Gündem

Alaylı / Mimarlar

Tarih: Ocak 2010 Kaynak: www.akyaka.org, Sinan'a Saygı, Ekşisözlük, Great Buildings, Wikipedia Derleyen: Selin Biçer
Balyan Ailesi
Yıl 1831 Tanzimat'ın ışıkları ufukta görünmüş ve modernleşme süreci başlatıldığı için olsa gerek İmparatorluğun köklü kurumlarından Hassa Mimarlar Ocağı kapatılmıştı. Bosna'da inşa edilecek köprüden Amasya Gümüşhacıköy'deki Köprülü Külliyesine, Hayfa'da Cezzar Ahmet Paşa'nın vakıf eserlerine kadar sayısız yapının planlandığı Ocak yenileceğine, nedense lağv edilmişti. Hassa imparatorluk anlamındaydı ve bu Ocak İmparatorluğun resmi mimarisini belirlemekteydi. Ocakla beraber değişik etkiler almış fakat kendisine mahsus doğmayı bilmiş "Bin Kubbeli Mimari" devri de resmen bitmişti.

Halbuki, Hassa Mimarlar Ocağı, Batı'dan gelen Barok ve Rokoko üsluplarını yeniden yoğurup şaheserler yaratmıştı. Mimari de artık taşçı geleneğinden gelen Kayserili Balyan kalfalar devri başlayacak ve daha ileriki yıllarda Tanzimat Üslubu belirecekti.

1831'de ölen baba Kirkor Balyan'ın Garabet adlı bir oğlu ve ondan dört torunu vardı. Bunların adları Nikoğos, Agop, Sarkis ve Simon'dı. Hassa Mimarlar Ocağı kapatılınca devlet mimar unvanını siyaseten bir berat ile vermeye başlamış Bu bir kadro unvanı değilmiş ve zata mahsus bir paye idi. Araştırmacı elindeki arşiv belgelerinden örnekler verdi. Bu belgelerden biri Malta Karakolu'na ek koğuşlar yapılmasına dair projeyi, müteahhit taahhüdünü, üslubu ve fiyatı belirtmekteydi. Projede imza Türk mühendis Mehmet Tevfik Bey'e ait, mimar olduğu iddia edilen Serkis Balyan'ın da Osmanlı ve Ermeni harfleriyle kazınmış mührü vardı. Ayrıca bildiride Serkis Balyan'a atfedilen binalardan ünlü Taşkışla'nın mimarının İngiliz Smith, Yıldız'daki Hamidiye Camii'nin mimarının da Rum Nikolaki olduğu belirtildi. Bu inşaatlar yapılırken Serkis Efendi İstanbul'da bile değildi. Fransa'da tedavideydi. Balyan'ların şirketinin adı Şirket-i Nafia-yı Osmani idi. Tarsus, Adana, Balıkesir, Bandırma demiryollarının işletme hakkını 99 yıllığına aldıkları gibi Galatasaray Adası da mülkiyetlerindeydi. Bir süre bu suistimal dedikoduları yayılmaya başlayınca Serkis Balyan mahkemeye çıkarılmış ve 1888'de 115 yapıya ait 113 defter incelenmişti. Sonuçta işçilikte yüzde 20, malzemede yüzde 10 fahiş fiyat tespit edilince Baylanların mallarının müsadere edilmesine karar verilmişti, ama Sultan Abdülhamit'in doktoru Mavroyani'nin araya girmesiyle devleti iki yüz yirmi bin altın zarara sokan Balyan'lar affı-şahaneye mahzar olmuştu. Bu arada Fransa'da okulda olduğu söylendiği zamanlarda Serkis Balyan'ın yaptığı inşaatlardan bazıları çöktüğü için mahpus olduğu da anlaşılmıştı ve Paris'teki Güzel Sanatlar Okulu'ndan Balya'ların öğrencileri olmadığına dair belge getirtilmişti.



Simon Balyan'a ait olduğu iddia edilen Sirkeci Gümrüğü projesi de Prusyalı Alman mimar Jasmund'undu.

Sanat tarihçi bir Türk akademisyen çıktı, arşivin kapısını araladı ve Balyan mumu da sönüp gitti. Bildiride Bursa'nın Tophane Semtindeki Osman Gazi ve Orhan Gazi türbelerinin ismi geçiyordu. 1885 depreminde yıkıldıktan sonra Tanzimat üslubu ile yeniden yapılan bu türbelerin kalem işi süslemelerinde Türk üslup özelliklerinden en ufak bir iz yoktu. Barok özentisi bu süslemelerin gayrimüslim ustaların elinden çıktığı belliydi.

Alaylı / Mimarlar
Alaylı / Mimarlar
Gündem Arşivi
Dönem için hazırlanan gündemlerin listesi aşağıdadır. Ayrıntılarına ulaşmak istediğiniz gündem başlığını listeden seçiniz.