reklam

Jean Nouvel
Proje > Les Halles

Parklar, haller, meydanlar, donatılar... Paris'in bileşim ve devamlılığını güçlendirmek için. Les Halles'i "tamir etmek" için onu yeniden fethetmek gerekiyor. Paris'le; anıtlarla, Saint-Eustache ile ya da le Halle au blé ile diyalog içinde olmak gerekiyor, hatta çok yakındaki Pompidou Centre ve çok uzaktaki le Sacre Coeur ile de... Paris'i bizim modernitemiz ve bizden öncekilerin projeleri arasında geçen bir diyalog ile zenginleştirmeliyiz. Biz bunu, bugünün semtinin özelliklerinin sınırlarını zorlayan ve geliştiren yeni bir Les Halles semti yaratarak başarıyoruz, fakat aynı zamanda kaybolmuş miti unutmuyoruz ve çağdaş mimarlığın ve kültürün canlılığına da şahit oluyoruz.

İlk talep 4 hektarlık bir park, tepkimiz olumlu fakat bu talep aynı zamanda Paris'in geleneklerinden miras kalmış "aydınlık" içinde yeni, kendine has bir tipoloji icad etmeyi gerektiriyor. Böylelikle bir park 3 ayrı parka bölünüyor ve 4 hektar 7 hektara çıkıyor. Zeminde, ilk park le Halle au blé'deki tarihi foruma engel olmadan alana yayılıyor, Ile de France, Compiegne, Rambouillet, Fontainebleau ormanlardaki ağaçlarla ölçüşebilir nitelikteki ağaç dizileri kesin bir şekilde hizalanmış durumda. Bu da büyük, merkezi bir perspektif ortaya çıkarıyor, boşluğu doldurmuyor, aksine onu genişletiyor.

İkinci park zemin kotu ile Paris'in çatıları arasında bir kotta asılmış durumda, Saint-Eustache'ın üzerinde bir balkon, sükunet temalı parklara bir itaf.

Üçüncü park çatılar kotunda, bir etkinlik parkı, düşsel bir mekân, Paris'in kalbinde olmanın hazzını tatmak için bir yer. Çatılar kotu çizgisini aşmanın yarattığı duyguyu tanımak için le Halle au blé'nin kubbesinin üzerine çıkmak gerekiyor, bu büyülü yükseklik mekânın çinko çatılar denizinin üstünde bir can simidi gibi yüzmesine olanak sağlıyor.

Bu üç park Palais Royal'de Colonel Driant sokağında çizgisel bir bahçeyle birleştiriliyor. Genişletilmiş bir yaya yolu ve ekolojik bir çizginin oluşturduğu bir ağın merkezindeler, Paris'in yeşil alanlarını biyolojik olarak birleştiren yeşil koridorlar.

Böylelikle les Halles'de hiç olmadığı kadar çok parklar ve haller olacak. Önce, "yıkılmış şemsiyeler" yapısı yerine büyük bir hal: le Carreau des Halles, bahçenin üzerinde açık bir ışık alanı. Eski forum kentsel bir mekâna dönüşüyor, kentin açık bir parçası oluyor. Delik artık bitti! Aşağısı ve yukarısı arasındaki devamlılık tam(ög:bitmiyor), ufuk ayırdedilemez durumda. Yeni ticari oluşumlar Carreau'yu çevreliyor. Le Carreau'nun tavanı gri bir ayna. Mimari ve dinamizmin birleşimi buraya ve aynı zamanda parka yansıyor. Yeni Les Halles için imge önemli bir bağ. İmge, Le Carreau'da mevcut, Le Carreau duyguları paylaşmak için, sahnede ya da ekranda gösteriler izlemek için, festivallere katılmak için ve ticari tanıtımlar için gidilen bir yer.

Le Carreau'nun en alçak platosu RATP'nin (metronun) aktarma alanı. Saydamlık oyunları ışık akışını sağlıyor ve metronun büyük bir bölümüne günışığının girmesine izin veriyor. Le Carreau'nun alışveriş merkezinin girişleri ışık ve su ile yıkanıyorlar. 20 cm suyla kaplı camlar gökyüzüne açılıyor, ortada, dikey bir su planı yürüyen merdivenleri ayırıyor, kenarlardaki duvarlar ise yeşillendirilmiş. Alışveriş merkezi katında metro, ticari alan ve dolaşım alanları arasında saydamlıklar yaratıldı. 4. metro hatınının istasyonu Saint-Eustache ve Les Halles üzerinde 4 büyük pencere açıyor, bunun yanısıra ticari alanlar üzerinde bir ayna görüntüsü yaratıyor. Görüntü metronun kulvarlarında önemli bir rol oynuyor, özellikle akışı sağlayan iki mekânda. Aynı zamanda, olan bitenlerin de farkında, Le Carreau'nun görüntüleri, sokağın görüntüleri, Paris'in görüntüleri, parklardan görüntüler, zamanın görüntüleri ve aynı zamanda kültürel etkinliklerin de, Theatre du Chatelet, L'Hotel de Ville, sinemalar... Metronun dolaşım alanları geliştirildi, basitleştirildi ve daha güvenli hale getirildi. Rivoli Caddesi'nin ve Les Halles Caddesi'nin arasındaki açıya Chatelet, les Halles, metro ve RER için yeni çıkışları olan yeni bir RATP binası konumlandırıldı.

