İklim değişiyor
Sanayileşme sürecine koşut olarak artan fosil yakıt
kullanımı, ormansızlaşma ve çimento üretimi sonucu atmosfere bırakılan
seragazı küresel ısınmayı arttırarak dünya genelindeki iklim dengesini
bozmaya başladı. Türkiye'nin ve Doğu Akdeniz Havzası'nın da yer aldığı
subtropikal bölgelerde yağışlar önemli ölçüde azaldı. 1999 yılından
sonra Türkiye'de iklimin değiştiği, özellikle iç bölgelerde hava sıcaklıklarının
artarak şiddetli kuraklıkların yaşandığı, bunun da tarım, içme suyu ve
enerji üretiminde büyük tehlike yarattığı belirlendi.
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü İklimbilimcisi Dr. Murat Türkeş
, küresel ısınma, çarpık kentleşme ve ormansızlaşmanın Türkiye'deki
etkilerini araştırdı. Dünya genelindeki iklim değişikliklerine işaret
eden Türkeş, bunun 2001 Hükümetlerarası İklim Değişikliği Raporu'nda
ortaya konulduğunu vurguladı. Türkeş, Türkiye'de de 1992 yılından sonra
özellikle ilkbahar ve yaz mevsimlerinde gece hava sıcaklarının belirgin biçimde
arttığını ortaya koydu.
Ortalama hava sıcaklıklarının da kış ve ilkbahar mevsimlerinde arttığını
aktaran Türkeş, yağışlarda önemli azalmaların yaşandığını kaydetti.
Türkeş'in araştırma raporuna göre, Türkiye'de iklimde şu değişiklikler
yaşandı:
1999-2000 yıllarında ve 2001 yılının ilk üç ayında, Karadeniz Bölgesi
dışında Türkiye'nin büyük bir bölümünde yeniden şiddetli kuraklıklar
yaşandı. Şiddetli ve yaygın meteorolojik kuraklıklar, özellikle Doğu ve Güneydoğu
Anadolu ve Ege-Akdeniz bölgelerinde etkili oldu.
.Nisan-Mayıs 2001'deki bereketli yağışlar ise son yıllardaki yağış
azlığını ve su açığını tümüyle gideremedi. Türkiye'nin yıllık ve
özellikle kış yağışlarında gözlenen önemli azalma eğilimleri, iklim
dengesini büyük ölçüde etkiliyor.
Kuraklık kritik boyutta
Araştırmada, uzun süreli ortalamaların çok altında kalan yağışların,
Türkiye'de tarımsal ve hidrolojik kuraklığa neden olduğu belirtilerek, şu
değerlendirmelerde bulunuldu: ''Uzun süreli ortalamaların çok altındaki yağış
koşullarına bağlı olarak meteorolojik kuraklıkların bir sonucu olarak, Türkiye'de
tarımsal ve hidrolojik kuraklıklar da ortaya çıkmıştır. Su açığı ve
su sıkıntısı, yalnız tarım ve enerji üretimi açısından değil, sulamayı,
içme suyunu ve öteki hidrolojik sistemleri ve etkinlikleri içeren su
kaynakları yönetimi açısından da kritik bir noktaya ulaşmıştır.
Kış yağışlarındaki azalma, özellikle Akdeniz yağış rejimine sahip
alanlarda, toprak nemi dengesinde bir bozulmaya ve yeraltı su düzeyinde bir alçalmaya
neden olmuş olabilir.''
Cumhuriyet
|