Avrupa çapında 18 ülkeden 230 firmanın aday olduğu Avrupa Tasarım Yönetimi Ödülleri’nde (Design Management Europe Awards) Nurus, kendi kategorisindeki pek çok ülke arasında ödüle layık görülen adaylardan biri oldu. Ödül, tasarım yönetimi stratejileriyle farklılık yaratmayı başarabilen şirketlere verildi.
Tasarımın ticari başarıya katkısının yeterince önemsenmediği fikrinden yola çıkan Avrupa Tasarım Yönetimi (DME), Avrupa Birliği 6. Çerçeve Projesi kapsamında, Admire ana başlığı altında geliştirdiği organizasyonla, “tasarım yönetiminde innovasyonu kuvvetlendirmeyi” hedefliyor. Avrupa Komisyonu tarafından da desteklenen DME, tasarım yönetimi stratejileriyle farklılık yaratan şirketler arasından en iyileri seçmek amacıyla, bu yıl ilk kez gerçekleştirdiği yarışmanın sonuçlarını 22 Kasım’da düzenlenen ödül töreniyle açıkladı.
Yarışmaya katılan şirketler ciroları ve çalışan sayılarına göre mikro, küçük, orta ve büyük ölçekli işletmeler; kar amacı gütmeyen organizasyonlar ve ‘yeni gelenler’ başlıkları altında altı kategoride değerlendirildi. ABİGEM İzmir (Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi) tarafından Türkiye’den aday gösterilen Nurus, “Orta Ölçekli İşletmeler” kategorisinde ödüle layık görülen şirketler arasındaydı.
Tasarım yönetimindeki doğru hamleleriyle uluslararası bir marka haline gelen Nurus’un Başkan Vekili Renan Gökyay konuya ilişkin, “Bugünlerde herkes anahtar kelimenin tasarım olduğunu zannediyor. Oysa ki Nurus’ta sihirli kelime ‘marketing’dir. Marketing, tasarımın problem tanımını yapar. Bir şirketi şekillendirebilmek ve endüstriyel üretim yapabilmek için dünyanın o anki geçerli kurallarını okuyabilen, ihtiyaçları tespit edebilen ve bu ihtiyaçları ürün fikrine dönüştürebilen iyi tasarım yöneticilerine ihtiyaç vardır. Tasarım yönetimi yapabilmek kilometre işidir,” yorumunu yaparken, tasarım yönetiminde farklı ölçekler için farklı reçeteler olmasının gerekliliğine de değindi. “Endüstriyel ürün çıkarıyorsunuz ortaya. Bu noktada ölçek çok önemli. Zaten tüm dünya artık ölçek ekonomisi üzerinde dönüyor. Bir masayı yılda 200 bin adet üretip satmayı, bu rakamlarda karlı hale gelen bir yatırımı tasarlarken, ölçekle alakalı irdelemeniz gereken ve pek çok ana başlığa ayrılan uzun bir liste vardır. Tasarım yöneticisi bu listede yer alan her detaya hakim olmalıdır.”
Proje koordinatörlüğünü Eindhoven Belediyesi’nin yaptığı DME Ödülleri’nin lansmanı 7 Haziran 2007’de Eindhoven’da düzenlenen Uluslararası Tasarım Konferansı’nda yapılmıştı. Aday şirketlerden 30 Temmuz’a kadar faliyetlerini ve şirket yapılarını anlatan sunum paftalarının teslim edilmesi istendi. Pafta teslimlerinin ardından yaklaşık dört ay süren uzun bir değerlendirme ve bekleme süresi başladı. DME’den gelen açıklamaya göre jüri "ticari başarıyı yakalamak amacıyla tasarımın uygulanma sürecindeki liderlik yetkinliğini ve beceriyi dikkate almaktadır. Firmalar ve organizasyonlar, ticari kazanım elde etmek amacıyla tasarımın iş süreçlerine, yönetimlerine ve stratejilerine nasıl entegre edildiğini ortaya koyarak bu ödüle başvurmaya davet edilmektedir."
