Kültürel bölünmeler, diğerlerine oranla en gözle görülebilir olanı. Bunun sebebi, dil ve kıyafetteki farklılıkların yanı sıra kentin mimarisine de yoğun bir biçimde yansıyor olması. Yapılaşmış çevreye ve kentlilerin dış görünüşüne yansıyan kültürel bölünme, bünyesinde etnik farklılıklar ile farklı inançları ve yaşam tarzlarını da barındırıyor. Elbette, meydana gelen farklılıkların bir kısmı basitçe "kültürel" olarak tanımlanırken, bir kısmı da toplumun manipüle edilmesinin bir sonucu olabiliyor. Çünkü kültürel bölünmeleri işlevsel bölünmelerden veya statüden doğan ayrılıklardan ayıran en önemli faktör, ekonomik üstünlüğe veya güç ilişkilerine bağımlı olarak ortaya çıkmaması. Kentte yaşayan bir grup, ekonomik anlamda oldukça iyi bir konuma sahipken sosyal sınıflandırmada alt kategorilere düşebiliyor.
Tüm bunların yanında, ekonomik ve sosyal farklılıklardan tamamen bağımsız olan kültürel farklılıklar da var. İnanç, müzik, çocuk sahibi olma ve seyahat tercihleri, dil, tarih, kıyafet, aile ilişkileri gibi ögeler, -her ne kadar çoğu zaman aksi yönde bir izlenim oluşuyorsa da- varlıklarını sürdürmek için ekonomik anlamda insanları kontrol etmek veya "diğerleri"ne karşı herhangi bir anlamda baskın olmak zorunda değil. Gayrimenkul ve inşaat sektörünün Kostof'un tanımıyla "insanların, farklı gruplar farklı bölgelerde yer alacak şekilde ev hayatı, aile durumu ve yaşa göre özel bir ayrımcılıkla" ürettiği yaşam alanları için dikkate aldığı farklılıklar, aslında zararsız, hiyerarşik değil ve kültürel kategori altında incelenebilir.
Bölünmüş Kentler