Yarışma Projeleri

Ünye Belediyesi Kent Meydanı Yunus Emre Parkı Kentsel Tasarım Proje Yarışması

Tarih: Nisan 2006
Barış Ekmekçi ve ekibi


Ekip: Barış Ekmekçi A.Ü. Peyzaj Mimarı (Ekip Başı) , Doğukan Abacı İ.Ü. Peyzaj Mimarı, Tuğba Akyol A. Ü. Peyzaj Mimarı

Tasarım sürecinde yarışma sınırları olarak belirtilen alanın tek başına kentin karakteristiğini betimleyemeyeceği, ihtiyaç duyduğu kullanımları sınırlandıracağı ve kalıcı çözümlerin oluşmasına olanak veremeyeceği düşünülerek bu sınırlı alan genişletilmiş, kente genel bir bakış sağlanmış ve böylelikle bütünlük sağlanarak tasarım parametreleri oluşturulmuştur.

Tasarım Başlarken

Keşfedilmeyi Bekleyen Ve İnatla Ayakta Duran Kent, Ünye”

Ünye kent merkezinin bulunduğu coğrafi konum, tarihi ve kültürel zenginliği ile sosyo-kültürel yapısı tasarımın en önemli kaynaklarını oluşturmuştur. Yapılan çalışmada bu coğrafi konumda yer alan doğal yapı ve tarihi doku bizim için kilit noktalarının oluşmasını sağlamış ve tasarımın ana karakteristiğini ortaya çıkarmıştır.

Ünye tarihin çeşitli evrelerinde bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış, her medeniyetin izlerini üzerinde barındırarak kültürel yapısını oluşturmuş, özünde önemli bir kıyı kenti kimliğinde. Ancak yapılan gözlemlerde varolan tarihi kent dokusunun özellikle cumhuriyet sonrası dönemde yavaş yavaş bu potansiyel kent kimliğinden uzaklaştığı hatta yok olma safhasına geldiği ortaya çıkmıştır. Gelişen nüfusla birlikte kentte sürdürülebilir kalıcı çözümlerin üretilmediği, bu sebeple de kentte alt yapıyı oluşturan ulaşım sisteminde, yerleşim düzeninde ve alan kullanımlarında kargaşanın ve tam anlamıyla düzensizliğin ortaya çıktığı görülmüştür. Kent bu olumsuz koşullarıyla yaşanamaz, kimliksiz bir kente doğru sürüklenmektedir. Ancak barındırdığı kaynaklarla hala ayakta durmaya çalışan, bir anlamda süregelen olumsuz gelişime inat eden ve keşfedilmeyi bekleyen bir karaktere sahiptir.

Kentin Ana Damarı “Ulaşım”
Kentlerde ulaşım konusunda genellikle doğal çevreyi koruma amacının olmadığı, bu sebeple geleneksel kent dokularının çok kolay parçalanabildiği, yaşam alanlarının sınırlandırıldığı, yeşil alanların da çok kolay feda edilebildiği bilinmektedir.
Ancak ulaşım bir kentin en temel yapısını bir anlamda ana damarını oluşturduğundan, kentin bütününün ele alınarak uzun vadeli ulaşım politikalarının oluşturulması ve bu politikaların da ana temasının insan kaynaklı olması önemlidir. Bir ulaşım sisteminin en önemli kriterleri ekonomik, elverişli, hızlı, güvenli olması ve çevreyi kötü etkilememesidir.
Kent merkezleri insanların toplanma-dağılma mekanları olan meydanları, dinlence-eğlence alanları olan park ve rekreasyon alanları gibi insan odaklı bir çok yaşam alanını barındırmaktadır. Bu sebeple kent merkezlerinde ulaşım planları insan odaklı olmalı ve yaşam alanlarını sınırlayıcı yada engelleyici niteliğinden arındırmalıdır.


