
Yaz Okulu Koordinatörü
ODTÜ Mimarlık Bölüm Başkanı
Doç.Dr. Selahattin Önür
|
Doç.Dr.
Selahattin Önür
Türkiye Çimento Müstahsilleri
Birliği ile 7 Şubat 2002 tarihinde İstanbul'da 7 üniversitenin mimarlık
bölüm başkanları arasında çimentonun ve betonun daha iyi tanıtılması
ve uygulanması ile ilgili üniversite-sanayi işbirliğinin başlatılması
üzerine yapılan bir ön toplantıda değişik öneriler üzerinde
durulmuştu. Bu önerilerden biri, Hollanda Çimento Endüstrisi (ENCI)
tarafından 1998 yazında başlatılarak her yaz Üniversite (Delft;
Eindhoven) ve Hollanda Mimarlık Enstitüsü ortaklığı ile düzenlenen
ve değişik ülkelerden öğrencilerin katıldığı bir hafta süreli
"Blitz Beton" çalıştayının, Hollanda dışında düzenlenme
olasılığı nedeniyle, 2003 yazında Türkiye'de yapılması için girişimde
bulunulması ve TÇMB'nin de bu düzenlemede yer almasıydı (TÇMB zaten
son iki yaz 2000 ve 2001 çalıştayları için Türkiye'den iki öğrenciye
destek sağlamıştı). TÇMB, bu öneriyi, köklü bir kararla, Türkiye
ve KKTC mimarlık ve tasarım okulları öğrencilerinin katılacağı böyle
bir yaz uygulamasının kendileri tarafından başlatılması ve düzenlenmesi
şeklinde benimsedi. Edinilecek deneyim sonucunda, bu uygulamaya süreklilik
ve uluslararası bir nitelik kazandırabilecekti.
Nisan 2002 içerisinde
yapılan ilk toplantıda, "Çocuk ve Beton" (insanların
imgeleminde bağdaştırılması zor iki kavram olmaları nedeniyle) teması
ve ODTÜ Yerleşkesi içerisinde yapılmasına karar verilen uygulama için,
ODTÜ Geliştirme Vakfı Anaokulu yanındaki koruluğun kıyısında hafif
eğimli çorak bir alan seçildi. 22 Temmuz 2002 tarihinde 13 değişik
okuldan gelen 21 öğrencinin katılımı ile başlayan stüdyo tasarım
ve saha çalışmaları, 28 Temmuz 2002 tarihine kadar Doç. Dr. Abdi Güzer
(ODTÜ), Yük. Mimar Semra Uygur ve Yük. Mimar Özcan Uygur ile Doç. Dr.
Selahattin Önür'ün yönlendirme, gözetim ve yardımlarıyla sürdü.
İlk gün stüdyoda
yapılan çalışmada, küçük grupların (3-4 kişi) takım olarak
yapacakları yaratıcı tasarım çalışmaları için, düşeyde mekan
tanımlayan, yüzey ve biçim nitelikleri ile çocuklarla iletişim
kurabilecek duvar tasarımına yönlendirilmeleri benimsendi. Abdi Güzer,
topoğrafya ile etkileşen ve her biri bir grup tarafından ayrı ayrı
tasarlanan on metre uzunluğunda altı paralel duvar oluşturulmasını
baz alan bir çalışma önerdi. Duvarlar arasındaki mekanlar, bu
mekanlar arasındaki geçişler, topografya ve duvarların yükseklik sınırlaması
yanısıra komşu gruplar arasındaki etgüdüm, sonuç olarak 10 x 10 m
alanda elde edilebilen bir bütünden sözetmeye olanak verdi.
İlk üç gün stüdyo
çalışması sonunda elde edilen 1/10 model, sahada profesyonel usta, işçi
ve teknik araç gereç desteği alınarak 1/1 olarak öğrencilerin fiziki
katılımları ile inşa edildi. Yedi gün süren tüm çalışma,
planlanan gün ve saatte bitirildi.
Oldukça kısa bir sürede
karar verilen ve gerçekleştirilen bu yaz uygulaması, gerek tüm
organizasyon, gerekse bir haftalık bir çalışmada neler yapılabileceği
konusunda önemli bir deneyim kazandırmıştır. Yurt içinden ve yurt dışından
öğrencilerin katılacağı bu özgül çalışma ortamı, mimarlık ve
tasarım öğrencisine, yaygın kullanımı olan bir yapı malzemesini
daha erken, daha iyi ve yakından tanıma fırsatı vermesinin yanısıra,
yaratıcı takım çalışmasına ve ilerdeki meslekdaşları ile sosyal
ve kültürel etkileşimde bulunmaya olanak sağlaması bakımından önem
taşımaktadır. |

Y. Mimar Sema Uygur

Y. Mimar Özcan Uygur
|
Y. Mimar Sema
Uygur ve Y. Mimar Özcan Uygur
"Beton ve
Çocuk". Bu beraberlik ilk bakışta pek akla gelmeyen bir beraberlik
olabilir. Çoçuk ve yeşil, çocuk ve ahşap dururken, niçin böyle bir
beraberliğin seçildiğini anlamak için okulların açılışında ODTÜ
İlköğretim okulu bahçesine uğrayarak bu merakımızı giderebiliriz.
Doç.Dr. Selahattin
Önür ve Doç.Dr. Abdi Güzer ile birlikte moderatör olarak katıldığımız
TÇMB Mimarlık Yaz Okulu'nun, gerçekleşme biçimi ve sonuçları açısından
çok başarılı olduğu kanısındayız. Birbirlerini bu süreçte tanıyan,
farklı üniversitelerden gelen 21 mimarlık öğrencisi bir arada çocuk
ve beton konusunda verdiğimiz anafikir üzerinde tasarım ve imalatı bir
hafta içerisinde gerçekleştirdiler.
Oyun alanının
tasarımı ve üretimi ile birlikte; mimarlığın bütüncül bir tasarım
olduğu, belirli kısıtlarının olabileceği, karar vermenin de tasarımın
ana öğesi olduğu, tasarının bir ekip işi olduğu, tasarlanan bir
ürünün gerçeklşmesinde ne denli emek ve özveri gerektiği, zihindeki
düşüncelerin kağıttaki çizgilere, çizgilerin gerçekliğe ve
ürüne dönüşüm süreci bu çalışma ortamında somut olarak yaşandı.
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden üç öğrenci arkadaşın
tüm süreci belgelediği bu çalışma ortamının bizler açısından
anlamı ise, mimar adayı genç meslektaşlarımızın, tasarımlarının
gerçekleşmesini öğrencilik sürecinde yaşamış olmalarından
duydukları mutluluğunu onlar ile birlikte paylaşmaktı.
Ortaya çıkan
ürünün, betonun muhteşem bir malzeme oluşunu, bir tasarım ürünü
olarak kullanıldığı sürece sınırsız olanaklar sunabileceğini
genç arkadaşlarımıza anlatabildiğini düşünüyoruz. İnşa edilen
modüllerde oynayan çocukların, beton duvarlar birer resim kağıdı
gibi kullanmaları sürpriz olmayacaktır . Ortaya konulan ürünün,
yaratıcı kullanıcıları tarafından yeniden yorumlanabiliyor olması
da bu sürecin heyecan verici boyutlarından birisi olacaktır.
Bu çalışmanın
gerçekleşmesine katkı koyan , emeği geçen herkese teşekkür
ediyoruz. Bu birlikteliğin oluşmasına ön ayak olan Türkiye Çimento
Müstahsilleri Birliği 'nin eğitime katkılarının devamını
diliyoruz. |