerle yeni çevrede yer
alması öngörülmüştür. Böylece korumanın sınırları yapısal öğelerin
ötesinde, kentsel hafızanın ve geçmiş mekan deneyimlerinin korunmasına taşınabilecektir.
1.Koruma yaklaşımı:
Koruma kapsamının genişletilmesi: düzenleme alanında yer alıp tarihi
ve kültürel niteliği dolayısı ile korunması gereken belli yapı ve yapısal
öğelerin yanında; ekonomik ömrünü tamamlamayıp, yenileme ve yeni düzelemelerle
niteliği yükseltilebilir özellikteki öğeler keşfedilerek bunlar da korunmuştur.
Nitelikli tarihi yapıların çevresinde yer alan ve uzun yıllardır kent hafızasında
belli bir yere sahip olan Atatürk Kapalı Spor Salonunun ana strüktürü, Atatürk
Stadyumunun kuzey tribünleri ve ziraat yapısı bunlara örnektir. Bu yapılar
yenilenen çevrede yeni rollerle kent yaşamına hizmete devam ederken geçmiş
mekan deneyimlerinin günümüze aktarımı için araç olacaklardır. Bu tutum
aynı zamanda tek tek yapıların korunması yerine yapılar kadar önemli olan
kentsel hafızanın da korunmasına imkan sağlayacak çevresel ölçekli bir
koruma geliştirme çalışmasını olanaklı kılacaktır.
2.Sosyo-Kültürel Yaklaşım:
Parkın üstleneceği yeni sosyo-kültürel görev: Karaalioğlu Parkı,
Cumhuriyet Döneminin örnek bir tasarımı olma özelliğinin yanısıra,
cumuriyetin çağdaşlaşma ve kentlileşme ruhunun da önemli bir göstergesidir.
Geçmişteki bu önemli misyonuna atfen, parkın ileride de kentlileşme ve kent
kültürünün gelişimine hizmet etme misyonu üstlenmesi öngörülmektedir.
Antalya'nın özellikle son yıllarda kırsal kesim için bir göç odağı
haline geldiği dikkate alındığında, kent kültürü ve görgüsü içinde
önemli yeri olan sosyo kültürel aktivite ve etkileşim alanlarının bu
alanda organize edilmesinin son derece uygun olacağı; kentin yeni sakilerinin
çağdaş bir kentsel yaşam biçimi ve kentsel mekan kullanımı ile buluşturulmasına
imkan sağlayacağı düşünülmektedir.
3.Kentsel Doku ile İlişki:
Parkın yoğun yeşil dokusu ve bu doku içinde yer alacak aktiviteler ile,
çevresini kuşatan oldukça yoğun hareket ve yapılaşma arasındaki denge ve
ilişkinin kurulabilmesi, bu çalışmanın en kritik konularından biri olarak
görülmüştür. Bu çerçevede, park alanı ile yoğun kent dokusu arasında
bir ARAYÜZ oluşturulması amaçlanmıştır. Arayüz olarak tanımlanan alan,
kuzeydoğudan parkı kuşatan ana caddeye paralel olarak konumlanan ve içinde
korunan yapı ve yapısal ögeleri de barındıran bir kuşaktır. Bu alan hem
yoğun kent fonksiyoları ile ilişki içindedir; hem de yoğun yeşil alan için
bir tampon alandır. Arayüz Alan her iki tarafı da beslemekte ve her iki
taraftan da beslenmektedir. Belediye binası, korunan yapılar, konser ve sergi
salonu gibi az katlı yapılar hem yeşil alandan yüksek yoğunluklu yerleşim
alanına geçişi dengelemekte, hem de oluşturdukları ardışık dış mekan
dizimi ile zengin dış mekan deneyimleri sunmaktadırlar. Ayrıca korunan yapıların
tekillikten çıkıp bir dokunun parçası olmasına imkan vermektedirler.
4.Peyzaj Tasarımı:
Parkın sahip olduğu yoğun, gelişmiş, nitelikli yeşil dokunun, ön
planda kalmasının, parkın tarihten taşıdığı izleri yaşatması ve güncelliğin
üstünde bir kimliğe sahip olması açısından önemli görülmüştür. Bu yüzden,
özellikle özgün tasarımın izlerini taşıyan ana akslar, miradorlar,
aksiyel ve simetrik havuz çevreleri gibi alanlarda; bu karakterin gereği olan
yalın düzenlemelere gidilmiştir. Mevcut ekler ve özgün olmayan yapısal ögelerden
arındırarak özgün karakterini bozmayacak düzenlemeler bu alanlar için
belirleyici olmuştur. Barakaların ve stadyumun kaldırılması ile kazanılan
yeni yeşil alanlara ise çağdaş bir dil kazandırılmaya çalışılmıştır.
» Birinci projenin çizim ve fotoğrafları
için tıklayın.
|