Haberler

Yer Altında Berlin Tarih Turu

Tarih: 17 Mayıs 2007 Kaynak: Berliner Unterwelten EV Derleyen: Gül Keskin
Mark Bradenburg adında küçük bir kasabadan doğup, bugün Almanya’nın en büyük metropolü haline gelen Berlin, yer altındaki önemli yapı ve sistemleriyle de tarihin önemli izlerini taşıyor.

1997 yılında, yaşamı boyunca yer altının farklı özellikleri ile ilgilenmiş kişiler tarafından, Berlin’in tarihi gelişimini ve ilgili belgeleri incelemek amacıyla kurulan Berlin Underworlds (Berliner Unterwelten) bünyesinde akademisyenlerin (mimar, tarihçi, avukat, sanat tarhçisi, ekonomist, şehir ve bölge planlamacısı, öğrenci) yanı sıra organizasyonlara farklı yönlerden katkıda bulunan esnaf, adli görevli, öğretmen, polis ve küçük öğrencilerin bulunduğu bir sivil toplum örgütü.

Şu anda yaklaşık 230 üyesi olan örgüt, belirli zamanlarda Berlin’in yer altındaki yapılarına geziler düzenleyerek, tarihi değere sahip bu yapılara dikkat çekmeye, korunmalarını sağlamaya çalışıyor. 2006 FIFA Dünya Kupası’nın Berlin’de gerçekleşmesi dolayısıyla adından sıkça söz edilen Berlin Olimpiyat Stadı; kapatılması, ardından da kozmetik devi Estée Lauder’in lüks bir kliniğe çevirme teklifi ile gündeme gelen Tempelhof Havalimanı da bu özel yapılar arasında yer alıyor.

Berlin’in Yer Altındaki Özel Yapıları:
Berlin Olimpiyat Stadı
Tempelhof Havalimanı
AEG – Test Tüneli
Spree Tüneli Stralau
Tiergarten’den Geçen Aks
Gasometerbunker Fichtestraße
Potsdamer Platz

Berlin Yer Altı Altyapı Sistemleri:
Berlin Pnümetik Dağıtım Sistemi
Metro
Schöneberg Bölge Metrosu (U4)

Berlin Olimpiyat Stadyumu
Yapım: 1934 – 1936
Büyüklük: Kesit alanında yaklaşık 840 m
Amaç: Spor stadyumu. II. Dünya Savaşı süresince (1943-1945) cephane üretimi faaliyetleri için kullanıldı.
Durum: Bozulmamış, erişilebilir, bazı alanları kamuya kapalı.

Bugün pek çok spor etkinliğinin gerçekleştirildiği Berlin Olimpiyat Stadyumu’nun bulunduğu alan 1909 yılına kadar Grunewald at yarışları için kullanılıyordu. 4 yıl sonra 1916 Olimpiyat oyunlarında kullanılmak üzere Alman Stadyumu inşa edilmeye başlandı, fakat 1.Dünya Savaşı nedeniyle 1916 Olimpiyatları gerçekleştirilemedi. Asıl mimarı, bugün mimarları olarak kabul edilen Werner (1894 – 1976) ve Walter (1900 – 1969) March kardeşlerin babası Otto March (1845 – 1913)’tır.

1920 yılında Werner March tarafından aynı alanda Alman Beden Eğitimi Yüksek Okulu'nun merkezi olarak "Deutsche Sportforum" (Alman Spor Forumu) inşa edilir. 1933 yılına kadar alandaki pek çok mevcut bina yıkılır. Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin 11. Yaz Olimpiyatları’nın Berlin’de gerçekleştirilmesine karar vermesinin üzerine, oyunların yapılacağı stad Lehrter Straße’daki Post Stadyumu olarak değiştirilir. Fakat Adolf Hitler (bu aşamada Alman Stadyumu – Deutschlandstadion – olarak adlandırılan ve 10.000 kişilik seyirci kapasitesine sahip) yeni bir stadyum yapılmasına karar verir.

