reklam

Haberler
28 Aralık 2001 Cuma

Önceki depremlerde çürük binaların yol açtığı can ve mal kayıplarının bir daha yaşanmaması için tedbirler alınıyor. 

Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), yapılacak teknik çalışmalardan sonra, İstanbul'daki bütün binaların depreme karşı dayanıklılığını belirleyecek. Üç renk halinde yapılara verilecek deprem notunda, yeşil sağlam, sarı desteklenmesi, "kırmızı d" yıkılması gerekli binalara işaret edecek.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi, belediye sınırları içindeki bütün özel yapıların depreme karşı dayanıklılığının belirlenmesi ve yapılacak çalışmaların organize edilmesi amacıyla, çalışmalara esas teşkil edecek bilimsel toplantılar gerçekleştiriyor.

Bu çerçevede, ilgili kamu kurumları, üniversiteler, belediyeler ve iştirakleri, sivil toplum örgütleri ve bu konuda deneyimi olan özel firmaların katıldığı "İstanbul Depremi ve Güvenli Yapılar" konulu bir toplantı yapıldı.
Toplantının açılış konuşmasında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Prof. Dr. Adem Baştürk, İstanbul'da 1 milyon yapı stoku bulunduğunu ifade ederek bu toplantıdan, olası depreme karşı bunların güçlendirilmesi ve bu organizasyonların yapılma şekli konusunda öneriler çıkması beklediklerini söyledi. AKOM başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mesut Pektaş da yapıların depreme karşı dayanıklılığını tespit etmek için başlatılan çalışma ile binaları belgelerle sınıflandıracaklarını kaydederek: "Kırmızı belge binanın dayanıksızlığını, sarı belge güçlendirilmesini, yeşil belge ise dayanıklı olduğunu gösterecek" dedi. Sınıflandırmanın ardından desteklenmesi gereken yapılarda uygulanacak esasların tespiti için geniş kapsamlı bir çalışma yapılacak.

Toplantıda, İstanbul'daki mevcut binaların depreme karşı davranışını belirleyecek yöntem ve teknik çalışmaların esasları tespit edilerek sağlıklı sonuç alınabilmesi için ihtiyaç duyulan ön bilgi ve belgelerin araştırılmasına karar verildi. Mevcut yapıların üç sınıfa ayrılmasından sonra, yapılacak çalışmaların planlanmasında sivil toplum örgütlerinin de görüşleri alınacak.

Toplantının bilgilendirme oturumunda notlar:
Prof. Dr. Aykut Barka, İstanbul'un bir deprem bölgesi olduğunu hatırlatarak "Yaptığımız bilimsel çalışma eğer sonuçlanırsa, dünyaya örnek olabilecek bir çalışma olur. Yeterli hazırlık yapılırsa, İstanbul yaşanması muhtemel bir depremi en az hasarla atlatacaktır" şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Nuray Aydınoğlu, İstanbul gibi binaların %60'ının kaçak olduğu bir ilde çalışma yapmanın zor olduğunu ve böyle bir çalışmada vatandaşın desteğinin alınması gerektiğini belirterek "Çok büyük bir riskle karşı karşı karşı karşıyayız, 30 yıl içinde büyük işler yapılırsa olası bir deprem en az riskle atlatılabilir" dedi.

Prof. Dr. Mustafa Erdik, İstanbul'da bulunan binaların envanterinin çıkarılması için kaynakların bulunduğunu belirterek, bir an önce deprem güvenliğinin artırılması için master planın yapılması gerektiğini belirtti.

Prof. Dr. Tuğrul Tankut, deprem yönetmelikleri ve uygulanabilirlilik durumları hakkında bilgi verdikten sonra "binaların değerlendirilmesi ve belgelendirilmesi konusunun son derece önemli olduğunu, yapılacak işin teknik ve finansman boyutu üzerinde de önemle durulması gerektiğini kaydetti.
İBB

Aralık 2001 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
          01 02
03 04 05 06 07 08 09
10 11 12 13 14 15 16
17 18 19 20 21 22 23
24 25 26 27 28 29 30
31 diğer aylar için tıklayın

Diyalog 2002'nin ilk konuğu Murat Tabanlıoğlu  10 Ocak 2002'de Diyalog bölümümüze konuk olarak sorularınızı yanıtladı.

Murat Tabanlıoğlu

Arkitera Forum'da Buluşmayı okumak için tıklayın...

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz