Milliyetçi Hareket Partisi'nin Programı’nda Yer Alan Maddeler
Artan alt yapı ihtiyaçlarının çağdaş normlarda karşılanması
Kentleşmeyle birlikte, önemli sosyal ve ekonomik yapı değişikliği yaşanmasının yanı sıra, kentlerde; eğitim, sağlık, sosyal hizmet, kültür, ulaşım, içme suyu ve kanalizasyon gibi kamusal hizmetler üzerindeki baskı artmakta ve alt yapı ihtiyacı karşılanamaz duruma gelmektedir. Bu sorunlar, yerel yönetimlerin imkânları artırılmak suretiyle çözülecektir.
Çarpık şehirleşmenin önlenmesi için plânlı sosyal konut üretimi
Kentleşmeye paralel olarak konut üretimi artırılamamakta ve kişilerin konut sahipliği oranı giderek düşmektedir. Aile bütçesinin önemli bir kısmının konut ve konutla ilgili ihtiyaçlar için sarf edilmesi sonucunda insanlar gıda, eğitim, sağlık gibi temel ihtiyaçları için gerekli harcamayı yapamamaktadırlar. Alt yapısı ve projesi kamu tarafından hazırlanmış arsalar üretilerek, kendi konutunu yapmak isteyen konutsuz vatandaşlara uzun vadeli bir ödeme plânıyla tahsis edilecektir.
Kültürel yozlaşmaya yol açmayacak kent ve kentlilik
Kalıcı ve üretken istihdam imkânının sağlanamaması, alt yapı ve kamusal hizmetlerdeki yetersizlik, kırdan kente göç eden kesimin eğitim ve beceri düzeyinin düşüklüğü gibi nedenlerden dolayı kentlerde kurallar ve değer yargıları aşınmaktadır. Kentlerde kültürel yozlaşmanın önlenmesi için, millî kültürün temel belirleyiciliği çerçevesinde kent ve kentlilik kültürü oluşturulacaktır.
Gecekondu bölgelerinin ıslâh edilmesiyle, bu bölgelerin kent merkezleriyle sosyal ve ekonomik açıdan bütünleşmesi sağlanacaktır.
Depreme dayanıklı konut üretimi
Konut ve her türlü bina üretiminde depreme dayanıklılığı esas alan teknoloji ve standart malzeme kullanımı sağlanacak, sağlıklı, güvenli, kaliteli ve ekonomik konut üretimine önem verilecek, zemin etüdü aşamasından iskân ruhsatı aşamasına kadar etkin denetim yapılacaktır.
Doğal, tarihî ve kültürel değerleri korunmuş bir Türkiye
Etkilerinin sınır aşan özelliğinden dolayı ülkeleri tek tek ilgilendiren, ulusal veya bölgesel olmaktan çıkan çevre sorunlarına yaklaşımımızın esası; kalkınma- çevre koruma ikilemini, akılcı bir koruma - kullanma ve geliştirme programı dahilinde hazırlayacağımız sürdürülebilir kalkınma modeli ile aşarak, gelecek nesillere doğal kaynaklarını korumuş ve kalkınmış bir Türkiye’nin intikalini sağlamaktır.
Ekonomik ve sosyal politikaların çevre politikalarıyla uyumu sağlanacak, kalkınma gerçekleştirilirken insan sağlığı, ekolojik denge, kültürel, tarihî ve estetik değerler korunacaktır.
Doğal, tarihî ve kültürel kaynaklarımızın kirlenmesini, tahrip edilmesini ve yok olmasını önlemek için, çevre konusuna bilimi ve aklı esas alan, tarih, kültür, inanç ve millî menfaatlerimizle çatışmayan bir bakış açısıyla yaklaşılacaktır.
Çevre duyarlılığı gelişmiş bir toplum
Tabiî zenginliklerimize toplum olarak sahip çıkma anlayışının kuvvetlenmesi için, çevre duyarlılığı geliştirilecek, bunun için medya teşvik edilecek ve eğitim müfredatı zenginleştirilecektir.
Çevre denetiminde etkinliği sağlamak üzere “Çevre Zabıtası” ve “Çevre İhtisas Mahkemeleri” kurulacaktır. Verimli tarım toprakları korunacak, amaç dışı kullanımı ve erozyon önlenecektir. Yatırımlarda çevre dostu teknoloji kullanımı teşvik edilecektir.
Siyasi Partilerin Kent ve Çevre Politikaları

