Haberler

Hidrojene geçelim

Tarih: 19 Mart 2007 Kaynak: Türkiye
Bir an önce başlamalıyız
Dünya Hidrojen Konseyi Başkanı Prof. Dr. Veziroğlu, Erdoğan dahil parti liderlerine gönderdiği “Niçin Hidrojen?” konulu raporda, “Planlaması bugün yapılan hidrojen tesisi ancak üç dört sene sonra üretime geçebilecektir. O zaman sudan, rüzgardan, biyokütleden ve linyitten üretilen hidrojen, benzinden, mazottan ve doğal gazdan çok daha ucuz olacaktır” dedi.

İstihdam da artacaktır
Türkiye’nin hidrojen enerjisine geçmekle dışa bağımlılıktan kurtulacağını belirten Veziroğlu, şöyle devam etti: “Bütün bunların yanı sıra Türkiye Avrupa’ya da hidrojen ihraç ederek önemli bir döviz girdisine kavuşacaktır. Hidrojen ile birlikte enerji tüketimi ucuzlayacak ve artacaktır. Böylece yeni iş sahaları açılacak, tarımda ve de sanayide istihdam artışı sağlanacaktır.” 

Dünya Hidrojen Konseyi Başkanı Prof. Dr. Nejat Veziroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere bütün siyasi parti liderlerine “Niçin Hidrojen?” konulu bir rapor sunuyor. Liderlere bugün ulaştırılacak raporda, “Şimdiden planlamasını yaparak, gerekli kanunları çıkartarak hidrojen üretim tesislerinin yapılmasını sağlamalıyız” dedi.

En az 3 yıl gerekli
Planlaması bugün yapılan hidrojen tesisinin 3-4 sene içinde üretime geçebileceğine işaret edilen raporda, “O zaman sudan, rüzgardan, biyokütleden ve linyitten üretilen hidrojen, benzinden, mazottan ve doğal gazdan daha ucuz olacaktır. Bu şekilde hidrojen sür’atle fosil yakıtların yerini alacak ve önümüzdeki 30-40 yıl içinde Türkiye’mizin yakıt ihtiyacını karşılayacak, bunun yanı sıra Avrupa’ya da hidrojen ihraç edip döviz kazanmamızı sağlayacaktır” denildi.

Yılda 35 milyar dolar
Siyasi parti liderlerine sunulan raporda kalkınma ile enerjinin doğru orantılı olduğuna dikkat çeken Profesör Veziroğlu, dünya nüfusundaki artışın, enerji fiyatlarını artırdığını, bu doğrultuda 2006 yılında Türkiye’nin petrol, doğal gaz ve kömür ithalatı için 35 milyar dolar sarfettiğini, bu yıl ise bu giderin enerji fiyatları ve ihtiyaç ile doğru orantılı olarak artacağını söyledi. Veziroğlu, petrol, doğal gaz, kömür gibi fosil yakıtların sebep olduğu küresel ısınma, ozon tabakası delinmesi, hava kirliliği ve asit yağmurları gibi çevre problemlerinin Türkiye’de insan sağlığına, hayvanlara, bitkilere, ormanlara ve eserlere verdiği zararın yıllık maliyetinin ise 50 milyar doları bulduğuna dikkat çekti.

Bütün ihtiyaç hidrojenden
“Enerji krizini fırsata çevirip kendi yakıtımızı üretebiliriz” diyen Prof. Veziroğlu, şunları söyledi: “Türkiye’deki yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak 30-40 yıl içinde ihtiyacımız olan bütün enerjiyi hidrojen olarak üretebilir ve fazlasını Avrupa’ya ihraç edebiliriz. Bu şekilde kendi enerjimizi üreteceğiz, dışarıya döviz vermeyeceğiz, kalkınmamızı hızlandıracağız. Şimdiden bir plan dahilinde Hidrojen Enerjisi’ne geçmek için programımızı hazırlar ve tatbik etmeye başlarsak, ticari olarak 2010-2011 yıllarında hidrojen üretimine başlar, 2040’lı yıllarda da bütün enerjimizi hidrojen olarak Türkiye’de üretebiliriz. Şimdiden planlamasını yapar, gerekli kanunları çıkartır, hidrojen üretim tesislerinin dış yatırımcılar vasıtasıyla depolama ve dağıtım tesislerini gerçekleştirirsek, gelişmemiz hızlanır. Ve neticede
2060 yılında Türkiye Avrupa’ya yetişebilir.”

Hidrojen neler kazandıracak?
* Petrol, doğal gaz ve kömür için sarfettiğimiz döviz miktarı giderek düşecek.
* Bütün yakıt ihtiyacımızı kendi birincil enerji kaynaklarımızla sağlamış olacağız.
* Fosil yakıt ithal etme mecburiyetinden kurtulacağız.
* Yeni iş sahaları açılacak, hem tarımda hem sanayide istihdam artırılacak.
* Türkiye ürettiği fazla hidrojeni Avrupa’ya satıp döviz kazanacaktır.
* Küresel ısınmanın, hava kirliliğinin ve asit yağmurlarının getirdiği zararlar ortadan kalkacak.
* Türkiye temiz çevreye sahip olacak.
* Kyoto Protokolü kuralları geçerlilik kazanmış olacak.
* Türkiye, teknoloji ihraç eden bir memleket olacak, kalkınması hızlanacak.
* Ekonomik bağımsızlığımız gerçekleşecek, çağdaş uygarlığa erişilecek.

Ucuz, temiz ve verimli enerji...
Hidrojen 1500’lü yıllarda keşfedilmiş, 1700’lü yıllarda yanabilme özelliğinin farkına varılmış, evrenin en basit ve en çok bulunan elementi olup, renksiz, kokusuz, havadan 14.4 defa daha hafif ve tamamen zehirsiz bir gazdır. Güneş ve diğer yıldızların termonükleer tepkimeye vermiş olduğu ısının yakıtı hidrojen olup, evrenin temel enerji kaynağıdır. -252.77¥C’da sıvı hale getirilebilir. Sıvı hidrojenin hacmi gaz halindeki hacminin sadece 700’de biri kadardır. Hidrojen bilinen bütün yakıtlar içerisinde birim kütle başına en yüksek enerji muhtevasına sahiptir.

1 kilogram hidrojen 2.1 kilogram doğal gaz veya 2.8 kilogram petrolün sahip olduğu enerjiye sahiptir. Hidrojen doğada serbest halde bulunmaz, bileşikler halinde bulunur. En çok bilinen bileşiği ise sudur.
Isı ve enerji gerektiren her alanda kullanımı temiz ve kolay olan hidrojen, petrol yakıtlarına göre ortalama 1.33 kat daha verimli bir yakıttır.

Hidrojenden enerji elde edilmesi esnasında su buharı dışında çevreyi kirletici ve sera etkisini artırıcı hiçbir gaz ve zararlı kimyasal madde üretimi söz konusu değildir. Hidrojen gazı farklı yöntemlerle elde edildiği gibi su, güneş enerjisi veya onun türevleri olarak kabul edilen rüzgar, dalga, ve biyokütle ile de üretilebiliyor.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.