Mimarlık Eğitimi Mimarlık Eğitimi Değildir
Ferhan Yürekli
Bu başlığı daha önce de kullanmıştık. Ancak değişen bir şey olmadığı için tekrar kullamamız gerekiyor.
Mimarlık eğitiminin sorunu, en genel hali ile, Ecole Beaux Art anlayışından, Ecole Politecnique anlayışına 200 yıldır geçememe sorunudur. Yani, “uslup öğreterek kalıplaşmış beyin üreten eğitim” ile, “ilk defa karşılaşacağı sorunlara bile çözüm önerebilen açık beyinler üreten” eğitimin kavgasını -tüm dünyada ve akla aykırı da olsa- hâlâ birincinin kazanabilmesidir. Yani, günümüz mimarlık eğitiminin aşılamayan sorunu “katı müfredat” ve “kadro” sorunudur. Artık mimarlık eğitiminde mimarlık adına öğretilecek bir şey kalmamıştır. Mimarlık eğitimi tümüyle karakter değiştirmek durumundadır. Ancak bu konuda ilerleme olması için tüm dünyada, eğitime yeni kadroların hakim olabilmesi gerekmektedir.
Bu yargıya nasıl vardığımız bir sayfalık yazı ile açıklanamaz, ancak, bazı durumları aşağıda sıralayarak konu üzerinde düşünülmesine yardımcı olunabilir.
Öncelikle belirtilmesi gereken, duygu ve heyecanların bilimde bile bilgiden önemli olduğu en yetkili ağızdan söylenmişken, mimarlıkta öğretme kastının anlaşılmaz olduğudur.
Söylemiş ve söyleyecek “yazılı” sözü olmayanlar -akademisyen de, pratik yapan da olsa, eğitimden ve eğitimin eleştirisinden uzak durmalıdır. Her, eğitime bulaşmak isteyen kişi, aynı anda tasarımcı-tarihçi/eleştirmen-pratisyen olmalıdır. Birinde çakılı kalmanın, kendi alanında bile, söz söylemeyi engelleyeceği bilinmelidir. Bu genellemenin dışında mimarlık eğitimi ile ilgili ve oldukça yaygın bazı özel durumları da şöyle özetleyebiliriz.
“Bir bina mimarlık - iki bina şehirciliktir,” diyen ünlü şehirciler... “Siz mimarlar elinizi tarihi çevrelerden çekin,” diyen ünlü restorasyon uzmanları... Amerika’da doktorların ücretleri düşünce yeni mezunlara yetki sınavı kondu da ücretler tekrar yükseldi diye örnek gösteren ünlü pratisyen mimarlar... kara kalemi ile öğrencinin projesini kapkara ederek tashih yapan mimari proje hocaları... mimari proje dersini haftada iki kere ve en fazla 4 saat için kurulan semt pazarı mantığı ile ele alan dekan, bölüm başkanı, anabilimdalı başkanları ile hoca ve öğrenciler... öğrencileri rakip olarak gören, kendi çocuklarına yapılmasını istemediklerini öğrencilerine yapabilenler... Amerika’da öyle diye, olmadık kişilerden “laf olsun” jürileri kurup, öğrenciyi en alıngan çağında, kendini tatmin ve gösterme peşindekilerin önüne atanlar... kariyerine kapaklanıp başka bir şey düşünemeyenler... ömür boyu ders çalışmaya eğilimli, biriktirdiği bilgilerin çöp olduğunu fark edemeyen, son projesi bitirme projesi olan, düşünce ve proje üretme eksikli mimari tasarımcılar... tarihi kronolojik olaylar dizisi olarak sunan, ilgili ve ilgisiz şeyler ve güncel ile ilişkileri kuramayan mimarlık tarihçileri, strüktür veya konstrüksiyon sistemleri konularının da, katılaşmış bilgiler değil, derin düşünce gerektiren entelektüel çabalar olduğunu bilmeyenler... üniversitedeki kalite sorununu sadece yasaların numaralarına bağlayıp sorumluluğundan sıyrılan akademisyenler... mimarlık eğitiminden uzak tutulmalıdırlar.
Dekanlar, bölüm başkanları, anabilimdalı başkanları, cemaat-aşiret-gang anlayışıyla seçildikçe veya aynı anlayışla atandıkça, kendilerini eğitime değil, makamı onlara sağlayan gücün çıkarlarına karşı sorumlu hissedeceklerdir, öyle de hissetmektedirler.
Mimarlık Eğitim Politikaları
- Ana Sayfa
- Gündem Hakkında: "Mimarlık Eğitimi ve Tek Tipleşme"
- Eğitim Tercihleri Üzerine Bir Değerlendirme: "Mimarlığı Seçerken..."
- Ferhan Yürekli'den Mimarlık Eğitimine Dair Bir Yazı
- Bölüm Başkanları Fakültelerinin Mimarlık Eğitim Politikalarını Anlatıyorlar
- Mimarlık Bölüm Başkanlarından Mimarlık Eğitimine Bakış
- MOBBİG Hakkında
- MOBBİG Programı
- Alternatif Bir Eğitim Modeli Üzerine İhsan Bilgin ile Söyleşi
- MOBBİG Değerlendirme Toplantısı'ndan Notlar
- Arkitera Forum - "Mimarlık okuduğunuz üniversiteyi tercih etme sebebiniz/sebepleriniz nelerdi?"
- ArkiteraForum - "Mezun olduğunuz/halen okuduğunuz mimarlık fakültesine isteyerek mi girdiniz?"