reklam

Les Halles Projesi için OMA, ekibin bakış açısını ve projenin ayrıntılarını aşağıdaki metinle açıkladı.

Les Halles - 1. Aşama
Gözlem
Les Halles, Fransız modern hayatında önemli bir yere sahip. Buradaki yapılar, insanların şehir planlamasına bakış açısını radikal bir şekilde değiştirdi, insanların modern şehir hayatına hevesleri ve güvenleri, başlıca bir güvensizlik halini aldı.

Hem başarı, hem de başarısızlık, önemli sayıda ziyaretçi çekmeyi başaran etkili bir makine, aynı zamanda da hor görülen, tepeden bakılan bir proje Les Halles bu değişimin paradoksal sonuçlarını açıkça gösteriyor.

Sonuç: Yapıldığı tarihten itibaren, Paris'in en önemli merkezlerinden biri, hala bu travmatik deneyimin olumsuz etkilerini 25 yıl önce olduğu gibi, acı bir şekilde yaşıyor. Zaman, bu yarayı iyileştiremedi.

Bunun yerine, Les Halles'in yer altındaki bölümleri, bu şizofrenik bağlamın avantajlarını en iyi şekilde kullanabildi. Banliyölerin özgürlüğü ve dinamik enerjisi, Paris'in kalbinin varlığı ile rahatça birleştirilebilir. Bu imtiyazlı durum, bu bölgenin olabileceğinin en iyisi.

Burada, metronun ve RER tren istasyonlarının karşılıklı etkileşimi, bu değişimin altında gerçek bir itiş gücü. Devasa ticaret merkezi, her gün yaklaşık 800.000 kişiyi bölgeye çekebilecek nitelikte.

Sürekli denetlenmesi gereken ve mekanın planlanmasına son derece bağlı olan başarı formülü; ana güzergahların kesiştiği noktada ticari merkezin fonksiyon farklılaşması.

Banliyölerden gelen çok sayıdaki ziyaretçi de, yer altı ticaret merkezinde kendi etkilerini gösteriyor. Parisliler, bu merkezi kendi şehir merkezlerinin bir parçası olarak kabul etmiyor. Bunu kamufle etmeye çalışan talihsiz bir girişimle, bir fili halının altına saklar gibi bütün proje yapay bir parkla örtüldü.

Les Halles için geliştirilen bir proje, bu şizofrenik durumu mantıklı bir şekilde ele almalı. Bunun altında yatan ve halen devam etmekte olan travmatik deneyim, yapısal seviyede eleştirilmeyi ve saldırıyı hak ediyor.

Projenin yer altındaki kısmı
Ticari yüzeyleri genişletme imkanları değerlendirilirken, bütün ulaşım rotaları nasıl takviye edilebilir?

İstasyonlar için bizim önerimiz, izole istasyonları da mantıklı bir şekilde birbirine bağlayan, bağlantılı mekanlar projesi. Ayrıca, işyerleriyle ilgili yönlerin okunurluğunu ve yönlendirmeyi geliştirmek için, mekanları dış dünyaya açmayla ilgili prensipler konusuyla da ilgilenmeye başladık. Mevcut durumda, kompleksin kalbinde yer alan boşluk ana sirkülasyonda göz ardı edilmiş durumda, halbuki bu boşluk yönlendirme konusunda gerçekten de önemli bir rol üstlenebilir. Biz aynı zamanda hem sirkülasyonu hem de yönlendirmeyi geliştirecek bir müdahale planlıyoruz.

Değişik katlardaki başlıca rotaların kesişme noktasını belirledik. Katların bu noktası dikey bir kesimle birleştirilerek, başlıca rotaların mekan içindeki ilişkisi daha görünür bir hale getirildi. Düşey ulaşımın bu merkezi noktada toplanma olgusu, bütün rotaların birleştiği bir referans noktası yaratmaya yardımcı oldu.

Bu düşey kesim noktası, tren istasyonlarını metro istasyonuna bağlayacak yeni alanın uzantısında yer alıyor. Bu nedenle bu iki kesişme noktası aynı anda birbirini destekliyor. Yer altındaki mekanın yüzeyden görünebilmesi için, merkezin çevresinde, dış çeperinde oyuklar, açıklıklar yapmayı planlıyoruz. Bu gizli devasa alışveriş merkezinin dükkan pencereleri zeminde yer alıyor.

Ticari yüzeyler değişik şekillerde büyütülebilir: otopark için ayrılan alanın bir bölümü geri alınabilir, yer altındaki kamu programları yüzeye taşınabilir, yer altı ulaşım ağının küçük yuvarlak hattı elimine edilebilir.

Projenin yer üstündeki kısmı
Les Halles'in yakın çevresi, hem kalitesiz hem de orjinal olmayan projeler çöplüğü gibi, bu nedenle de herhangi bir iyileştirme süreci imkansız görünüyor. Bu çıkmazdan kurtulmak ve yeni değişik radikal imkanlara yer verebilmek için, bu alanda sıfırdan başlayarak çalışmak gerektiğine inanıyoruz.

Bu stratejiye göre, 1980'lerden itibaren bölgeye eklenen unsurların yavaş yavaş elimine edilmesi gerekiyor. Resmi ve çelişen kısıtlar bütününden kurtulduktan sonra, "Modern Yeşil Şehir Alanı" konseptinin yeni bir yorumlanması olan bir alanın inşasına başlanabilir.

Modern Yeşil Şehir Alanı
Şehirdeki yeşil alanlara verilen her şeyin üstündeki ilgi, şehrin büyütülme ihtiyacını durdurma amaçlı bir mazeret gibi görünüyor. Bizim açımızdan, şehrin içinde doğaya gösterilen ilgi, yeni ve yaratıcı girişimleri cesaretlendirici olmalı.

Öncelikle, şehrin içinde doğa, dekoratif bir eleman olarak kullanılmamalı, daha zengin alternatiflere imkan tanıyan bir katalizör görevi görmeli. Bu yaklaşımın başlıca örneği olarak Paris-Beach gösterilebilir.

80'lerde yapılan binaların elimine edilme olgusu, bize büyük kapasiteli boş bir alan sağlamaktadır. Her kenarı 20 metrelik bir çevresi olduğu düşünüldüğünde, şimdiki parkın alanına yakın, toplam 4 hektarlık bir alan ortaya çıkmaktadır.

Bu alan içinde, yeşil alanları destekleyen bina tiplerini araştırdık: Büyük bir tek bina, dairesel binalar, El Lissisky'nin tasarladığı küçük tabanlı ve zeminde büyük alanlar bırakan yatay gökdelen tarzı binalar, bunlardan bir kaçı.

Yapılacakların önceliği
Yer altında kalan kısma yapılacak değişiklikler (rotaların yeniden organizasyonu, merkezdeki ve çevredeki düşey kesitler), öncelikli olarak kabul edilebilir. Projenin yer altındaki bölümü, yakın çevrenin önemli ve tartışılmaz bir parçası haline gelecektir.

Aynı zamanda, şemsiyeler yıkılıp mevcut delik doldurulabilir. Bu şekilde kazanılacak alan sayesinde, Modern Yeşil Şehir Alanı teması hayata geçirilebilir.

Yeni Halles - 2. Aşama

Zorluklar
Paris gibi tarihi bir şehirde, kamu alanlarının kalitesine çevredeki binaların katkısı büyük. Les Halles Parkı örneğinde ise ana mekanlar çevrede değil, kamu alanının altında. Park, çaresizce altında yatan dünyayı saklamaya çalışmakta.

Parkın ve yer altındaki binanın en önemli sorunu, birbiriyle herhangi bir bağlantısının olmaması. Bizim çalışmamızın başlıca amacı, park, işyerleri, metro ve tren istasyonları arasındaki etkileşimi - mimari ve şehir planlama araçları kullanarak - yeniden tanımlamak ve yeniden inşa etmek.

Yer altındaki ve yer üstündeki dünyaları birleştiren, kütlelerden ve boşluklardan oluşan bir kompozisyon geliştirdik. Bu basit hareketle, üst üste binen katı program katmanları, üç boyutlu bir mekan haline dönüştü. Böylece yer altındaki binalara, şehir içindeki konumlarına göre gereken adres ve kimlikler verilmiş oldu.

Projenin bütünde temel olarak üç aks belirledik. Yer altındaki iş merkezinin olduğu aks, yer altı aktivitelerini kente çıkaran aks ve son olarak da Les Halles Bahçesi'ni tanımlayan kullanılabilir alanı oluşturan aks.

1 - Yer altı mekanları
Les Halles projesinde en önemli önceliği taşıyan nokta yeni giriş noktalarının organizasyonu.

2 - Les Halles Bahçesi
Yoğun bir gridden oluşan geniş açık alana sahip dolu ve parçalı görünen bahçe, mega strüktürüen doğan teknik sınırlamalar sonucu geniş kullanılabilir alan özelliğini kaybediyor.

Projemizin ana hedefi, iç ve dış, üst ve aşağıdaki mekanlar arasındaki ilişkileri bahçeyi kullanarak ve bunun dışında bir kentte doğayı deneyimlemek için yeni bir yöntem bularak onarmak.

