Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan İstanbul ormanları, sık sık değiştirilen yasalar, özel tahsisler, boğaz köprüleri, satılması beklenen 2B alanları, yağmacı sermaye ve arazi mafyası ilişkileriyle birlikte siyasi iktidarların seyirci kalması sonucu talan edildi. Topluma ve kente karşı işlenen her türlü suç, siyasi iktidarlar tarafından örtbas edildi. Dünya kenti İstanbul, rant çevrelerinin zorlaması sonucu da " mega köye'' dönüştü. Boğaz köprülerinin inşası, yağmacı sermaye ve arazi mafyasının baskısı sonucu gerçekleşen talan, İstanbul ormanlarında Sultanbeyli gibi bir ilçe, Çavuşbaşı ve Akfırat gibi de beldeleri yarattı. Siyaset, sermaye, şeriat, arazi mafyası ve 12 Eylül cuntası, dünyanın incisi İstanbul'u 15 yılda bitirdi. Evren, Özal ve Dalan işbirliği ile İstanbul ormanlarında "yüzde 6 yapılaşma izni" perdelemesiyle başlatılan orman talanı, dünyada eşi benzeri görülmemiş yağmaya dönüştü.
12 Eylül cuntasından sonra yönetime gelen ANAP iktidarı imar yasağı bulunan birçok bölgeyi "turizm alanı'' ilan ederek, yeşil alanları nüfuzlu kişilere açtı. Cunta lideri Kenan Evren , dönemin Başbakanı Turgut Özal ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan' ın işbirliği ve daha sonra Orman Bakanlığı'na getirilen Hasan Ekinci' nin de desteği ile ile 2 milyon 292 bin 187 metrekarelik Saip Molla Ormanı yüzde 6 imar izni perdelemesiyle yapılaşmaya açıldı. Orman Mühendisleri Odası'nın verilerine göre söz konusu yüzde 6 yapılaşma oranı uygulamada yüzde 85'e ulaştı. İstanbul'un mesire yeri Küçükçamlıca Tepesi turizm bölgesi aldatmacasıyla dönemin ANAP İl Başkanı Eymen Topbaş 'ın yağmasına açıldı. Yine bu dönemde sit alanı içinde bulunan Sarıyer sırtlarına Uyum ve Mesam villaları yapıldı. Son 15 yıldır İstanbul'u yönetenler de bu yağmaya ortak oldular.
Şeriat: 1980'lere dek köy olan bugünün Sultanbeylisi kaçak işgal başlatıldıktan sonra burada oluşturalan şeriatçı grupların dayanışmasıyla Ömerli Su Havzası'nı kapsayan tam bir şeriatçı yağmaya dönüştü. Sultanbeyli önce belde belediyesi, sonra da ilçe yapılarak yağma ödüllendirildi, kaçak kentleşme meşrulaştırıldı. Şeriatçı grupların yağma bölgelerinde kaçak kentleşme ve örgütlenme için kaçak camilerden sonra ulaştıkları ikinci büyük aşama ise Beykoz Çavuşbaşı'ndaki ormana kurulan dev tarikat külliyesi oldu.
Sermaye: Birinci ve ikinci Boğaz köprülerinin kuzey ormanlarında yaptığı büyük tahribata rağmen otomotiv lobisinin pompalamasıyla 3. köprü gündeme getirilerek arta kalan ormanlar da yok edilmeye çalışılıyor.