Ulaşım kararları alınırken;
• Yaya alanlarının gerçek anlamda yaya alanı konumuna getirilmesi yönünde revizyon projelerinin yapılarak, uygulanması,
• Yaya alanı-otopark ilişkisinin kurulması yönünde önlemler alınması, otoparkların daha etkin biçimde projelendirilerek, uygulamaya alınması,
• Yaya-taşıt ayrımında taşıta her kademe yolda öncelik verilmesinden vazgeçilmesi, yaya yoğun alanlarda yaya önceliğini vurgulayacak, pekiştirecek projeler üretilmesi gibi yaklaşımlar dikkate alınmıştır.
• Kent içi ulaşım ağının, aynı veya benzer kentsel anlam ve işlevdeki kentsel alanları bölerek ayırmasının, toplumsal ilişkileri zayıflatıcı bir etken olarak planlanması ve yapılanmasının engellenmesi yönünde önlem alınması,
• Kentsel çevreyi ve kent mekanlarını olumlu algılamayı engelleyen yapılı çevrede bozulma ve görsel kirlilik nedeni olabilecek ulaşım altyapısı uygulamalarının önüne geçilmesi
• Başlangıç ve varış noktası başka alanlarda olan, ancak bir başka alan içinden geçen taşıt trafiğinin (doğrudan geçen taşıt trafiği:transit trafik) yol kademeleşmesine göre atanmasının sağlanması,
• Özellikle toplu taşım taşıtlarının kullanımında, konforlu ulaşımın sağlanması, yolculuk süresinin kısaltılması,
• Yolculuk üretim alanları ile (konut alanı gibi) yolculuk cezbetme alanları (kent merkezi, eğitim alanı, alışveriş alanı gibi) arasının giderek açılmasının, dolayısı ile gereksiz yolculuk uzaması ve gecikmenin önlenmesi yönünde önlemler alınması
• Ulaşım kaynaklı hava kirliliği, gürültü ve titreşim etkilerinin en aza indirilmesi,
• Bireysel ulaşım-toplu taşım bütünleştirmesinin özellikle aktarma alanları bağlamında sağlanması yönünde önlemlerin alınması,
• Sürücü ve yaya için herhangi bir güvensiz ortam olmaması-maddi ve zaman kaybının en aza indirgenmesi
• Mekan kullanımında(özellikle kamu) ulaşıma ilişkin güçlüklerin giderilmesi

Alanda Cumhuriyet Meydanı nın ulaşım ağı içerisinde öz konumundan uzaklaştığı ve yaşama mekanı olma özelliğini yitirdiği, yine aynı şekilde kentin ana kademeleşmesini sağlayan, aksları oluşturan ve meydanla birleşen ara yolların da ulaşım sisteminden kaynaklı karmaşık bir yapıda olduğu gözlenmiştir. Bu karmaşıklığın engellenmesi, ara yolların meydan ile bağlantılarında sürekliliğin sağlanabilmesi ve meydanın tam olarak işlevini gerçekleştirebilmesi için Cumhuriyet Meydanı ile Saray Caddesi, Kadılar Yokuşu, Hacı Emin Caddesi, Taşbaşı Sokağı gibi ara yollar araç kullanımına kapatılmış, kontrollu kullanımlar getirilmiş ve tamamen yaya kullanımına açılmıştır. Böylelikle hem yaya güvenliği sağlanmış hem de meydan odak noktası haline getirilerek kullanım karmaşıklığı ortadan kalkmıştır. Mevcutta meydandan ve meydana bağlanan yollardan geçen toplu taşım güzergahı değiştirilmiş alternatifler sunularak meydana bağlanması engellenmiştir. Belirlenen güzergahta belirli durak noktaları tespit edilerek trafiğin de önüne geçilmiştir.

Yayalaştırma sonrası ortaya çıkabilecek sorunların çözümü için kontrollü kullanımlar geliştirilerek günün belli saatlerinde yolların trafiğe açılması sağlanmıştır. Eş zamanlı olarak alanda otopark alanları tespit edilmiş ve yine yayalaştırılan alanlarda mahalle otoparkları kullanımı getirilmiştir. Böylelikle araç kirliliği ve tıkanıklığı engellenmiştir.

Yine ulaşım ağının bir sonucu olarak Yunus Emre Parkı nın aslında kentin merkezine çok yakın, ancak ulaşım sistemi ile bölünmüş-kopuk bir parça olarak kentten uzaklaştığı gözlenmiştir. Bu bağlamda kentin en önemli odak noktalarının ulaşım ağıyla parçalanması engellenmiş ve Cumhuriyet Meydanı-Yunus Emre Parkı bir bütün olarak ele alınmıştır. Mevcuttaki bu iki mekanı birbirinden ayıran ve hem şehir içi hem de şehirler arası kullanıma hizmet eden, ancak bu yapısıyla kenti bölen, işlevselsiz bir kullanım yaratan ve kötü görünüm sağlayan kıyı bandındaki Samsun-Ordu karayolu için uzun vadede çözüm önerileri geliştirilmiştir.

