‘Su Özelleştirilemez’
Kampanya kapsamında yapılan açıklamada, “Sosyal hareketlerin dışlandığı ‘Dünya Su Forum’unun önemli gündemlerinden biri, Türkiye’deki su kaynaklarının özelleştirmeye açılması olacak” deniliyor. Suyun bütün insanların ortak kamusal mülkiyeti olduğunun vurgulandığı açıklamada, “Tüm ekosistemlerin vazgeçilmez kaynağı ve temel ihtiyacı olan suyu kimse özel mülkiyet olarak kullanamaz. Her insan suya, özelde içme suyuna yeterli nitelik ve nicelikte erişim hakkına sahip olmalıdır” ifadesi yer alıyor.
‘Dayanışma Sağlanmalı’
Suyun toplumlar, insanlar, cinsiyetler ve ülkeler arası dayanışmanın gelişmesine katkıda bulunması gerektiğinin belirtildiği açıklamada şunlar kaydediliyor: “Su kaynaklarının yönetimi ve kullanımı, toplumsal eşitlikle çevresel ihtiyaçları gözeterek sürdürebilir şekilde planlanıp uygulanmalı. Kullanılırlık ve sorumluluk temeline bağlı olarak suyun finansal sorumluluğu hem bireysel hem de kamusal olmalı. Suyun her insanın temel ihtiyacını karşılayacak şekilde sağlanması bir toplumsal anlaşma olarak ele alınmalı. Su kaynaklarıyla alınacak kararlar demokratik yönteme dayanarak alınmalı, yerel ve bölgesel düzeydeki topluluklar ve insanlar özellikle bu sürece aktif şekilde dahil edilmeli.”
‘Çevreci Politikalar Oluşturulmalı’
Türkiye’de bugüne kadar doğal kaynakların sonuna kadar tüketilmesine dayalı, çevreyi gözetmeyen bir kalkınmacı anlayışın var olduğunun belirtildiği açıklamada şöyle deniyor: “Söz konusu anlayış terk edilmeli, baraj projeleri bu eksende yeniden gözden geçirilmeli. Suyun ve doğal kaynakların özelleştirilmesi fikrinden vazgeçilmeli, su uluslararası hegemonyanın bir aracı olarak görülmemeli. Küresel ısınmaya bağlı su ve gıda krizinden kaynaklanan zararlar karşılanmalı, karbon emisyonunu azaltıcı politikalar derhal hayata geçirilmeli.”
Kampanyaya, Akdeniz Çevre Platformu, Barışarock İnisiyatifi, Göç-Der, Hasankeyfi Yaşatma Girişimi, Heinrich Boll Stiftung Derneği, Kadıköy Kent Konseyi, Küresel Eylem Grubu, Mezopotamya Kültür Merkezi, Munzur’u Koruma Kurulu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Sosyal Demokrasi Vakfı, Tunceli Dernekleri Federasyonu, Vapurlarımı Vermiyorum Kampanyası ve Yeşiller adlı gruplar destek oluyor.
İzmir’de 21 yeni kuyu açılacak
Kurak bir yaz geçiren ve barajlarda doluluk oranı hızla düşen İzmir’de susuzluğun önüne geçmek için 21 yeni kuyu açılacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, kuyular Sarıkız, Pınarbaşı, Halkapınar ve Menemen havzalarında açılacak. Pınarbaşı ve Halkapınar havzalarında açılacak 4 kuyunun ihalesi tamamlanarak çalışmalara başlandı.
Günlük 130 Bin Metreküp İlave Su
Menemen ve Çavuşköy’de açılacak 9 kuyunun ihalesinin de kısa sürede sonuçlanması bekleniyor. Ağustos ve eylül aylarında devreye girmesi beklenen kuyularla İzmir’e günlük 130 bin metreküp ilave su sağlanacak. İzmir’in su ihtiyacını sağlayan 29 kuyu arsenik oranı yüksek çıktığı için kapatılmıştı.
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!