Haberler

Suyumuza Sahip Çıkalım

Tarih: 25 Ocak 2007 Kaynak: wwf.org.tr

Fotoğraf: wwf.org.tr

WWF - Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), tüm Türkiye'yi kapsayan ve bir yıl sürmesi planlanan bir su kampanyası başlattığını duyurdu. "Suyumuza Sahip Çıkalım" çağrısıyla geniş kitlelere ulaşmayı hedefleyen kampanyayla, suyun doğru kullanımı konusunda farkındalık yaratılması ve yapılacak yasal düzenlemelerle su kaynaklarının doğru yönetilmesi hedefleniyor.

WWF - Türkiye Genel Müdürü Dr. Filiz Demirayak kampanyanın detaylarını açıkladığı basın toplantısında; "Dünyada ve Türkiye’de küresel ısınmanın etkilerine dair bilimsel kanıtlar her geçen gün artıyor, bunu Dünya Bankasının baş ekonomisterinden Nicholas Stern’nin hazırladığı rapor da söylüyor. Küresel ısınma, dünyanın karşı karşıya kaldığı en büyük tehdit olarak nitelendiriliyor. Küresel ısınmanın Akdeniz ve dolayısyla Türkiye'deki en büyük etkilerinden biri de kuraklıktır. İçinde bulunduğumuz bahar havasından endişe etmeliyiz. Kuraklığın en büyük etkilerinden biri ise su kaynakları üzerinde görülmektedir. Oysa biz hala su kaynaklarını vahşi kullanımla tüketiyoruz." dedi Doğal kaynakların, dünyanın kendisini yenileyebileceğinden daha hızlı tükettildiğini belirten Demirayak, "insanlığın dev bir tüketim toplumuna dönüşmekte. WWF tarafından sonuncusu 2006’da yayınlanan "Yaşayan Gezegen Raporu"na göre, doğal kaynakların vahşice tüketilmesinin yanı sıra biyolojik çeşitlilikte süratle azalıyor. Dünyayı şu andaki hızla tüketmeye devam edersek, 2050 yılında iki tane daha dünyaya ihtiyacımız olacak dedi.

AB Komisyonu küresel ısınma raporu
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından hazırlanan "Avrupa için Enerji Politikası" raporundaki çarpıcı tespitlere de dikkat çeken Dr. Filiz Demirayak, konuşmasına şöyle devam etti:

"2005 yılında Avrupa’da kırk bin kişi hava sıcaklığına bağlı nedenlerden yaşamını yitirdi. Denizlerimizde doğal denge bozulmuş durumda, atmosferdeki oksijenin %70’ini üreten deniz çayırlarında büyük azalma var. Su sıcaklığındaki artışa bağlı olarak deniz canlıları azalacak. Daha sayamadığımız, aklımıza gelmeyen, birbiriyle bağlantılı pek çok alanda olumsuz durumla karşılaşacağız. Bu bilimsel tespitleri felaket senaryosu olarak görenler de var. Umarım haklı çıkarlar, ben ve bu raporları hazırlayan meslektaşlarım yanılmayı çok istiyoruz."

"Ülkemizde kuraklığın en büyük etkilerinden biri su kaynakları üzerinde görülmektedir. Son kırk yılda sulakalanlarımızı, su havzalarını iyi yönetmedik. Sulakalanları kuruttuk, halla göllerin kıyılarını doldurmak için uğraşıyoruz. Kaçak yeraltı suyu kullanımı Türkiye’nin en önemli sorunlarından biridir. Başta Istanbul olmak üzere, yerleşimlerin etrafındaki su havzalarını yapılaşma, kirlenme ve su dengesini bozarak tahrip ettik.

"Türkiye su fakiri olma yolunda"
Dünyada ve Türkiye’de su kaynaklarının hızla azaldığına dikkat çeken WWF-Türkiye Genel Müdürü Dr. Filiz Demirayak, Türkiye’de son 40 yılda yaklaşık 1 milyon 300 bin hektar sulak alanın, üç Van Gölü büyüklüğünde bir alanın, ekolojik ve ekonomik işlevini yitirdiğini sözlerine ekledi. Türkiye’de son 20 yılda kişi başına düşen su miktarının 4.000 metreküpten 1.430 metreküpe düştüğünü ifade eden Demirayak, "Önümüzdeki 10 yıl içinde nüfusun artmasına paralel olarak bu rakamın 1.000 metreküpe düşeceği öngörülüyor. Son 40 yılda ülkemiz, su kaynaklarının % 50'sini kaybetti. Türkiye su fakiri bir ülke olma yolunda hızla ilerliyor" şeklinde konuştu.

"Her damla su çok değerli"

Tüm bu bilgiler ışığında kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini ve su ile ilgili var olan yanlış algıların değişmesini sağlamak amacıyla "Suyumuza Sahip Çıkalım" kampanyasını başlattıklarını açıklayan Dr. Filiz Demirayak, bir yıl sürmesini planlanan kampanya çerçevesinde kamuoyunu su konusunda uyarmayı ve farkındalık yaratmayı amaçladıklarını sözlerine ekledi. Demirayak, özellikle sektörel ve bireylse su kullanım alışkanlıklarının değişmesi konusuna ağırlık vereceklerini ve Türkiye’nin ciddi bir su sorunu ile karşı karşıya olduğunu herkesin bilmesi gerektiğini anlattı. Demirayak, "Bugün musluklarımızdan akan suyun her bir damlası bizler için çok değerli." dedi.

WWF - Türkiye’nin su kaynakları koruma projeleri
Düzenlenen toplantıda söz alan WWF - Türkiye Su Kaynakları Programı Müdürü Buket Bahar Dıvrak ise Türkiye'nin önemli su kaynakları ve su havzalarında sürdürdükleri başarılı koruma projeleri hakkında bilgi verdi. Özellikle, dünyadaki en önemli 8 havzadan bir tanesi olan ve her geçen gün su kaynakları azalan Konya Havzası’nda yürüttükleri projenin detaylarını anlattı. WWF - Türkiye olarak; suyu kullananlar ile suyu yönetenleri bir araya getirdiklerini ve tarımsal su kullanımında tasarrufa yönelik pilot uygulamalar gerçekleştirdiklerini belirten Dıvrak, hali hazırda bölgedeki yağışların %40-60 oranında azaldığına ve önlem alınmazsa 20 yıl sonra Konya Havzası’nın çölleşeceğine dikkat çekti.

Kampanyaya özel web sitesi
Basın toplantısında son olarak söz alan WWF - Türkiye İletişim Koordinatörü Haymi Behar ise "Suyumuza Sahip Çıkalım" kampanyasında kullanılacak iletişim araçları ve yöntemleri hakkında basın mensuplarına bilgi verdi. Kampanya için www.wwf.org.tr/su adresinde kapsamlı bir web sitesi ve su tüketim alışkanlıkları ile ilgili bir animasyon hazırladıklarını belirten Behar şöyle devam etti: "2007 yılı boyunca çeşitli etkinliklerle ülkemizde suyun durumu ile ilgili bilgileri kamuoyu ile paylaşacağız. Su bir ülkenin en değerli doğal kaynağıdır, her bireyin bu konuda bilinçlenmesi için çalışacağız."
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.