Samsun –Ordu Karayolu için iki aşamalı olarak bir planlama kararı alınmıştır. Birinci aşama, kentin güneyindeki çevre yolu oluşturulana kadar ki mevcut yapıyı iyileştirmek, ikinci aşama ise çevre yolunun tamamlanması sonrası yeni alternatiflerle yolun kullanım amacında düzenlemeler getirmektir.

Karayol şuan hem şehir içi hem de şehirler arası ulaşıma hizmet etmektedir. Ağır vasıta-yük taşımacılığı ve transit geçişler gibi unsurlar kentin merkezinde can güvenliği için büyük tehlike oluşturmakta, kentin mekanlarını parçalamakta ve kötü görüntüye sebebiyet vermektedir. Bu sebeple ilk aşama olarak Karayol Cumhuriyet Meydanı ve Yunus Emre parkının birleştiği yerde yer altına(alt geçit) gizlenmiştir. Toplu taşım bu güzergah üzerinden belirlenmiş ve tasarlanan alt geçit içerisine de duraklar yerleştirilmiştir. Bu uygulama ile birleştirilen meydan alanı da tamamen yaya kullanıma bırakıldığından, alan trafik açısından rahatlatılmıştır. Eş zamanlı olarak mevcut düzen de trafiği yavaşlatıcı önlemler alınmıştır (kasis, trafik işareti vb.)

Tasarlanan ikinci aşama uzun vadede olup çevre yolunun açılmasıyla başlayacaktır. Şehirler arası ulaşım, açılacak olan bu çevre yoluna aktarılmış ve böylece trafik yoğunluğu ve kent merkezi için angarya sayılabilecek bu hizmet devre dışı bırakılmıştır. Yol yalnızca şehir içi trafiğe hizmet edecek konuma getirilmiştir. Böylelikle kentin uzun vadede de trafik yükünü taşıyabilecek ana ulaşım omurgası oluşturulmuştur. Aynı zamanda bu kullanım sonucu, kıyı bandındaki odak noktalarına ulaşımı da sağlayan şehir içi trafik ile seyirlik gezintiye olanak sağlanmıştır.

Ekonomik olarak bu yolun alt geçit haline getirilmesi uygun değilmiş gibi görünse de, uzun vadede düşünüldüğünde kent için hem rahatlatıcı bir unsur hem de ileriye yönelik planlar için hiç de uygunsuz bir yatırım olmayacağı aşikardır. Aynı zamanda bu kullanım, mekanların(Cumhuriyet Meydanı-Yunus Emre Parkı) bütünlüğünü sağladığından yeni kullanımların da oluşmasına basamak teşkil etmiştir.

Koruma ve Geliştirme

Geçmişten Geleceğe Bağlanan Ama Her Köşesiyle Anı Yaşayan ve Yaşatan “Ünye”

Ünye tarihi dokusunu günümüze kadar taşıyabilmiş kent özelliğine sahip olmasına rağmen zamanın ve kullanım karmaşasının azizliğine uğramaya başlamış bu nedenle de sahip olduğu tarihi dokuyu kaybetmek üzere olduğu gözlenmiştir. Çalışmada öncelikli olarak hayalet olarak adlandırılabilecek yok olmaya yüz tutmuş tarihi bu dokunun korunması-iyileştirilmesi- gerektiği yerlerde kullanıma açılması kısaca yeniden “diritilmesi” -“yaşatılması” önem kazanmıştır. Bu bağlamda alandaki tüm tarihi yapılar özellikle Cumhuriyet Meydanı’ndaki Ziraat Bankası, Saray Cami, Taşbaşı Sokağında ki ve Kadılar yokuşunda ki binalar ile ve 2 adet tarihi hamam(biri yine meydanda bulunan) restore edilerek korunmuş, yine hamamlardan bir tanesi tarihi-arkeolojik müze olarak kullanıma açılmıştır. Bu müze kente dair arkeolojik bulguların ve sanatsal yapıtların sergilenmesine hizmet edecek aynı zamanda tarih kitaplarını barındıran bir kütüphane kullanımında olacaktır. Meydandaki diğer mevcut tüm binaların(Kaymakamlık binası da dahil olmak üzere) cepheleri yenilenerek, tarihi dokularla uyum gösterecek modern bir görünüm kazandırılmıştır. Aynı zamanda yine tarihi bir özelliğe sahip olan eski iskele de restore edilerek farklı bir kullanımla bütünleştirilmiştir.

Meydanda yer alan, Öğretmen evi şartnamede de öngörüldüğü üzere şuan ki işlevselsizliği ve kötü görüntüsü sebebiyle yıkılmıştır. Böylelikle restore edilen Kadılar yokuşunun meydanla bağlantısı tek noktayla, yani tarihi hamamla gerçekleşmiştir.

Kentte tarihi dokunun korunması ve iyileştirilmesi ile Ünye ziyaretçiler için de daha ilgi çekici bir görünüme ulaşmıştır.

Kentsel Mekan Kullanım Odakları

“Kentin Yaşam Alanları”

Ünye nin bir kıyı kenti olması kullanım alternatiflerinin sunulması ve faaliyete geçirilmesi açısından avantaj olarak karşımıza çıkmaktadır. Çalışmada Ünye nin doğal yapısını ortaya çıkaracak üç farklı odak noktası oluşturularak mekansal kullanımlar belirlenmiştir.

Bu üç odak; Kentin ana toplanma ve rekreasyon alanını oluşturan birincil merkezi odak, kıyı bandının doğusunda ve batısında yer alan ikincil aktivite odaklarından oluşmuştur. Kentin doğu ve batı odağı, merkezi odakla bütünleştirilmiş ve ara bağlantılarla süreklilik sağlanmıştır.

Kentin Cumhuriyet Meydanı olarak anılan alan, merkezi odağımızın ilk bağlantı elemanını oluşturmuştur. Mevcutta bu meydanın meydan olma özelliğini yitirdiği gözlenmiştir. Bu özelliğin yeniden kazandırılması için daha öncede belirtildiği üzere alan taşıt trafiğine kontrollü kullanımlar getirilerek kapatılmış, yapıların dış cepheleri restore edilmiş-iyileştirilmiş –yeni dokular kazandırılmış ve tam anlamıyla toplanma ve dağılma mekanı haline getirilmiştir. Meydan mevcuttaki Yunus Emre Parkı nı da içine alacak şekilde genişletilmiş ve kendi içinde üç farklı kullanım olanağının gelişmesine olanak sunulmuştur. Bu alanlar kentsel yapısal ada-kırsal+kentsel ada ve kırsal adadan oluşmuştur. Kentsel ada çoğunlukla yapısal oluşumları içeren ara yolların birleştiği anıtsal bir özellik taşımaktadır. (Asırlık çınar ağacıda bu mekanda yer almaktadır). Kırsal+kentsel ada, seyir teraslarından oluşan ve bu doğal terasların içine gömülmüş yeme-içme –dinlenme gibi insan ihtiyaçlarını karşılayacak mekanlarla bütünleştirilmiştir. Kırsal ada tamamen doğal dokudan oluşmuş, içerisinde gezinti dinlenme alanları ile seyir teraslarını içermiştir.

Bu üç ada merkezde “Kent tacı” olarak adlandırılan ve hem anıtsal hem de kullanım amacı açısından büyük önem taşıyan, 40-45 mt yüksekliğinde taç şeklinde bir yapısalla birleştirilmiştir. Kent tacı alanda tören alanı olarak tasarlanmış aynı zamanda özel ışıklandırmalarıyla meydanın ana aydınlatma elemanı olarak kullanılmıştır. Bu özellikleri ile kentin uzaklarından bile görülebilecek bir landmark özelliği taşımıştır.

