“Yoksa Rüya mı?” program ekibinden mimar Kaan Önal’ın elindeki hoparlörle yaklaşık 50 kişilik ekibi yönlendirmesiyle başlayan yıkım (eşyaları parçalama) esnasında diğer ekip arkadaşlarının kahkalarının yankısı da onlara eşlik ediyor. Onlar eşyaları parçaladıktan sonra iş makinasının yıkıma başlaması “O zaman neden kendinizi yordunuz?” sorusunu akla getiriyor.

Uğur Dündar yönetimindeki ekip 4 kişiden oluşuyor; Kaan Önal (mimar), Gizem Kristal (iç mimar), Zeynep Şen (iç mimar) ve Tanem Sıvar (aile ve alışveriş sorumlusu).

Yapı malzemeleri sponsorlardan sağlanan programın orjinal formatı Endamol ABD’ye ait olup Türkiye’de yapımcılığı Atlantis Yapım tarafından üstlenilmiş. Amerika’da birçok kez “Emmy” ödülüne layık görülen program halen 4. sezonuna devam ediyor.

Programın tanıtım yazısı ise şöyle başlıyor: “Oturulmayacak durumda bir ev, zorluklar çeken ve daha iyisini hakeden bir aile, gece-gündüz demeden çalışan bir ekip ve sadece on gün gibi kısa bir zaman - sonunda sorulabilecek tek bir soru: Yoksa Rüya mı?

Her hafta Uğur Dündar ve ekibinin sürpriz ziyareti ile şanslı bir ailenin evi ve hayatı baştan aşağı değişecek. İzleyici olarak bir evin nasıl değiştiğini izlerken aynı zamanda hüzünlü bir hikayenin nasıl mutluluğa dönüştüğüne de yakından şahit olacaksınız.

Yoksa Rüya mı? programının her bir bölümü şanslı bir ailenin hayalerini gerçekleştirmek adına zamana karşı bir yarıştan ibaret. Normal şartlar altında aylarca sürebilecek yepyeni bir ev, iç dekorasyonundan peyzajina kadar 10 gün içinde tamamlanmış olarak farklı sürprizler eşliğinde ailelere teslim edilecek.”

 

Arkitera forumda da programla ilgili tartışma sürüyor
İnşaat mühendisi Uğur Demirbaş ise program ile ilgili izlenimlerini şöyle anlatıyor: “Bir mimar, iki iç mimar arkadaş içinde insanların yaşadığı, yıkıp yerine yenisini yapacakları ev için konuşuyorlar.

‘Bu ahırı (hayvanların içinde yasadığı yer) hemen yıkalım.’ O ahır dediğiniz evden Türkiye’deki köylerimizin hepsinde var. Siz heralde köy deyince Mecidiyeköy veya Kadıköy anlıyorsunuz.

Ve evi yıkma sahneleri hücum diye saldırmaya başlıyorlar ve o evin icinde insanların kullandıgı televizyonu camı da kırarak dışarı fırlatıyorlar. Tabi ki devamı da geliyor diger eşyalar da camdan dışarı fırlatılıyor, ne de olsa yerine plazma televizyon koyacaklar.

Ülkemizin büyük çoğunlugu bu şartlarda yaşarken bu yapılan şey ne büyük bir küstahlık ve aşağılamadır.”

Başka bir forum üyesi ise reklam çabası olduğuna dikkat çekerek olayın sosyal yanını da ele alarak program ile ilgili şunları söylüyor: “Türkiye şartlarında değerlendirildiğinde son derece gereksiz bir ‘reklam’ çabası ve çalışma. Elbette yapılan yakıştırmaları ve evlerin Amerikanvari ‘yoketme, hırpamala, parçalama’ özentisi ile içindekilerle darmadağın edilmesini kesinlikle televizyona yakıştıramadım. Başta iyi niyet ve yardımseverlik örtüsü altında ‘büyük şans’ olarak empoze edilen bu programın arkasında acaba hangi ticari kaygılar, reyting hesapları ile insanların psikolojileri üzerinde olumsuz etkiler bırakılacak , düşünen oldu mu çok merak ediyorum.

Bir gecekondudan, gelir seviyesi, idame seviyesi, dostluk ahbaplık ilişkileri kısaca sosyo-ekonomik bir çevreye sahip bir aileyi, hayatlarında belki de hiç görmeyecekleri bir konforun ortasına bırakmak, muhtemelen geri kalan tüm yaşamlarını tam bir yalnızlık ve sorunlar deryası içinde bırakacak! Gecekondu mahallesinde hiç alışık olunmayan bir ev parmakla gösterilecek ve eskiden canciğer komşuları göreceli sınıf farkı etiketi yüzünden şartlanmışcasına terk-i diyar edecekler. Belki de yeni ev sahipleri tavırlarını başka türlü sergileyecekler.

Eskiden 2 göz odalarının masraflarını çıkarabilecek güçteyken şimdi bu koskoca evi aydınlatmak, ısıtmak, temizliğini yapmak için insanüstü çaba sarfedecekler belkide.

Başlarda gözyaşları içinde karşılanacak bu sevinç dalgası bakalım birkaç ay sonra kendi halinde kendi yağı ile kavrulan bir aileye nasıl bir psikolojik eziyet olacak?”

Diğer bir üye ise şu soruyu yöneltiyor: “Acaba yeniledikleri ‘ahır’ların oturduğu arsalar yasal zemine de oturtulmuş arsalar mıdır? Yoksa ‘kaçak inşaat’ mı söz konusu?”

Programı olumlu yönde eleştiren başka bir üye ise şunları söylüyor: “Bence biraz da yapılan işlere saygı duyup, alkışlamalıyız, destek olmalıyız. Övgülerle doldurmasak bile köstek değil destek olmalıyız. Ben her defasında bir mimar olarak değil,bir insan olarak izliyorum programı. Gözlerdeki o sevinç, mutluluk gözyaşları, bedelsiz bu kadar insan çırpınıyor daha fazla nasıl mutlu edilebilirler diye. Paralarını alıyorlar da yapıyorlar demeyin, içine 2 koltuk koyup da gidebilirler ama onlar ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorlar ve de ben onları burdan bir kez daha alkışlıyorum.”

Yoksa Rüya mı? programı 28 Şubat 2007 günü yangında evlerini kaybetmiş olan 12 çocuklu Topal ailesine yeni bir yaşam vermeyi vaad ediyor.

 

Program Ekibi Hakkında
Uğur Dündar
1943 Yılında İstanbul’da doğan Uğur Dündar, Vefa Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Gazetecilik Enstitüsü’nü bitirdi. 1970 yılında TRT’nin açtığı sınavları kazanarak televizyon prodüktörü olarak göreve başladı. Aynı yıl İngiltere’de BBC yayın örgütünün “Televizyonda Yapım-Yönetim” kursuna katıldı. Türkiye’ye döndükten sonra TRT’de yapımcı, yönetmen, sunucu olarak değişik televizyon programlarına imza atan Dündar, 1978 yılı Sedat Simavi Vakfı Ödülü'nü kazandı. Uğur Dündar sonraları İstanbul Üniversitesi ve Marmara Üniversitelerinde “TV programcılığı” derslerinde lisansüstü hocalık yaptı. TRT’de 20 yıl süreyle çalıştı.

Kaan Önal (mimar)
1981 İstanbul doğumlu Kaan Onal, Özel Günaydın Lisesi’ni bitirdikten sonra Florida State Üniversitesi’nde mimari eğitimini tamamladı. Bugün Çizgi Ötesi ve Taş Ötesi olmak üzere iki iç mimari ve dekorasyon firmasının sahibi.

Gizem Kristal (iç mimar)
1980 Ankara doğumlu Gizem Kristal, Semiha Şakir Lisesi ve Yeditepe Üniversitesi İç Mimari Bölümü’nden mezun. Koleksiyon Showroom’da çalıştı.

Zeynep Şen (iç mimar)
1980 İstanbul doğumlu olan Zeynep Şen, Semiha Şakir Lisesi ve Yeditepe Üniversitesi İç Mimari Bölümü’nden mezun. Ucem- Green Land, Taşyapı – Yeşil Vadi ve Önalanlar Mecidiyeköy showroom da görev yaptı.

Tanem Sıvar (aile ve alışveriş sorumlusu)
1980 doğumlu olan Tanem Sıvar, Özel Marmara Koleji’nden mezun olduktan sonra San Diego State Üniversitesi’nden İletişim ve Televizyon- Sinema bölümlerinden mezun oldu. Bir sene Fox Tv ve 944 da çalıştıktan sonra 2005 yılından beri Acun Ilıcalı Prodüksiyon’da çalışıyor.