İstanbul Defterdarlığı'nın İstanbul'un 19 ilçesinde yürüttüğü çalışmanın sonucunda kentte bugüne kadar Hazine arazisi olduğu bilinmeyen, tapuda bölünmüş, yeni şekil almış 14 milyon metrekare arazinin tapu bilgileri güncellendi.

İstanbul Milli Emlak Daire Başkanı ve Defterdar Yardımcısı Yusuf Keleş, kentte Hazine arazisi olduğu bilinmeyen, tapuda bölünmüş, ifraz görmüş ve yeni şekil almış arazilere yönelik yürütülen çalışmalar sonucunda şimdiye kadar 14 milyon metrekare civarındaki arazinin Milli Emlak kayıtları ve tapu bilgilerinin güncellendiğini söyledi.

Keleş, geçtiğimiz yılın şubat ayında Hazine arazilerinin etkin ve yerinde denetimi amacıyla kayıt güncelleme koordinatörlüğü kurulduğunu hatırlatarak, Türkiye'de özel mülkiyet dışındaki bütün arazilerin Maliye hazinesine kayıtlı olduğunu, bu arazilerin yönetiminin de Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nde olduğunu vurguladı.

İstanbul Defterdarlığı'nın 19 ilçede yürüttüğü çalışma kapsamında şimdiye kadar 2 bin 132 parça Hazine arazisinin tapusunun alındığını ve bu tapuların yaklaşık 3.8 milyon metrekarelik araziyi ilgilendirdiğini aktaran Keleş, yedi ilçede çalışmaların devam ettiğini, tapusu elde edilme aşamasına gelen 11.4 milyon metrekarelik alandan oluşan 4 bin 695 parça arazi daha bulunduğunu ifade etti. Çalışmanın haziran sonu gibi bitmesini beklediklerini belirten Keleş, şöyle konuştu: "Bu arazileri şu andaki Milli Emlak mevzuatına göre idare edeceğiz. Satışı mümkün olanları satacağız, işgalcisi varsa diyeceğiz ki ya kirala ya da satın al."

3-5 değerli yer kaldı
Yusuf Keleş, şimdiye kadar tapusunu aldıkları ve alacakları arazilerin ekonomik değerinin 4.5 milyar YTL'yi bulacağını belirtti. İstanbul'daki değerli arazilerle ilgili olarak da Keleş, "İstanbul'da, Karayolları ve İETT arazisi kadar olmasa da, satılabilecek 3-5 değerli arazi daha var. Bunlar toplamda 2-3 milyar dolar eder. Ancak hem Anadolu hem Avrupa yakasında bulunan buraların imar sorunları var. İmarlarının düzeltilerek satılması gerekir. Bu araziler de ihaleyle satılacak. Satışlar, zannederim seçimden sonraya kalır" diye konuştu.

Özellikle yabancı gayrimenkul şirketlerinin İstanbul'a olan ilgisine dikkati çeken Keleş, "Yabancı ilgisi arttıkça yabancılar alacak, eski sahipleri daha gerilere çekilecek" dedi. Keleş, İstanbul'daki konut yapımına da işaret ederek, bugüne kadar kentte genellikle orta ve orta üstü gelir grubu için A sınıfında konut üretildiğini, 100-150 bin YTL civarında B ve C sınıf konut üretiminin zayıf kaldığını belirterek, "Ancak, daha çok orta ve orta altı gelir grubunun konut ihtiyacı var. Bu açıdan bakıldığında, Türkiye'de gayrimenkul yatırım ortaklıkları (GYO) bence hayal kırıklığıdır" görüşünü aktardı. İstanbul Milli Emlak Daire Başkanı Keleş, kentte 2006 yılı itibarıyla taşınmazlardan 151 milyon 629 bin 317 YTL seviyesinde gelir elde edildiğini, bu yıl söz konusu gelirlerde yüzde 50 civarında artış beklediklerini de sözlerine ekledi.