Temmuz ayı kuraklık durumunu açıklayan Meteoroloji Genel Müdürlüğü, ülkenin bazı kesimlerinde çöl karakteri oluştuğunu bildirdi. Aydeniz Metodu'na göre çizilen temmuz ayı kuraklık haritasında, Rize ıslak, Hopa, Ordu ve Ünye çevreleri nemli, Trabzon, Giresun ve Kars çevreleri nemlice, Ardahan, Erzurum ve Başkale çevreleri ise kurakça olarak belirtildi. Son 12 aylık verilere göre; Türkiye'nin özellikle iç ve batı bölgelerinde kurak bir dönem yaşandı.

Artvin, Samsun, Zonguldak, Düzce, Sakarya, Gevaş, Muradiye çevrelerinin kurak olarak açıklandığı kuraklık analizinde, Van, Iğdır, Ağrı, Bayburt ve Kocaeli çevrelerinin çok kurak geçtiği, yurdun kalan diğer kesimlerinin ise çöl karakterler gösterdiği kaydedildi. 2007 Temmuz ayı ile 2006 Temmuz ayı kuraklık haritası karşılaştırıldığında ise geçen yıla göre bu yıl temmuz ayında Doğu Anadolu'nun güneydoğusu ile Iğdır, Erzurum, Trabzon, Giresun, Ordu, Samsun, Kangal, Düzce, Sakarya ve Kocaeli çevreleri daha nemli geçti. Nemlilikte en fazla artışın görüldüğü yer Başkale oldu. Geçen yılın aynı ayına göre bu yıl Trakya'nın batısı ile Bartın, İnebolu, Sinop, Artvin, Ardahan, Bingöl, Solhan, Gümüşhane, G.Antep, Adana, Akşehir ve Tefenni çevreleri daha kurak geçerken kuraklıkta en fazla artışın görüldüğü yerler Edirne ve Kırklareli oldu.

Normalleştirilmiş Yağış İndeksi (NYİ) metoduyla yapılan kuraklık analizine göre temmuzda güney ve doğu bölgelerinde nemli, batı ve iç bölgelerinde ise kurak bir dönem yaşandı. Genel olarak bakıldığında Trakya'nın kuzeyi ve Marmara'nın doğusu, Güney Ege, Hatay hariç Akdeniz ve İç Anadolu'nun kuzeyi ile güneydoğusu, Karadeniz'in orta ve doğu kesimleri, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde nemlilik, yurdun diğer kesimlerinde kuraklık olduğu kaydedildi. Mardin ve Şanlıurfa'nın aşırı nemli, Amasra'nın çok şiddetli kurak olduğu vurgulandı. NYİ, seçilen noktada ve belli periyotta meydana gelen yağışın, uzun yıllar yağış ortalamalarına göre az ya da çok oluşunu mukayese ederek bir kuraklık sınıflandırması yapıyor. Konya, aa

Uzmanlara göre; Anadolu yarı kurak bir iklime sahip
Meteoroloji Mühendisleri Yönetim Kurulu üyesi İsmail Küçük, kuraklık analizinin doğru olduğunu; ancak bu değerlendirmenin kısa vadeli ve ortalama değerlerle yapılmasının yanlış sonuçlar doğurduğunu ifade etti. Anadolu'ya düşen yağışın yıllara göre 195 ile 65 milyar metreküp arasında değiştiğini belirten Küçük, ortalamanın 90 milyar metreküp olduğunu kaydetti. Üst sınırın 90 milyar metreküp olarak alınması halinde yağışın 65 milyar metreküpe düştüğünde 'kuraklık var' dendiğini dile getiren Küçük, "Anadolu yarı kurak bir iklime sahip. 3 yıl ve daha uzun periyotlardaki değerlendirme daha doğru bir fikir verir. Ancak ne kadar yerinde tespitte bulursanız bulunun, tedbir alması gereken yöneticiler bunu dikkate almazsa bir hükmü yoktur." dedi. Doğa Savaşçıları Çevre Örgütü Başkanı Zafer Murat Çetintaş ise Meteroloji'nin, suların gürül gürül aktığı bazı bölgeleri çöl olarak nitelendirdiğine dikkati çekti. Kendi raporlarının bu çalışmayla uyuşmadığını anlatan Çetintaş, Trakya, Marmara'nın iç kesimleri, Ege'nin bazı kesimleri ile İç Anadolu'da kuraklık görüldüğünü kaydetti. Çetindaş, Karadeniz ile İç Anadolu arasındaki bölgede akarsu ve su kaynaklarında bir daralma olmadığını saptadıklarını belirtti. Çukurova Çevre Koruma Derneği Başkanı Hasan Aydın, bölgelerinde 'çöl' şeklinde tanımlanacak bir kuraklık olmadığını söyledi.