reklam

İhsan Bilgin'in Yazılarından

Platform 2002 > Konut Alanları > Yazılar

Tarih: 22 Ekim 2002
Yer: Arkitera Forum

1 2 3 4


Spittelholf Yerleşmesi, Vaziyet Planı
Biel-Benken, Peter Zumthor

 

 

 

 

 


Spittelholf Yerleşmesi, Vaziyet Planı
Biel-Benken, Peter Zumthor
İhsan Bilgin Arşivi

 

 

 

 


Spittelholf Yerleşmesi, Vaziyet Planı
Biel-Benken, Peter Zumthor
İhsan Bilgin Arşivi

 

 

 

 


Kuzey Amsterdam'da KNSM ve Borneo Adaları Yerleşme Bölgesi

 

 

 

 


Borneo Adası Konut Bloğu, Amsterdam, Gauze

 

 

 

 


KNSM konut Bloğu, Amsterdam, Gauze
İhsan Bilgin Arşivi

 

 

 

 


KNSM Adası'nda Konut Bloğu, Amsterdam, Wintermanns 
İhsan Bilgin Arşivi

Mimarlık formasyonunun modern insanın barınma sorununa verdiği yanıtlardan biri de bahçeli evlerin yanyana gelmesiyle oluşan düşük yoğunluklu "bahçe-şehir" mimarisidir. Bahçe-şehir, yerleşme örüntüsü, mekan kurgusu, yoğunluğu ve ölçeğiyle kentlerin mevcut karakterinden farklılaşmanın, kırla kent arasındaki bir ara konumun ifadesi olacaklardı. Kırla kent arasındaki bu ara konum zamanla bir istisna olmaktan çıkacak, modernleşmiş coğrafyanın 20. yüzyıldaki başlıca standartlarından biri haline gelecekti. Bu format ortalama modern insanın kimlik ve adres sorununun yanıtını iri blokların anlam ve ifade yüklü kabuklarından, yeşilin içine yayılmış gevşek mekan örüntülerine kaydırıyordu. Konutları barındıran binalar yerleşmenin anıtsal unsurları olmaktan çıkıp, peyzajın içinde silikleşen izlenimlere dönüşeceklerdi. Bir Anglo-Sakson buluşu olan bahçe-şehir öncelikle İngiliz kır peyzajının izlerini taşıyacak, kentlerin basıncı altında kalmış modern ortalama insan için ferahlama ve soluk alma vaadi anlamına gelecekti. Raymond Unwin öncülüğünde Londra'nın kuzeyinde inşa edilen Haempstead Garden City yerleşmesi kıvrımlı ve ağaçlıklı yollarıyla, evlerin geniş ön ve arka bahçeleriyle, ev kümelerinin üzerine giydirdiği kır mimarisi kabuklarıyla bu arayışın öncülerinden olacaktı. Gevşek kır peyzajı sıkıştırılarak ve çok sayıda barınma ünitesini bir yerleşme bünyesi altında toplayarak modern insana yeni bir adres ve yeni bir kimlik vermenin aracı haline getiriliyordu.

Daha sonra uydu-şehir başlığı altına alınacak olan bahçe-şehir mimarisinin kırsal çağrışımlı olması bir zorunluluk değil tercihti. Özellikle de Anglo-Sakson tercihi. Kıta Avrupası mimarisindeki modernist arayışlar uydu-şehir örüntülerini yeni mimari dili taşıyan başlıca unsurlardan biri haline getirdiler. Yerleşme mimarisi, yeni mimari dil arayışlarında ve bu dilin yaygınlaşmasında teker teker yapılan binalardan daha fazla imkân sunuyordu. Rotterdam şehrinde yine 1920'lerde Joseph Peter Oud tarafından tasarlanan de Kiefhoek yerleşmesi bu soyut ve sadeleştirilmiş dilin konut yerleşmesine taşınmasının ilk örneklerindendir. Oud yeni konut yerleşmesi kimliğini hem "büyük şehir" mimarisinin bilinen çağrışımlarından, hem de kır peyzajının anlam yüklerinden kurtarmak, bunların yerine evrensel, soyut ve nesnel bir mimarlık dilini geçirmek istiyordu. Bu yeni dil sayesinde mimari ürün ve konut da artık endüstri dünyasının ürünleri arasına katılacak, ona yabancı bir dünyanın çağrışım yüklerinden kurtulacaktı. Madem ki yeni malzemeler ve yeni inşaat teknikleri pencerelerin, kapıların, duvarların, çatıların eski biçimleriyle yapılma zorunluluğunu ortadan kaldırmıştı, o zaman bunlar yeniden tanımlanabilir ve yeniden kompoze edilebilirlerdi. Pencereleri, kapıları, duvarları, çatıları eskilerine benzemek zorunda olmadığına göre, bunların biraraya gelişiyle oluşan binalar da eski binalara benzemeyebilirdi artık: Eski binalarla aynı dünyayı paylaşacaklarına, yeni endüstri ürünleri dünyasına katılabilirlerdi. De Kiefhoek'in yanyana dizilmiş evleri bu nedenle kolektif hafızada yeri olan bir sıra-ev sokağından çok gemiyi ya da vagonu çağrıştırır. Modern dünyada evin eski evler kadar, kompartmanların ve kamaraların modern dünyasına da ait olabileceğini imâ eder. Hatta daha da genelleştirecek olursak binalarla eşyaların, mimariyle endüstri tasarımının artık aynı dünyayı paylaştıklarını, aynı kompozisyon teknikleriyle forme edilebileceklerini kanıtlamak ister. Bütün bunları 20. yüzyıl boyunca en çok tekrarlanacak olan ev formatlarından birini, sıra-evi kullanarak yapar. Endüstriyel ürün olmanın ilk koşulu da modern dünya içinde tekrar tekrar yapılmaya, üretilmeye elverişli olmak değil midir zaten? De Kiefhoek'un soyut ve nesnel dili meşruiyetini tam da bu evrenselliğin içinde arar.

