Haberler

Ulaşım ve Trafik

Tarih: 11 Mart 2008 Kaynak: Akşam Yazan: Cengiz Türksoy
Her türlü ham ve işlenmiş maddenin bir yerden başka bir yere taşınmasına "ulaşım"; insanların, hayvanların ve araçların ulaşım kanalları üzerindeki akış, davranış ve hareketlerine ise trafik denilmektedir. Sıkça karıştırılan ve birbiri yerine kullanılan bu iki kavram arasında çok yakın ilişki vardır. Ulaşım, asıl olarak hemen her şeyin yer düzlemindeki farklı mekânlar arasında yer değiştirmesi; trafik ise bu yer değiştirme sürecinde yaşananlar olarak da algılanabilir.

Bu tanımlardan hareketle, ulaşım sorununu, ulaşım gereksiniminin karşılanmasına yönelik kanallardaki yetersizliğin; trafik sorununu ise, bu yetersizlikle birlikte o kanalların kullanımında görülen kuralsızlıkların yarattığını söyleyebiliriz. Örneğin kentsel alanlardaki yaşam biçiminin doğurduğu ulaşım gereksinimini karşılayacak kanalların yetersizliği günümüz dünyasındaki pek çok büyük kentin başlıca sorunları arasındadır. İnsanlar, bulundukları kentlerde, birbirlerine, mala ya da hizmete erişmek ya da mal ve hizmeti başka yerlere taşımak için gün içinde sürekli hareket halindedirler. Üretilen mal ve hizmetler sürekli bir yerden bir başka yere taşınır. İyi planlanmış bir kentte neyin nerede ve ne kadar üretileceği, neyin nerede ne kadar tüketileceği ve bunun doğuracağı ulaşım gereksinimi önceden belirlenerek buna uygun ulaşım kanalları oluşturulur. Üretim ve tüketim türleri, kalıpları, alışkanlıkları ve hacimleri değişirken ulaşım kanallarında gerekli değişikliklerin yapılmaması kentleri ulaşım sorunuyla karşı karşıya bırakır.

Ulaşım kanallarındaki yetersizliklerin yarattığı ulaşım sorununu trafik sorunu izler. "Ulaşım kanalları üzerindeki akış, davranış ve hareketler" anlamına gelen trafikte düzeni sağlamak için yılların deneyimlerine dayanarak konulmuş olan kurallara uyulmaması; trafikte birbirlerini "ortak" değil "rakip" gören sürücü davranışları sorunu daha da büyütür. İşte bu noktada geçici çözümlerle sorunun günlük yaşamı etkileyen boyutları küçültülmeye çalışılır. Kimi yolların tek yön kullanılması; bölünmüş yollarda sabah ve akşam saatlerinde ters yönden şerit aktarılması; zirve saatlerde sıkışan kent merkezindeki kavşaklarda köprüler yapılması; alt geçitler, üst geçitler; kenti yaya dolaşımına -nerdeyse- kapatan düzenlemeler vb. hep bu geçici çözümlerdir. Dikkat edilirse, bu tür düzenlemelerin hemen hepsi taşıtların kent içinde daha hızlı hareket edebilmesini; yani trafik sıkışıklığını çözmeye yönelik girişimlerdir. Oysa yaşamda her şey "insan" içindir ama bu düzenlemelerde aslında "insanın" çok fazla yeri yoktur. "İnsan öncelikli" çözümlerde çıkış noktası kent içinde hareket halindeki insanı en güvenli, en konforlu, en ucuza ve en kısa sürede gitmek istediği noktaya ulaştırmaktır. "Toplu taşımacılık" kavramının arkasında bu gerçek yatmaktadır. O nedenle "toplu taşımacılık" kent içi trafiğin değil, ulaşımın bir alt başlığıdır.

Kent içinde, bugünün ve geleceğin üretim, dağıtım ve tüketim özelliklerine dayalı gereksinimleri karşılamaya yönelik bir plana göre ulaşım kanalları düzenlenerek yaşanan ve gelecekte yaşanması olası ulaşım sorunu çözülmedikçe sorun olarak görülen trafik sıkışıklığının kalıcı biçimde çözülmesi olanaksızdır.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.