Doğayı Kentle Beraber Tekrar Düşünmek
Les Halles Bölgesi'nde, altındaki taşıyıcının tamamen yapay olduğu parkta, doğayı programlanmış ve aynı zamanda tüketilebilir bir malzeme gibi göstermeyi istedik böylece ihtiyaca ve imkanlara göre güncellemeler yapılabilir.

A 7 - Hectare Bahçesi
İlk aşamaya başlarken mahalleye güçlü bir kimlik vermek amacıyla bahçenin parametrelerini tanımlamayı amaçlıyoruz. Bu alan artık yeşil bir mikrokozma değil bir kent uzantısı.

Bu yüzeyde bazı engellerden (seviyedeki ani değişim, parmaklıklar, pavyonlar, pergoleler, vb.) kurtulmak için bir ara kat, kalınlık yerleştiriyoruz.

Yüzeyi programlamak: Coğrafyayı, küçük organizasyonlar yaratacak yeni bir anlamda kullanarak daha esnek ve çok sayıda alan oluşturuyoruz. Bu daireler, bahçenin programlarını yerleştirmek üzere izlenim ve geçerli yüzeyler olarak tasarlandı.

Arayüz Olarak bir Eko Sistem
Bitki örtüsündeki stratejimiz türlerin yoğunluğu ve çeşitliğiyle ilgili bir çalışmayı içeriyor. Bu strateji, yaya yollarında göze batmayan bir görüntü veren bir katman oluşturan yüksek dallı ağaçlarla zenginleştiriliyor.

3 - Strüktürlerin ortaya çıkışı
Küçük taşıyıcılar yapmaktaki düşüncenin insanlarla yeraltı arasındaki etkileşimi olan ve parka doğru manzaralarla uyuşmayan ticari avantajları var. Bazı kulelerin yüzeyleri ticari amaçlar için kullanılırken bazıları da kültürel programlar içerebilir.

Kuleler ortak bir yöntemle kullanıldığı halde farklı karakterlere sahip olabilirler.

Bu park, tek bir büyük proje olmayacak, belli bir sayıda birbirinden farklı ve esnek kullanıma sahip kütlelerin toplandığı bir proje olacak.

Doğu ve batının bağlanmasının kuvvetlendirilmesini içeren Les Halles'ın yenilenmesi, Beaubourg merkezinden Palais Royal'e kadar olan kent düzenine yeni bir yön verecek.

Louvre'un turist rotasında Beaubourg merkezine bağlantısı, Les Halles yeni bölgesi kamusal mekanın deneyim ruhuyla önemli bir mekana, şaşırtıcı bir yoğunlaşmaya dönüşecek.

Teknik Fizibilite
1) Merkezi yolun trafikten kurtarılması
2) Eski forumdaki "deliğin" doldurulması ve yakınında yeni bir Galeriyle ana yeraltı olanaklarına bağlanmak
3) Tren istasyonlarıyla, Châtelet tünel sistemleri arasında bağlantı kuran genişletilmiş bir yeraltı galerisi oluşturmak, RER'in şimdiki yüzeylerini artırarak ulaşım aktivitelerini galeri boşluklarına taşıyarak mümkün olduğu kadar yukarıya açmak
4) Tüm strüktürleri ortadan kaldırmak ve farklı programlara sahip küçük kuleler (en fazla 37 m. yüksekliğinde) eklemek
5) Bu küçük kulelerin bağlantılarını aydınlatma şaftları ve programlı linklerle (lobiler) sağlamak
6) 1.5 metreden daha yüksek olmayan setle çevrili olan park ve kuleler ve aydınlatma şaftların etrafını küçük çukurlar, farklı seviyeler oluşturmak.

Ulaşılabilen Sınırlamalar
Merkezi yolun devre dışı bırakılması RER yeraltı ulaşım olanağını iki katına çıkarıyor, geniş bir yeraltı galerisinin planıyla istasyonlara ve Châtelet tünel sistemine bağlanıyor ve bu durum mümkün olduğu kadar tepeye açılarak yolcuların ulaşabilme kapasitesini ve performanslarını artırıyor.

Takım: Rem Koolhaas, Floris Alkemade, Benjamin Clarens, Natacha Fricout, Nicolas Firket (AMO), Michael Smith, Johan De Wachter
Ortak Çalışılan Mimarlar: XDGA: Xaveer de Geyter, Antoine Chaudemanche, Daan Budik / One Architecture: Donald van Dansik, Matthijs Bouw / Agence Ter: Olivier Philippe, Luc Leotoing / Partennaire Development: Jean-Paul Lebas, Judith Teichert

» Projeye ait modellemeleri görmek için tıklayın.