Karl Marx Hof, de Dageraad, Haempstead Garden City ve de Kiefhoek.... Her biri yüzyılın ilk çeyreğinin uç örnekleri. Mimarın, mimarinin konutla buluşmasının, konutla yüzleşmesinin her biri farklı yöndeki mübalagalı ifadeleri. Bu uç örnekler daha en başından, yüzyılın konut kültürünün zorlayabileceği farklı sınırlara işaret etmeleri bakımından ilginç birer deneyim olmuşlardır. Oysa 20. yüzyılın konut mimarisi mirasını bu örneklerin zorladığı mübalagalı uçlardan ziyade, sınırların berisindeki uzlaşma noktalarında aramak gerekir. Yani "şaşırtıcı" ve "uyarıcı" olmaktan önce, "teskin edici", "Hah, işte bu!" dedirtici örneklerinde. Mimar Peter Zumthor'un İsviçre'nin gevşek kır peyzajı içinde 1990'larda yaptığı lojman yerleşmesi, yüzyıl mirasının farklı yöndeki olanaklarını damıtarak birarada kullanan ilginç örneklerdendir. Zumthor'un yerleşmesindeki binalar ne Karl Marx Hof ya da de Dageraad'da olduğu gibi çevrelerindeki herşeyi kendilerine tâbi kılacak kadar egemendirler, ne de Haempstead'daki gibi peyzajın içinde kaybolacak kadar silik. Yerleşme yüzünü ne Haempstead'daki gibi hayali bir geçmişe, ne de Kiefhoek'daki gibi hayali bir geleceğe döner. Blokturlar, ama 3 katlı. Sıra-evdirler, ama blok. Binalar ahşap ve beton ile sıvalı yüzeylerden oluşur. Yani 20. yüzyılın en olağan malzemelirnden. Ahşap gibi eski bir malzeme, panjur gibi geleneksel bir yapı ögesi evleri geleneksel çağrışımlara doğru sürüklemez. 

Beton malzeme ve panjurların ardındaki büyük boşluklar da hayali bir geleceğin habercileri haline getirilmez: Beton plaklar binaları keskin birer jilet gibi yatay olarak kesmektedirler. Bu keskin plakların araları da bıkıp usanmadan tekrarlanan bir panjur sisteminin ardındaki büyük pencere boşlukları ile doldurulmuştur. Beton döşeme, panjur, doğrama, bazen de sıvalı yüzey; o kadar. Ne daha fazla, ne de daha az. Kendi içine çekilmiş, yüzünü kendi zamanına dönmüş bir iddiası vardır. Bu iddia yüksek sesli çağrışımlardan ziyade, malzemelerin biraraya getirilişindeki hassaslıkta, detayların çözümündeki incelikte ve ortaya çıkan formların geri çekilmiş yalınlığında ortaya çıkar. Malzemelerin, renklerin, biçimlerin bir çırpıda işaret edebilecekleri semboller ve çağrışımlar geri alınmış, bunların üzerine uygulanan işlem ön plana çıkarılmıştır.
Kanalları ve ortaçağdan kalma tüccar evleri kadar toplu konut mimarisiyle de ünlü olan Amsterdam, 20. yüzyıl konut mirasıını farklı yönde yorumlayan örneklerin müzesidir adeta. KNSM Adası'nda Coenen ve Wintermans'ın 1990'larda yaptıkları komşu bloklar, "büyük şehir ölçeği" olarak adlandırdığımız yapılaşma tarzını benimserler. 

Ancak her ikisi de, Karl Marx Hof ve de Dageraad 'da olduğu gibi 40-50 m2'lik minimum konutlarla doldurulmak yerine, asma bahçeleriyle birlikte üstüste konmuş konutları barındırırlar. Bu 20. yüzyılın en atak mimarlarından olan Le Corbusier'in konseptidir. Ancak Coenen ve Wintermans'ın bloklarını Le Corbusier'in konseptinden ayıran, bunların sınırsız yeşil alanlar üzerinde yüzmeyip, kentsel bir örüntü oluşturmalarıdır. Üstelik Coenen'in dev bloğu Le Corbusier'nin pek benimsemeyeceği devasa bir avlunun çevresinde konumlanmıştır. Buna karşılık dış kabuğun biçim dili, strüktürü ön plana çıkarmasıyla, malzemesi ve rengiyle, geniş ve nötr pencere boşluklarıyla tam da Corbusier'nin açtığı kanalın izini sürmektedir. Wintermans'ınki ise postmodern biçim dağarcığını akılcı bir disiplin içinde birarada tutuyor, buna karşılık Amsterdam'ı ortaçağdan beri karakterize eden tuğlayı cephe malzemesi olarak seçiyordu.

1 2 3 4

 

Platform 2002

Platform 2002

Konut Alanları

Forum

Yazılar

Fotoğraflar

Linkler

Toplantı Kayıtları

Video Görüntüleri

Toplantı Salonu

Katılımcılar

İhsan Bilgin

Yiğit Gülöksüz

Murat Güvenç

Hakan Kodal

Nevzat Sayın

Yıldız Sey

Han Tümertekin

Levent Turan

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz