Le Corbusier, Mies van der Rohe, Frank Lloyd Wright ve Alvar Aalto gibi modernist akımın öncülerinden biri olan Brezilyalı mimar Oscar Niemeyer, tüm dünyaya damgasını vuran çalışmalarının yanı sıra, modern mimarlığın Brezilya koşullarında hayat bulmasını da sağlar. Gençlik yıllarında Le Corbusier ile beraber ortak çalışmaların altına imza atan ünlü mimar, onu tasarımlarında dik açılarla birlikte eğrileri de kullanma fikrine teşvik eder.

1945 yılından bu yana Brezilya Komünist Partisi üyesi olan Niemeyer, 1961 yılında sürgün edilir ama gittiği Fransa’da ve diğer Avrupa ülkelerinde de eserleriyle yaratıcılığını ve tepkisini göstermeye devam eder. 1963 yılında Lenin Barış Ödülü’ne layık görülen Oscar Niemeyer’in en önemli yapılarından bazıları kubbesiyle dikkatleri üzerinde toplayan Paris’deki Fransa Komünist Partisi Genel Merkezi, sonradan Dünya Miras Listesi’ne eklenen Brezilya’daki Alvorada Sarayı, Rio’daki Niteroi Güncel Sanat Müzesi ve New York’daki Birleşmiş Milletler Merkez Binası’dır.


Alvorada Sarayı - Brezilya

“Her şeyin ne kadar önemsiz olduğunu anlamak için öncelikle mutlaka mütevazi olmamız lazım” diyen Niemeyer mimarlığıyla bir efsane yaratsa da mimarlık, siyaset ve kendi özel yaşantısında hep alçakgönüllü olmayı seçer. Küba Devlet Başkanı Fidel Castro’nun “Niemeyer ve ben bu gezegendeki son komünistleriz” dediği Küba dostu Oscar Niemeyer, Fidel Castro ve Hugo Chavez’le olan yakınlığıyla da bilinir.


Adalet Bakanlığı - Brezilya

“Jose Marti” Küba Dostluk Derneği, Aralık ayında 100. yaşını dolduracak olan Oscar Niemeyer’e sahip çıkmak, onu ve eserlerini daha yakından tanımak ve tanıtmak adına bir çağrıda bulunuyor. Modernizmin en sıradışı mimarlarından biri olan Niemeyer’i tartışmak üzere mimarlar, şehir plancıları, akademisyenler ve öğrenciler bir araya geliyor.

İlgilenenler [email protected] ve [email protected] adreslerinden “Jose Marti” Küba Dostluk Derneği Mimarlık ve Şehir Planlaması çalışma grubuna ulaşabilirler.