Gündem

Tarih: Editör: Burcu Karabaş
Ziya Tanalı'dan "Başlarken"
"Geliştireceğimiz öneriler, üçlü bir uzlaşmanın tabanını oluşturmak zorunda. Bu üçlüyü oluşturan aktörler ise halk, yönetim ve tasarımcılardan oluşuyor.

Herkes maksimumlarından uzaklaşarak, üstünde anlaşabilecekleri bir çizgiye kadar geri çekilmek zorunda... Herkes bazı ekstrem, bazı uç düşüncelerini kenara çekmek zorunda... Bu, öyle bir çizgi olmalı ki bu üç aktör kaybettiklerine pişman olmaktan çok, sahip oldukları şeylere sevinsinler...

Yöneticiler ve tasarımcılar halk için çalıştıklarının farkına varmalı... Burada yönetim fazlasıyla iyi niyetli, ama haklı olarak, tasarımcılar tarafından ortaya konan düşüncelerin geçerliliğini pratik açıdan sorguluyorlar... Tasarımcılar, yönetimin istek ve dileklerini de işin içine katarak, kent için biçimlendirecekleri önerileri, doğru olduğuna inandıkları bilgilerin süzgecinden de geçirerek, Girne'nin potensiyelini kavrayarak, ona özgü tasarım ve stratejiler oluşturabilmeli.

Kullanılacak malzeme belli; un var, yağ var, su var... Bunlar temel tasarımın ana ilkeleri. El sürülecek bölge üstüne önce özgün bir ana strateji geliştirmek, sonra mevcut olanı ölçek, oran, düzen, denge, uyum, karşıtlıklar, hiyerarşi, tekrar ve ritim, renk, biçim, dil, gramer gibi tasarımın temel unsurları açısından incelemek, olumlu olumsuz olanları saptamak, hangilerinin saklanması, hangilerinin ve ne kadar değiştirilmesi gerektiğine karar vermek, ve biçimlendirmek gerekiyor...

Strateji çok önemli, zeka, yaratıcılık, uyum, olgunluk önce burada ortaya çıkacak. Örneğin 'Girne denize küs mü?'... Yönetimin aklına bir soru takılmış: 'Çözüm kıyıdan yol geçmeli mi?' sorusu...

Mimarlar prensip olarak kıyı yoluna karşı, motor trafik yolunun halkla deniz ilişkisini daha da keseceğine inanıyor, ama ulaşım sorun, deniz kenarında yer alacak ve yaşanacak yerlere ulaşmak da sorun. Yaşanacak alanlar ulaşıma yakın olmalı, ama mimarların itirazı da doğru. Birden aklınıza İstanbul Boğazı, örneğin Bebek Lokantaları gelmiyor mu...

Nasıl yan yanalar, hem de sımsıkı bir ilişki içinde yan yanalar ve bu sıkışık yan yanalık nasıl olumlu bir ruh, tatlı bir kargaşalık getiriyor oraya değil mi... Herkes düzen beklerken siz hayatın ne demek olduğunu bilen bir kişi olarak ölçülü bir karmaşıklığı öneriyorsunuz strateji olarak.

Hani tasarımın ana unsurlarından söz ediyoruz ya, Girne’nin ölçeği ile de uyuşuyor bu durum. O karmaşa kent dokusunda da var. Bakın bir anda ana strateji belli oluyor. Kentin ölçeğini bozmayacak kadar dar bir motor trafik arteri ile iç içe geçen kafe - lokanta - bar ilişkisi, serbest oturma alanları ve buralara serpiştirilecek fonksiyonlarla oluşan bir imge kurgulama ana strateji olacak demektir. Bana kalırsa mükemmel bir karar...

Burada ele alınan bir başka alan ise Ziya Rıfkı Caddesi... Belediye bir şeyler yapmış, iyi de yapmış, tek araba geçecek gibi bir yol kurgulamış bir kısmına, uygulamayı uzatmak istiyor, uzatsın; bir saatten sonra kapatıp yayalara tahsis etmek istiyor, etsin.

Tutumu, çağdaş kent içindeki trafiği cesaretlendirici bir tutum değil, tek araba geçebiliyor. Artık yolların kapasitesi arttırılmıyor, zira kapasiteyi arttırsanız bile eninde sonunda yine kapasite talebi oluyor, taşıtlar yığılıyor, yani sonu yok... Bizler bunun yerine Ziya Rıfkı Caddesi'ndeki görsel kargaşalığı ortadan kaldırma hedefini seçsek, oraya öyle bir strüktür getirip koysak ki bütün elektrik, telefon telli hatları, sokak lambalarını, çöp tenekelerini taşısa... Heykel gibi bir kent mobilyası tasarlasak, ana stratejimiz bu olsa. Tutarsa başka yerlerde de uygulasak, fena mı olur..."
Gündem Arşivi
Dönem için hazırlanan gündemlerin listesi aşağıdadır. Ayrıntılarına ulaşmak istediğiniz gündem başlığını listeden seçiniz.