Haberler

Yaptığı anıtlar Manat'ın üstünde

Tarih: 18 Nisan 2005 Kaynak: Sabah Yazan: Şelale Kadak

Mimar Erol Tabanca, 12 yıl önce küçük bir kaldırım işiyle girdiği Türkmenistan'da, Türkmenbaşı'nın çok beğendiği Tarafsızlık ve Bağımsızlık anıtları dahil pek çok prestij projesine imzasını attı. Ülkede 300 milyon dolarlık iş yapan Tabanca'nın yaptığı anıtlar Türkmen parasını süslüyor.

Erol Tabancı'yı iki yıl kadar önce konfeksiyon sektörünün Londra'da düzenlediği bir fuarı dolaşırken tanıdım. Orada bulunmasının tek sebebi, sektörden arkadaşlarına verdiği destekti. Çünkü sohbet ettikçe öğrendim ki aslında kendisi mimardı. İşadamı kimliği de vardı tabii. Üstelik de bütün işlerini Türkmenistan'da yapıyor, çok da ilginç projelere imza atıyordu. Tabanca o gün yaptıklarını anlatmak için hiç çaba sarf etmedi. Misafir Odası'na konuk olmasını ve 12 yıl önce kurduğu Polimeks'i getirdiği noktayı anlatmasını istedim. Ancak Tabanca 'Şu projeyi de bitireyim, bu projeyi de bitireyim' derken tam 2 yıl geçti. Erol Tabanca'nın hikayesi tam bir başarı öyküsü aslında. Uzun yıllar Ankara'da çeşitli şirketlerde mimar olarak çalışıyor. Önce Vedat Dalokay'ın yanında, sonra Mehmet Nazif Günal'la birlikte, ardından Nurol İnşaat'ta. Ve sonra başka bir şirkette çalışırken, bir otel inşaatının teknik koordinatörü olarak Türkmenistan'a gidiyor ve aslında girişimciliğe giden yola farkında olmadan adım atıyor. Bağımsızlığını yeni kazanmış ve her şeye ihtiyacı olan bir ülkede bir süre sonra Tabanca ne yapabilirim diye arayışa giriyor ve küçük bir kaldırım projesinin yapımını üstlenerek şirketi Polimeks'in temellerini atıyor. 12 yıl önce başlayan Türkmenistan macerası, Erol Tabanca ve iki yakın dostu Cem Siyahi ve Abdullah Gözener'le birlikte kurduğu Polimeks'e birbiri ardına ilginç projelerin de kapısını aralıyor. Türkmenbaşı yapılan her işi beğenince, ülkenin sembolü haline gelen anıt yapıların hemen hepsi Polimeks imzasını taşıyor. 2 bin 200 çalışana ulaşan ve bugüne kadar yaklaşık 300 milyon dolarlık iş yapan Erol Tabanca'yı en çok gururlandıran ise, ülkenin parası manatın üzerinde Polimeks'in yaptığı Bağımsızlık ve Tarafsızlık anıtlarının fotoğraflarının yer alıyor olması...

-Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'a gittiğimde ne yöne baksam, sizin yaptığınız anıt binaları görür oldum. Anıt binalara geçmeden önce, şunu öğrenmek istiyorum. Bu ülkede ilk yaptığınız iş neydi?
12 yıl önceydi. Ben ne iş yapabilirim diye bakınıyordum ki Sağlık Bakanlığı'nın çok küçük bir kaldırım yenileme işi vardı. Sadece 30 bin dolarlık işti ama ben istedim ve projeyi aldım.

-Yaptığınız kaldırımlar çok mu beğenildi?
O da değil. Bir çarkın dönmesini başlattı. Bir bakanlık binasının yenilenmesi işi vardı. Onu yaptık, derken bir park işi geldi. Park tabii göz önündeki bir işti ve beğenildi. Sonra Mari şehrinde bir pazar yeri yaptık. Cumhurbaşkanı oranın açılışına geldi. Beğenmişti yaptığımız işi. Açılışta, bir iki yeni projeden söz etti ve bir iki proje hazırlamamı istedi.

-Benim de Türkmenistan'da en çok bu dikkatimi çekti. Türkmenbaşı yapılan bir işi beğenince, devamını da aynı işadamına veriyor.
Yapılan işleri beğenince, işler tabii birbirini takip ediyor.

-Bugüne kadar Türkmenistan'da kaç proje yapmışsınızdır? Önemli projelerden söz eder misiniz, bir de yaptığınız işlerin parasal hacmi ne olmuştur?
Sanırım 25 projeyi bulduk. Toplamda Türkmenistan'da 12 yılda 300 milyon dolarlık iş yaptık. Bizim için en önemlisi ülkenin sembolik yapılarının yapılması şansına sahip olmamızdı. Tarafsızlık Anıtı'nı yaptık örneğin. Biliyorsunuz, Türkmenistan'ın aynı İsviçre gibi tarafsızlık statüsü var. Bunu sembolize ediyor bu anıt. Biz bu anıtı yaparken, Türkmenler'in tagan dediği, köylerde yemek pişirmek için kullanılan, altında da odun yakılan ve tencerenin asıldığı üç ayaktan esinlendik. Türkmenler'in kültüründeki bir ögeyi kullandık yani. Ülkenin Bağımsızlık Anıtı'nı da biz yaptık. Türkmen'in tarihinde yaşadıkları obadenilen çadırlar, aslında yaptığımız anıtta, yuvarlak kubbe şeklinde kendini gösteriyor. Otantik giyisileri içindeki Türkmen kızlarının başlarındaki şapkaların formunu da kullandık biz. Tarafsızlık Anıtı uluslararası bir yarışmaydı. Bizim projemiz yarışmada birinci gelmişti.

-Aşkabat şehri yeni baştan dizayn ediliyor sanki. Yapılar bana çok görkemli gelmişti...
Güzelliği yaratan talep bence. Cumhurbaşkanı'nın gerçekten hem beklentisi çok yüksek, hem de hedefleri çok büyük. Aşkabat'ı bir dünya şehri yapmak istiyor. Neticede, 6 milyonluk bir nüfus, ciddi bir doğalgaz, petrol ve pamuk geliri var ve ülkenin hemen hemen hiç dış borcu yok. Bütün kazanılan para yatırıma harcanıyor. Çok kısa bir özet yapsak, biz 1992 yılında gittiğimizde doğru düzgün bir havalimanı yoktu. Telefonla konuşmak mümkün değildi. Kalacak bir otel yoktu. Önce havalimanı yapıldı. Telekomünikasyon süratle çözüldü ve oteller yapıldı. Ardından da fabrikalar yapılmaya başlandı ve bence çok büyük bir şans, neredeyse bütün fabrikaları Türk işadamları yaptı ve yapıyor.

-Sizi bugünlere getiren Türkmenistan olmuş diyebilir miyiz?
Sadece beni değil, pek çok Türk şirketini. 1992 yılından 2005'e kadar baktığınız zaman Türkiye'de ve dışarıda yaşanan krizlerden etkilenmeden Türkmenistan, kendi parasıyla Türk firmalarına iş yaptırdı. Bence en önemli olan bu. Samimi söylüyorum, biz bundan gurur duyuyoruz. Cumhurbaşkanı hep 'iki devlet bir millet' diyor.

-Başka ülkelerde de iş yapıyor musunuz?
Bizim Türkiye'de de işlerimiz var, devam ediyor. Türkiye'de inşaat sektörü canlanmaya başladı ve biz de burada iş yapmak istiyoruz. Henüz netleşmiş bir şey yok ama Eskişehirliyiz biz ve orada bir alışveriş merkezi projesini hayata geçirmeye çalışıyoruz. İstanbul'da da bir alışveriş merkezi projesi üzerinde çalışıyoruz. Belediye'nin bazı projelerine de bakıyoruz. Örneğin Çamlıca'da bir anten kulesi, bazı meydan düzenlemeleri var.

-Boyner ve Sancak Grubu'yla Moskova'da bir mağaza açtınız. Devamı gelecek mi?
Biz Moskova Boyner Mağazası'nın hem inşaat işlerini yaptık, hem de bir parçasıyız. Bazı işler var. Henüz olmuş bitmiş olmadığı için, şu an bir şey söyleyemiyorum.

-Ama eczane zinciri açacağınızı biliyorum. Üstelik sanırım bir iki tane açılmadı mı?
Evet doğru. Eczane zinciri oluşturacağız. Biz bir şirket kurduk. Polimeks, Boyner ve Sancak'ın ilk harflerinden oluşan PBS ismini verdik firmaya. Hem inşaat, hem eczane, hem de mağazacılık işleri yapacağız. İkinci mağza için şu anda görüşmeler yapıyoruz. Dördüncü eczanemizi açtık. İnşaatla ilgili de somut henüz biten bir şey yok. Biz iki yıl içinde 100 eczaneye çıkmak istiyoruz Moskova'da.

-Resim Heykel Müzesi'nin 7 bin eserini sanal ortama taşımışsınız? Biraz anlatır mısınız?
Sanal müze yaptık. Telaşla iş peşinde koştururken, insanın içindeki sanat, spor, kültür sevgisi hiçbir zaman azalmıyor. Bakıyorsunuz bunca çaba niye dediğinizde, biraz da işin dışında, size keyif verecek ve toplum yararına da olacak bir şeylerle uğraşmak istiyor insan. Ne yapalım diye konuşurken arkadaşlarla, İstanbul Resim Heykel Müzesi'nin maalesef çok kötü durumda olduğunu gördük. Müze Müdürü'yle görüştük. Ne yazık ki oradaki sanat eserlerini fiziki şartların yetersizliğinden gün yüzüne çıkaramıyorlar. Aklımıza bir fikir geldi. Acaba sanal ortamda herkesin izlemesini başarabilir miyiz dedik ve 7 bin eserin fotoğrafları çekildi, bilgisayar ortamına kaydedildi ve sanal müze yapıldı. Biz umduğumuzun çok ötesinde tepkiler aldık. Gücümüzün yettiği oranda yine bu tür faaliyetlerin arkasında durmak istiyoruz.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.