Alanda, kent tacıyla birleşen ve deniz uzantısında ilerleyen bir kent balkonu oluşturulmuştur. Bu balkon hem kenti denize bağlayan hem de insanı kentin karmaşasından uzaklaştırıp sonsuzluk duygusuna ulaştıran bir öğe unsuru olmuştur. Denize ilerleyen kent balkonu üzerinde saçaklı bir aks tasarlanarak fuar alanı oluşturulmuştur. Yine dinlenme mekanı olarak cafe tasarlanmış ve seyir terası yaratılmıştır. Alanda kullanılacak saat kulesi üç farklı görüş açısına sahip bu aksa yerleştirmiş böylelikle en işlevsel şekilde kullanılmasına olanak sunulmuştur.

Kentin doğusunda ve batısında yer alan odaklar, sportif ve rekreatif aktivitelere olanak sağlayan doğuda yelken kulübü ve batıda balıkçı adasından oluşmuştur.Yelken kulübünde yelken atölyeleri, eğitim ve yarış alanları, barınakları, restoranları ve iskelesi tasarlanmıştır. Balıkçı adasında denizcilik müzesi oluşturularak kullanıma sunulmuş, ve balıkçılar için barınaklar, restoran ve dinlenme mekanları ile mevcuttaki halka balık satışının sunulacağı hal yeniden tasarlanmıştır. Bu odak noktalarındaki kullanımlar hem kentteki genç nüfusun hem de ergin nüfusun ihtiyaçlarını karşılayacak, onları farklı kullanımlarla bir araya getirecek olanaklar sunmuştur.

Kentte oluşturulan bu odak mekanlarını birbirine bağlayan, ara kullanımlar sunularak hem kıyı bandında süreklilik hem de kullanım da zenginlik sunulmuştur. Balıkçı adası ile merkezi odağa uzanan bir su gezinti yolu oluşturulmuş ve tarihi dokusunun restore edildiği eski iskele ile bağlantısı sağlanmıştır. Bu eski iskelenin merkezine yunus gösteri merkezi tasarlanmıştır. Aynı şekilde merkezi odakta ki kentsel+kırsal alan basamaklarla sahile inilen ve sahil ile yelkenli kulübüne bağlanan bir şerit şeklinde kendini göstermiştir .

Yeşil Sistem Omurgası

Kentin Nefesi”

Bir kenti yaşayan ve yaşatan en önemli unsuru yeşil sistemleridir. Kentin nefesi, yaşam damarları olan bu sistemin yada sistemlerin sürdürülebilirliğinin sağlanması gerekmektedir.

Yeşil sisteme dair geniş ölçekli planlama kararları alınırken Ünye nin bir kıyı kenti olmasının avantajı olarak yeşil sistemin doğuda Hava limanından batıda Asarkaya Milli Parkı ve Liman alanına kadar kıyı boyunca devam etmesine özen gösterilmiştir. Özellikle Samsun-Ordu karayolunun kentin merkezinden geçen kısmında oluşturulan bu kıyı yeşil sistemi bir duvar niteliğinde trafik karmaşıklığı kentten uzaklaştırmıştır ve kentte canlılık sağlamıştır. Meydan alanı içerisindeki tüm mevcut ağaçlar korunmuştur. Özellikle alanda yer alan fıstık çamlarının görsel etkisi gözden kaçmayan bir nokta olmuştur.
Aynı şekilde kentin içinde yer alan kent ormanları dikkate alınarak bu devamlılık kentin içinde de düşünülmüş kıyı ile de bağlantıları sağlanmıştır.

Kentin yeşil dokusunun korunması ve bir çok noktada yeşil devamlılığın sağlanıp sistemler oluşturulması sayesinde kentin genelinde yeşil bir ekolojik ağ oluşturulmuş ve ekolojik devamlılıkta sağlanmıştır.
Yeni oluşturulacak bitkisel alanlarda kentin doğal bitki örtüsü kullanılmıştır. Böylelikle bu yeşil sistemin sürekliliği doğal bir şekilde devam etmiştir.

Ünye Belediyesi Kent Meydanı Yunus Emre Parkı Kentsel Tasarım Proje Yarışması
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Ünye Belediyesi Kent Meydanı Yunus Emre Parkı Kentsel Tasarım Proje Yarışması
Yarışma Projeleri Arşivi
Dönem içinde yayınlanan projelerin listesi aşağıdadır. Ayrıntılarına ulaşmak istediğiniz proje başlığını listeden seçiniz.