Orjinal Alman Stadyumu planından vazgeçilerek, 1933 Eylülü’nde Hitler’in emri ile propaganda etkisini güçlendirecek yeni ve daha büyük bir stad yapılmasına kararlaştırılır. Yeni stadın tasarımı Prof. Werner March’ın orjinal planına dayanılarak geliştirilir. Bugünkü Olimpiyat Stadı Werner ve kardeşi Walter’ın planlarıyla (100.000 seyirci kapasitesine sahip) 1934 – 1936 yılları arasında tamamlanır. Bir önceki stad ise 1934 yılında yıkılır, moloz döküntüleri ise Bahndamm ve Ruhlebener Straße binalarının yapımında kullanılır.

Stadyum, Üçüncü Reich'in kudretini kanıtlayan dev bir propaganda aracı olarak, 1 – 16 Ağustos 1936 tarihleri arasında Olimpiyat Oyunları ile açılır. Reichs Sportfeld forumunun da dahil oldu 132 hektar büyüklüğündeki alan, Nasyonel Sosyalistlerin en iyi mimari projesi olarak kabul edilmektedir. Stadyuma ek olarak bir yüzme havuzu, çan kulesi ve May Fiels ile Waldbuhne oditoryumlarının bulunduğu Langemarck Hall inşa edilir.

1943 yılından itibaren müttefik güçlerin başkente yönelik, bomba saldırılarının artması ve daha isabetli hale gelmesi ile, mühimmat üretiminin daha çok yer altında gerçekleştirilmesini zorunda kılar. Olimpiyat Stadyumu’nun yer altındaki kısmı da bu amaç ile kullanılır. Blaupunkt ve Henschel o dönemde bu bodrum katı kullanan iki firmadır; Blaupunkt çalışmalarını VIP salonunun altında, Henschel ise stadın güney bölümündeki maraton tüneli girişinde yürütmektedir. Blaupunkt sığınağı olarak adlandırılan yaklaşık 2,000 m² büyüklüğündeki alan betonarme ile korunuyordu. Bu sığınak 1950 Ocak ve Şubat’ında, İngiliz mühendislerin kompleksi yıkma girişiminde bulundukları sırada keşfedilir. Yüz binlerce Reichsmark değerinde zarara neden olan yıkım girişimi, stadı yıkılma tehdidi altına sokar. Sonrasında sığınağın “tarafsızlaştırma”sı için yerel bir firma getirilir. İngilizler hiçbir zaman neden oldukları zararının maliyetini ödemez ve bir kaza olduğunu iddia eder.

Savaşın neden olduğu hasar, Batı Alman Hükümeti’nin 1954 yılında başlayarak 1961’de tamamladığı bir çalışma ile onarılır. Sport Field’in batı sınırında ise ilave bir sığınak keşfedilir. Sığınak, Büyük Berlin Bölgesi’ni korumakla görevli Air Raid Brigade Mitte’in HQ’su tarafından, 1940’dan itibaren bölgenin kontrol edilmesi amaçlı olarak kullanılır. 1941’e kadar bu sığınak çok küçüktür ve Zehlendorf (Wannsee) da ek bir sığınak inşa edilir. Murellenschlucht sığınağı ise komuta üssü olarak kullanılmaya devam edilir. Bu sığınağın 1950 yılında yıkımı, Waldbuhne oditoryumunun drenaj sisteminin kısmen hasar görmesine ve çevredeki ormanlık alanın kirlenmesine neden olur.

II. Dünya Savaşı’nın sonunda, trajedik olaylara sahne olan stadyumda, binlerce gencin bedeni bulunmuştur. Savaşın son günlerinde film deposundan başlayan yangınla saat kulesi de büyük zarar görür. Baca gibi kulenin etrafını saran duman, yükselen ateş çelik yapının erimesine ve kulenin yıkılmasına neden olur. Top ateşi ile zarar gören olimpiyat çanı ise ahengini sonsuza dek kaybeder. Savaştan sonra gömülen çan 1947 yılında tekrar bulunur, çan üzerindeki Gamalı Haç ve el bombasının izi halen görülebilmektedir.

Kompleksin İngiliz kuvvetlerinden kurtarılan kısmı 1974 Futbol Dünya Şampiyonası için 1970 yılında tekrar yenilenmeye başlanmıştır. 2000 – 2004 dönemine kadar geçen 30 yıl süresince onarılmasına devam edilir ve mimarlar Gerkan, Marg ve Partner'in 2006 Futbol Dünya Şampiyonası için geliştirdikleri plana göre tamamen yenilenerek ve modernizasyonu tamamlanır.

Tamamlanan Olimpiyat Stadı 75 bin kişilik kapasitesi ile resmi olarak korunan bir anıt. Bu sebeple de tüm yeni taşlar, %70’inin oluşturan eski taşlar ile eşleştirildi. Büyük tartışmaların ardından stadın yeni koridorları da, "Hertha mavisine" boyandı. Stadın resmi açılışı 31 Temmuz ve 1 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirildi.

1996 ve 2001’de örgüt üyeleri stad ve çevresinin yer altındaki kısmını keşfe çıktı. Keşif sırasında, Passenheimer Str. altında Nazilerden kalan unutulmuş tünel girişi tekrar keşfedildi. Yine stadın altında, II. Dünya Savaşı sırasında hastane olarak hizmet veren ve Blaupunkt sığınağından kalan alanlar da gezildi. 1930larda inşaat işçileri tarafından karalanan “Bu binayı inşa edebildiğimiz için Führer’e şükran duyuyoruz” yazısı, “Duce” Mussolini ile ilgili bir İtalyan esprisinin işlendiği grafitti, Olimpiyat galiplerinin ilk kez duyulduğu ve buradan tüm dünyaya yayıldığı Berlin Pnümetik Dağıtım Sistemi’nin etkin bölümü bu gezi sırasında gözlenebilenlerden bazıları.

Tempelhof Havalimanı
Yapım: 1937 – 1941
Büyüklük: Uzunluğu yaklaşık 5 km
Amaç: İkmal koridorları, sığınak, su tesisatı, demiryolu tüneli
Durum: Bozulmamış, erişilebilir, bazı alanları kamuya kapalı.

Mimar Ernst Sagebiel tarafından planlanan Tempelhof Havalimanı, 1937 ile 1941 yılları arasında tamamlandı. Tamamlandığında dünyanın ikinci büyük binası olarak kabul ediliyordu. Yerin altındaki geniş donatılar, şu anda bölge havalimanı olarak kullanılmasının yanısıra pekçok şirkete de ev sahipliği yapıyor.

Havalimanı, Albert Speer’in (Hitler’in baş mimarı) Almanya’nın başkenti için geliştirdiği planların bir parçasıydı. Hitler’in düşüncesine göre, 1950 yılında Berlin Almanya’nın başkenti olarak “Germania” adını alacak, Tempelhof da kıtanın ana havalimanı olacaktı. Gerçekte ise, II. Dünya Savaşı’ndan sonrasına dek yalnızca giriş peronu tamamlanabildi. Hava trafiği, yapının silah üretimi için kullanıldığı savaş süresince, bugün pistin yer aldığı eski Tempelhof Havalimanı’ndan sağlandı.

Havalimanının yer altında kalan kısmının büyüklüğü ile ilgili çoğu insan yanlış bilgiye sahip, bunun sebebi de alanın hantal bir yapıya sahip olması. Yer altında, yönetim binaları ve savaş sırasında sığınağa dönüştürülen depoların olduğu hangarlar yer alıyor.

Demiryolu, hangarlara paralel uzanarak, ana holün altından geçiyor. Savaş sırasında, muharebe uçakları burada üretiliyordu. Tünel, ana hole, posta servisinin sağ ve soldaki iki girişinden ulaşıyor. Şehir altyapısına bağımlı olmamak için, Columbiadamm bahçelerinin altında iki büyük depolama tankına sahip su tesisatı inşa edilir. Yine depoların yer aldığı kanada bir elektrik santrali kurulur. Tüm yapının altında 5 kilometrelik ikmal koridorları bulunuyor. Binanın kendine has bir diğer özelliği ise Columbiadamm bahçeleri altında bulunan yer altı sığınağı. Bu sığınak, 1945’te Sovyet güçleri giriş kapısını patlattığında, tamamen yanar. Hemen yakınında bir diğer yer altı sığınağı ise sahip olduğu özel mimari nitelikleriyle dikkat çekiyor. 1980li yıllarda havalimanı Amerikan kuvvetleri tarafından merkez üssü olarak kullanılmıştı.

Berlin Pnümetik Dağıtım Sistemi
İşlediği dönem: 1865 – 1976
Kapsam: 400 km
Kullanım Amacı: Pnümetik mektup ve kart dağıtımı
Durum: Sökülmüş, az sayıda istasyon halen mevcut, kamuya kapalı

90 istasyon ve 400 kilometrelik tüplerden oluşan Berlin Pnümetik Dağıtım Sistemi (1865 – 1976), Paris’ten sonra teknolojisi ile bu kadar geniş ölçeğe yayılan ikinci büyük sistem. Almanya’nın pnümetik dağıtım sisteminin merkezi, Spree Nehri’nde yer alıyor ve okyanusu geçen Avrupa ülkelerinden ihraç edilmiş. Posta dağıtım sistemi ile mektubun adrese ulaşması yaklaşık bir saar sürüyor ki modern motosiklet kuryeleri bile hala bu performansı yakalayabilmiş değil.

Berlin Metrosu
İşlediği dönem: 1902 yılından beri
Kapsam: 143 km, 170 istasyon
Kullanım Amacı: Kamu taşımacılığı
Durum: Kullanımda, halka açık

1896 yılında başlayan ilk bina çalışmasıyla, 1902 yılında açılan hat Stralauer Tor’dan Potsdamer Platz’a uzanıyordu. Warschauer Brücke ve Zoologischer Garten’a uzanan kısmı ise aynı sene içinde tamamlandı. 1903 yılında 11 kilometrelik hat, 29 milyon yolcu tarafından kullanıldı. 1905 yılı yeni bir U-Bahn çalışması başlatıldı: Richard-Wagner-Platz metro hattı 1906 yılında tamamlandı. 1913 yılına kadar pek çok hat yapılandırıldı. Bunlar; Spittelmarkt’den şehre, Spree Nehri’nin altından geçerek Alexanderplatz’a ve Schönhauser Allee üstünden Wilmersdorf’tan Thielplatz ve Kurfürstendamm’a ulaşan hattı.

1912 yılında gündeme gelen yapılanma ise savaş nedeniyle 1919 yılına kadar uygulanamadı. Kuzey – Güney Demiryolu 1923 yılında tamamlanır. Bir kaç yıl içinde ağ çok hızlı bir gelişim gösterir. 1930 yılına kadar pek çok bölge metro sistemi ile bağlanmış durumdadır. Dünya ekonomisinde yaşanan çöküş çalışmaların durmasına neden olur. 1945 yılında sistemde çeşitli tahribatlar oluşur. Hasar gören yapılar 1952’de onarılır.

Ernst Reuter’in yönetime gelmesiyle metro yapılanması tekrar başlar, fakat bu kez de 1961 yılında duvarın inşa edilmesiyle ikiye bölünür. Batı kısmında sistem yayılmaya devam eder. Doğu kısmında da 1973 yılında Tierpark’ın sisteme dahil olması ile bir gelişme yaşanır. Batı Berlin gelişmiş bir metro sistemi gelişimine tanıklık eder.

1989 yılında duvarın yıkılmasıyla hatlar tekrar birbirine bağlanır. Berlin yine tek parçadır. Bugün 143 km’lik ağa sahip sistemi her gün yaklaşık 1 milyon Berlinli kullanıyor.

Schöneberg Bölge Metrosu (U4)
İşlediği dönem:
1910 yılından beri
Kapsam: 2.9 km, 5 istasyon
Kullanım Amacı: Kamu taşımacılığı
Durum: Kullanımda, halka açık

Yapımına 1908’de karar verilen metro Siemens & Halske tarafından yürütülen çalışma ile kısa sürede çalışmaya başlar. İstasyonlar 5 farklı mimar tarafından planlanmıştır. Çalışma 1908 yaşanan kazayla gölgelenir. Berlin kanalizasyon sisteminin babası James Hobrecht tarafından da protesto edilir. Çalışmalar sırasında pek çok tarih öncesi hayvanlara ait kemiklere rastlanır.

Büyük Savaş ve ardından yaşanan ekonomik kriz yüzünden proje bir kaç durur ve 1926 yılında meşhur demiryolu mimarı Alfred Grenander’ın talimatları doğrutusunda tamalanır. 1939 yılında yeni hatlar dahil olur. II. Dünya Savaşı nedeniyle yapım çalışması durur ve ağ bombalamadam ciddi hasar görür. Fakat 1945 yılında tekrar işlemeye başlar. 1970li ve 80li yıllarda da hattın geliştirilmesine devam edilir.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.