Haberler

Küresel ısınma ve son flamingolar

Tarih: 24 Kasım 2007 Kaynak: Akşam
Ülkenin bereketli yağmurları başladı ya ne küresel ısınma sorunu kaldı ne de susuzluk. Oysa, asıl tehlike, bulutların gözyaşlarını bırakıp bırakmamasında değil...

Dünyayı çevreleyen atmosferde ve okyanusların ortalama sıcaklıklarında artış sürüyor. Denizler hızla yükseliyor. Çevreyi kaplayan seralar ve ürün yetiştirmede kullanılan sera gazları atmosferde karbondioksit oranının artmasına neden oluyor ve her geçen gün soluk soluğa yaşanan yaşamı biraz daha soluksuz bırakıyor.

Guardian gazetesine göre, küresel ısınma haritasındaki en riskli bölge Türkiye. Türkiye’nin çölleşmemesi için yıllardır didinenlerin sözleri tutulsaydı, meşe palamutları ülkenin kıraç bölgelerine dikilseydi ve çarpık kentleşmenin önüne geçilebilseydi bugün doğanın yeşil halısında başımız dik dolaşacaktık, olmadı... Çarpık kentleşme, yeşil şemsiye altında yaşayan kırsal alanın bütün renklerini solduruyor, yok ediyor.

“Küresel ısınmaya dikkat çekmek için, her birey, kendi yetisinde, kendi alanında sorumluluk üstlenmelidir” diyor ya küresel ısınma karşıtları, çok doğru.

Bu sorumluluğu üstlenen kişilerden biri de, ressam Nilgün İleri Köseoğlu. Köseoğlu, Atatürk Kültür Merkezi’nde açtığı suluboya resim sergisi ile dünyanın yaşadığı ve yaşamaya devam ettiği küresel ısınma tehlikesine, Türkiye topraklarından tuvale aktardıklarıyla dikkat çekmeye çalışıyor.

Köseoğlu, İzmir Suluboya Ressamları üyesi. Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim İş Bölümü mezunu. 23 yıl resim iş öğretmeni olarak çalışmış. Sonra, çeşitli atölyelerde sürdüğü eğitimini, fırçasını demir döver gibi dövdükten sonra tuvalle buluşturmaya başlamış. Resimlerinde genellikle doğadan ve figürlerden esinlenmiş ve tablolarını renkler ve estetik lekelerle süslemiş... Fırçası elinde yetkinleştikçe, Konya, Akşehir-Denizli-Çivril, Ege Bölgesi insanlarını, evlerini, yeşil dokunun içinde yitip giden suları, doğayı fırça ucundan damıtmaya başlamış tuvaline. Tuvalden tuvale sürerken yolculuğum toplumsal yaşam bütün yönleriyle çıkıyor karşıma.

Tabloları seyrediyorum. Tire’nin çömlekleri üst üste sohbet ediyor, bir kır kahvesinde dinlenen ve sohbet eden iki insana inat... Güvercinler, küresel ısınmanın solduramadığı bir menekşe ile oynaşıyor... Yeşil Tire, Işıklı Göl’le buluşuyor bir başka köşede. Bir ağaç gölgesinde dinlenen tekne her an kucaklaştığı suya hasret kalmak üzere...

Sanatçının suluboya tekniğiyle can verdiği martı, alev, yaşama şansı, son flamingolar tabloları ise, küresel ısınmanın olumsuz etkilerine bir adım kala, uyarı niteliğini taşıyor. Belli ki, Köseoğlu, resim macerasını çizerek, boyayarak, beğenmeyerek, düzelterek ve tamamlayarak sürdürecek...

Ünlü Rus yazarı Anton Çehov (1860-1904), 1899 yılında yazdığı Vanya Dayı oyununda bakın neler söyletiyor Doktor Astrof’a: “Haritaya bir göz atın. Bu bizim kasabanın 50 yıl önceki hali. Koyu ve açık renkler ormanı gösteriyor. Yeşil üzerine ağ çekilen yerde ise, bir göl vardı. Bu gölde kuğular, ördekler ve kazlar yaşardı ve ihtiyarların dediği gibi, görülmüş ve görülmemiş cinsten kuşlar bulunur, bulutlar halinde geçerlerdi. Şimdi bugünkü haritaya bakın. Yeşil renk artık lekecikler halinde. Orman yok olmuş anlayacağınız. Göl kuruduğu için kuşlardan eser yok. Bütün bunlar cehaletten, tam bir idraksizlikten ileri gelmedir. Soğuktan donan, aç, hasta bir adam, yaşamının geri kalanını kurtaracak yerde, şuursuzca açlığını giderecek, kendini ısıtacak her şeye saldırıyor; yarınını düşünmeden her şeyi yıkıyor. “

Ne dersiniz son flamingolar çoktan gitti de, haberimiz mi yok...
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.