Saint Eustache noktasından ahşap platolar çocuk oyunları için oyun bahçeleri oluşturuyorlar, burası çocuklar için bir mini-hal. Saint Eustache'ın yeni girişinin etrafında, pazarın hali kasapları, şarküterileri ve diğer balıkçıları daimi olarak barındırıyor. Pied de Cochon'un karşısında, sanat pavyonunu ve en marjinal modern sanatların sergi salonunu barındıran sanat merkezini buluyoruz.

La Halle au blé bir narenciye bahçesine dönüşüyor, rahat bir kış bahçesi, orada kitaplar gazeteler, pastahaneler ve çay salonları bulabilirsiniz. Berger Sokağı'nın hemen yakınında, iki yeni salonu öne çıkarıyor ve parkın korunmuş devamlılığı olan kış bahçesinin yanında bulunuyor. Sonuçta, Baltard Galerisi ve Berger Sokağı'nın bahçesi her zaman sergilerle ve etkinliklerle yenilenen bir yer, burası bir etkinlik hali.

Aynı fikirden yola çıkarak, bir meydanlar zincirlemesi öneriyoruz. Le Carreau içinde gökyüzünün ve parkların kaynaştığı imge ve metinlerin üstüste geldiği bir dinamizm içinde, programlanabilir ayna tavan altında kapalı bir meydan. Paris'in ikonu olabilir, bir şekilde Parislilerin ve turistlerin Les Halles'in yolunu bulmalarını sağlayabilir. Saint-Eustache noktası küçük bir semt meydanı ve parka doğru açılan bir kapı haline geliyor, güneyde yeni konservatuvarla, batıda Saint Eustache ve geçici pazarla, doğuda çanaklar parkı ve kütüphane ile ve kuzeyde 2. Arrondissement'ın ticari sokaklarıyla sınırlanıyor.

Transeptin karşısında, pazar için yeni bir meydan yaratıldı, güneyde ağaçlarla, doğuda konservatuvarla, batıda Arts de la Table Enstititüsü ile sınırlanıyor. Semtin yeni küçük meydanı haline gelen Saint-Eustache'ın çevresi, kendi görüntüsünü yansıtan cam cepheli bir binayla diyalogta bulunan kilisenin cephesi altında domine edecek şekilde tasarladık.

Pont Neuf'u le Chien qui Fume ve barlara korunak olan yeni bina arasındaki kapısı, gündüz ve gece için bir buluşma noktası oluyor. Biz bu semtin sakinleri için Paris'in en kıskanılan ve en kimlikli mekanlarını yaratmak istiyoruz. Bundan sonra, bu mekanlar okunabilir ve görülebilir olmalılar, konservatuvar, buranın diyapozonu, ahşap mimari(si) Saint Eustache'in vitraylarıyla diyalog içinde. Büyük termik santrali gizleyen kütüphanede raflar Turbigo Sokağı'nı yeniden nitelendirebilmek için aynı ahşaptan yapıldı. Le Carreau'nun üzerindeki imge evi, L'Ile de France'ın maketine ev sahipliği yapıyor, bu maket Le Carreau'nun parkından itibaren görülebiliyor, bu oluşum mekanın pek çok noktasına imgeler gönderiyor, Le Carreau'nun tavanına, metronun kulvarlarına, Berger sokağına... Yeni havuz, Paris'in çatıları arasında bol gökyüzü ve güneşli keşfedilmeye açık mekanlar, teraslar ve jimnastik salonları ile tamamlanıyorlar.

Bu proje tüm halkın mekanıdır, boşun, okunabilenin, basitliğin ve doğalın ölçeğini yaratmaktadır. Les Halles'in hüküm sürdüğü alanın uzantısıdır.

» Projeye ait modellemeleri görmek için tıklayın. 

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz