Prof. Dr. Uğur Ersoy, Prof. Dr. Güngör Evren, İnşaat Yüksek Mühendisi Yılmaz Karataban, Prof. Dr. Fikret Keskinel, İnşaat Mühendisi Mahmut Küçük, İnşaat Yüksek Mühendisi Süreyya Yücel Özden, Yüksek Mimar Doğan Tekeli, Prof. Dr. İlhan Tekeli, İnşaat Yüksek Mühendisi Ali Terzibaşoğlu ve İnşaat Mühendisi Taner Yüzgec’ten bir jüri oluşturuldu.
Oldukça uzun süren çalışmanın sonuçları "50. Yılda, 50 Eser" isimli bir kitapta toplandı.
Ve "Türk mühendisliğinin tarihsel gelişimine tanıklık eden" 50 eserden biri de AKP hükümetinin yıkıp yok etmek istediği Atatürk Kültür Merkezi.
Bu binanın tarihsel ve mimari açıdan bir değeri olmadığını iddia edenlere önce bunu duyurmuş olayım.
Yurtdışında yaşayan bir mühendis okurum da gönderdiği bir notta 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’nın yeniden imarı sırasında geliştirilen bir teknolojiden söz ediyor.
Bu teknoloji ile 1956 yılında inşa edilen ilk bina Zürih’teki Alusuisse binası. Aynı yıllarda İsviçre Vevey’de de Nestle Holding’in merkez binası yapılmış. 1960’ların sonlarında da yine aynı teknik Brüksel’deki AB binasında uygulanmış. AKM’nin aynı teknikle inşa edilmesi de 1960’lara denk geliyor ve bu türün Türkiye’deki ilk örneği.
Okuyucumun gönderdiği fotoğraflarda bu sözünü ettiği binaların ayakta durduklarını ve özenle korunduklarını da gördüm. Dileyenler internet üzerinden bu fotoğraflara da ulaşabilirler.
Demek ki o ülkelerde tarihe sahip çıkma bilinci bizimkinden fazlaymış. Ya da bir ikinci ihtimal, orada kimse "kafasına göre bir koruma kurulu bulamadığı için" bu binaları yıkmayı becerememiş!
Takip
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!