Haberler

İyi sonuçlanmış bir kör randevu

Tarih: 16 Ocak 2008 Kaynak: Radikal Yazan: Ahu Antmen
Sergide Nermin Kura'nın yumurta formundaki seramik ve fotoğrafları ile Ramazan Bayrakoğlu'nin nadide vazoların fotoğraflarından yola çıkarak tuval yüzeyine diktiği 'bez resim'leri yer alıyor.

Nermin Kura ile Ramazan Bayrakoğlu'nun birbirinden bağımsız 'Folluk' ve 'Koleksiyon Parçaları' başlıklı sergileri aynı mekânda, Galeri Apel'de birbirinden habersiz buluşurken yine de birbiriyle 'konuşması', bu iki sergiyi birlikte izlemeyi daha da ilginç kılıyor

Galeri Apel yeni yılı iyi sonuçlanmış bir kör randevuyla karşılıyor: Nermin Kura ile Ramazan Bayrakoğlu'nun birbirinden bağımsız 'Folluk' ve 'Koleksiyon Parçaları' başlıklı sergileri aynı mekânda birbirinden habersiz buluşurken yine de birbiriyle 'konuşması', bu iki sergiyi birlikte izlemeyi daha da ilginç kılıyor. Nermin Kura sergide yumurta formundan kaynaklanan seramiklerini ve fotoğraflarını sergiliyor. Ramazan Bayrakoğlu ise çeşitli dünya koleksiyonlarında bulunan nadide vazoların fotoğraflarından yola çıkarak tuval yüzeyine diktiği 'bez resim'lerini.

Seramiğin resim, resmin fotoğraf, fotoğrafın dikiş gibi mecralardan konuştuğu sergilerde izleyici, bakmanın/seyretmenin kendisini heyecan verici kılan gerçeklik/yanılsama ikilemleriyle de karşı karşıya kalıyor. Kura'nın fotoğraflarında gördüğümüz gerçek yumurta kabukları mı sanatçının kendi ürettiği seramik 'kabuk'lar mı belli değil, bilemiyoruz. Bayrakoğlu'nun yapıtları ise, öylesine 'foto-gerçekçi' bir görünüm sunuyor ki, uzaktan onların fotoğraf, ya da en azından boya resim olabileceklerini düşünüyoruz. Sanatçının bu imgeleri dikerek gerçekleştirmiş olduğunu fark etmekse yapıtların seyrini de anlamını da değiştiriyor; o zaman onlara, yüzeyde temsil edilen nesnelerin, yani o nadide vazoların yansıttığı 'el emeği göz nuru'yla, zanaat boyutuyla bakmaya başlıyoruz.

Çömlekçilikten nadide vazolara uzanan bir tarihin arka planını düşündüren Bayrakoğlu da yumurta formunu 'düşünülebilecek en eski kap' olarak okuyan ve yorumlayan Nermin Kura da aslında, belli nesneler/üretimler/ilişkiler üzerinden sanat/zanaat gibi, doğa/kültür gibi ayrımları, tarihsel süreçte nasıl ördüğümüzü akla getiriyorlar, belki bir ölçüde sorguluyorlar da.

El emeğini sorguluyorlar
Her iki sanatçının yapıtlarında da sanat ve zanaat arasındaki sınırları eriten bir yaklaşımın ön planda olduğu ise kesin: El emeğinin değerine işaret eden ve onun değerini sorgulayan, geçmişte kullanılan geleneksel yöntem ve becerilerin güncelliğe taşınmasıyla ortaya çıkan süreklilikleri/kopuklukları araştıran, bu tür yöntemler kullanmanın sanat yapıtına bugün ne tür anlamlar kazandırdığını irdeleyen bu sanatçılar, bu sorulara yönelik yanıtların arayışına izleyiciyi de ortak ediyorlar.

Kura ile Bayrakoğlu sergilerini elbette birbirlerinden bağımsız olarak da izleyebilirsiniz. Geçmişten bugüne yumurta formuna tutkunluğu olan, hatta yumurta kabuğunun içine bakmanın bir tür mistik deneyim olduğunu düşünen Kura ('Mekânın Poetikası'nda Bachelard'ın dediği gibi belki: içe dönerek başlar hayat?) seramiklerinde ve fotoğraflarında izleyiciye varoluşa dair düşüncelerini yansıtıyor. Kabuk imgesi, bu olağanüstü beyaz, sessiz, dingin imge ve nesnelerde tek değil pek çok şeyin metaforu. Kura'nın fotoğraflarında, içerisi ve dışarısı arasındaki sınırları yok eden o muğlak beyazlıkta, yoğun bir sonsuzluk duygusu, çağrışımı, ifadesi var.

Son yıllarda çeşitli karma sergilerde ve bienallerde izlediğimiz Ramazan Bayrakoğlu'nun 'Koleksiyon Parçaları' ise geleneksel resim sanatının sınırlarını sorgulayan, resme yeni olanaklar kazandırabilmenin arayışını sürdüren sanatçının ilginç çalışmaları arasında. 'Kopyanın yapıtlaşmasını' ve 'orijinalinden bağımsız yeni bir koleksiyon nesnesine dönüşmesini' amaçlayan Bayrakoğlu, 'Koleksiyon Parçaları'yla bunu gerçekten de başarıyor. Temsil ettiği 'nadide eserler' kadar emek-yoğun ve 'estetik' yeni nesneler sunan Bayrakoğlu, müzecilik pratiğinin nesneleri sanat / zanaat / tasarım gibi ayrımlar üzerinden nasıl 'değer'lendirdiğine de işaret ediyor. Her iki sergi de belki ilk aşamada salt bakmaktan, seyretmekten zevk duyacağınız, ama aklınızda düşüncelerle ayrılacağınız türden. 26 Ocak'a kadar.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.