Türkiye’den şirketlerin de aday gösterildiği yarışmanın ödül töreni, Almanya Essen’de bulunan, yılda 120 bin kişinin ziyaret ettiği ve dünyanın dört bir yanında gelen 1.000’in üzerindeki tasarımın sergilendiği 4.000 metrekarelik bir alana yayılan Red Dot Tasarım Müzesi’nde gerçekleşti. Eski bir maden ocağından dönüştürülmüş olan yapıda düzenlenen kokteylin ardından, ödül törenine geçildi. DME ödül töreninin açılışında bir konuşma yapan Red Dot Başkanı Prof.Dr. Peter Zec, marka değeri yaratmanın önemine değinerek başladı: “Bir marka yaratmak için önce bir değer yaratmalısınız. Marka değerini yükseltmek cironuzu yükseltmekten çok daha zordur ama, bunu bir kere doğru yaparsanız hayal bile edemeyeceğiniz rakamlarla karşılaşırsınız. Tasarım bir şirketin ya kurumsal stratejisidir ya değildir. Tasarımı stratejilerine dahil edenler, marka değeri yaratabilenlerdir” yorumunu yapan Zec sözlerini basit ama etkili bir örnekle sürdürdü: “Sonuçta bir elbise giyersiniz. Aynı elbiseyi bir başkası da giyer ama sizde durduğu gibi durmaz. Bu durum o elbiseyi nasıl taşıdığınızla ve ona kattığınız değerle ilgilidir. Tasarımla marka yaratmak da böyledir.” Konuşmasına son verirken, sunum paftalarında en özel şirket bilgilerini bile paylaşma cesaretini gösteren adayları kutladı.
Avrupa Tasarım Yönetimi Ödülleri’nin en önemli özelliği; şirketlerin yarışmaya kendilerinin başvuramıyor olması. Şirketler, Avrupa Tasarım Yönetimi’nin 18 ülkedeki 14 partnerleri tarafından aday gösterilebiliyor. Ödül jürisinin, adayları inovasyonda öncülük, değişime ayak uydurabilme yeteneği ve yönetimde mükemmellik ilkeleri üzerinden değerlendirdiği yarışma sonucunda, ödüle layık görülen adaylar, dünya çapında kazandıkları prestijin yanı sıra, genişleyen sektörde, bilgisi güncellenen bir ağın da parçası oluyorlar. 18 ülkeden 200 şirketin aday gösterildiği yarışmaya katılan ülkeler arasında İspanya, Almanya, Belçika, Slovenya, Portekiz, İtalya, Türkiye, İngiltere, Avusturya, Finlandiya, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Fransa, İrlanda, Litvanya, Lüksemburg, Hollanda, Polonya ve Slovenya da vardı.
Açılış konuşmalarının ardından başlayan seremoniyle kazananlara ödülleri verildi. Töreni izleyen Türkiye Essen Başkonsolosu Hakan Akbulut katılan şirketleri kutlarken, Türkiye’den yarışmaya katılan firmalarımızın ödül almasından Türkiye adına duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Törenin ardından müzede, kazananları buluşturmak amacıyla düzenlenen yemekte, Türkiye’nin böyle bir platformda Avrupa Birliği ülkeleriyle yarışmasının ne kadar önemli olduğu, konuşulan ana konular arasındaydı.
Farklı ölçeklerdeki 44 şirketin ödüllendirildiği yarışmada “Büyük Ölçekli İşletmeler” kategorisinin birincilik ödülünü Loewe alırken, ikincilik ödülünü Festo ve üçüncülük ödülünü BSH Grup (Bosch and Siemens Home Appliances Group) aldı. İki yıl boyunca ödül kazanan ve aday olan şirketlerin sunum ve ürünlerinden oluşturulacak tasarım yönetimi başarı örnekleri “Sahnede Tasarım” turuyla Avrupa’yı dolaşacak; tasarımcıları, şirketleri, organizasyonları, bilgi sağlayıcı kurumları ve tasarım merkezlerini biraraya getirecek bölgesel atölyelerle tasarım yönetimiyle daha fazla innovasyonun nasıl sağlanacağı tartışılacak.