Tarlabaşı çocuklarının çektiği fotoğraflar Rengahenk Sanat Evi’nde sergileniyor.
Yaşları küçük ama hayalleri büyük… İstanbul Tarlabaşı’nda yaşayan çocuklar, çektikleri fotoğraflarla anlatıyorlar yaşamlarını ve hayallerini… Birçoğu, ülkeleri dolaşarak bilmek istediklerini fotoğraflamak istiyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin kurduğu Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin Alternatif Sanat Atölyesi, çocukları düşlerine bir adım daha yaklaştırıyor. Bir taraftan eğitim şart derken diğer yandan görmezden gelinen çocuklara kültür merkezi sahip çıkıyor. Bir haftalık eğitim sonrasında Tarlabaşı çocuklarının çektiği fotoğraflar Rengahenk Sanat Evi’nde sergileniyor. Kentsel Dönüşüm kıskacında yaşayan çocuklar, fotoğraflara da yansıtıyorlar yaşadıklarını. 8 yaşındaki Ferhat da bunlardan biri. “En çok nerenin fotoğrafını çekmek isterdin” sorusuna “Eski evimi” yanıtını veriyor Ferhat.
Tarlabaşı Toplum Merkezi atölyelerinin projesinde yer alan ve sergide fotoğrafları bulunan 8 yaşındaki Ferhat Demirel, projeden memnun kaldığını dile getirdi. Fotoğraf çekmeyi sevdiğini aktaran Demirel, fotoğrafa ileride de devam etmek istediğini belirtti. “Ablamın, hocalarımın ve arkadaşlarımın fotoğraflarını çekmek istiyorum” diyen Demirel, ders aldıkları merkezde en çok yaratıcılık dersini sevdiğinden söz etti.
Projeye dahil olan diğer çocuklardan biri olan Tuğçe Biğel, sergide kendilerine ait çalışmaların yer almasından memnun. İleride doktor olmak istediğini ama fotoğrafa da devam etmek istediğini ifade eden Biğel, Hollanda ve Londra’nın fotoğraflarını çekmek istediğini söylüyor.
Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde sanat eğitmenliği yapan Ulaş Çıbuk, ‘Çocukların Gözüyle Tarlabaşı’ projesini oluşturan eğitmenlerden biri. Merkezlerinin Tarlabaşı’nda yaşayan 45 çocuğa Alternatif Sanat Atölyesi’nde sıklıkla eğitim verdiğini, 1 haftada alınan fotoğraf dersiyle serginin ortaya çıktığını belirten Çıbuk, projenin Tarlabaşı’nda yaşayan çocukların elinden çıkmasının önemli olduğunu vurguladı. Her çocuğa çek-at makine dağıtarak, kendi yaşamlarını belgelemeye teşvik ettiklerini anlatan Çıbuk, “Tarlabaşı’nın kendine has bir havası var. Çok doğal, çok zengin bir yapısı… Çocuklara müdahale etmedik. Sadece kendi yaşamlarını çekmelerini istedik. Çıkan işlerden emindik” diyerek, tahminlerinin üstünde sonuç çıktığını sözlerine ekliyor.
Tarlabaşı’nın başka türlü fotoğraflara yansımasının çocukların oraya ait olmasından kaynaklandığını belirten Çıbuk, ‘Kentsel Dönüşüm Projesi’nin söz konusu olduğu Tarlabaşı’nın son belgelerin çocukların çektiği fotoğraflarda bulunacağını gözeterek, projeyi kısa zamanda paylaşmak istediklerini dile getirdi. “Fotoğrafları insanların beğeniyor olması bizim için önemli değil, insanların Tarlabaşı’nı görüyor olması önemli” diyen Çıbuk, Tarlabaşı’nda çalışmalarını sürdüreceklerini ifade ederken “Kentsel Dönüşüm Projesi’ni ortaya koyan kurumların 1 ya da 2 yıllık Tarlabaşı’nda çalışmaları var. Fakat Tarlabaşı’nda yaşayan insanların bu çalışmalardan haberi yok. Biz de bizi ne bekliyor, bilmiyoruz. O süreci hep beraber göreceğiz” dedi.
Rengahenk Sanat Evi’ndeki ‘Çocukların Gözüyle Tarlabaşı’ fotoğraf sergisi 27 Temmuz akşamına kadar gezilebilecek. Ayrıntılı bilgi için; www.rengahenk.org.