Le Monde Gazetesi'ndeki haber, Rusya'nın dünyada giderek yaygınlaşan "yeşil binalar" trendinin dışında kalmak istemediğini gösteriyor. Peki Türkiye bu "yeşil binalar" trendinin neresinde?
Dün, İstanbul'da Yıldız Üniversitesi'nde "yeşil binalar"la ilgili kapsamlı bir eğitim semineri düzenlendiğini haber vererek konuya girelim. Semineri düzenleyen "Çevre Dostu Binalar Derneği".
TEMA'nın Onursal Başkanı Nihat Gökyiğit ve Dr. Duygu Erten tarafından 2007 yılında kurulmuş. Gökyiğit Başkan, mühendis kökenli Dr. Duygu Erten Başkan Yardımcısı.
İlk yeşil bina
Erten esasında "Çevre Dostu Binalar Derneği"nin "fikir ana"sı. Zira "yeşil binalar" konusunda uzmanlaştığı ABD'den dört yıl önce döndükten sonra bu trendin Türkiye'de tutması için nasıl uğraştığına bizzat tanık oldum. Semineri organize eden Duygu Erten, yabancı konuşmacı olarak iki önemli "yeşil bina" uzmanını davet etmiş. Biri "Dünya Yeşil Binalar Konseyi"nin eski Başkanı Houston Eubank. Eubank şimdi "yeşil bina" sertifikası veren Amerikan Leed Şirketi'nde görevli. Diğeri ise yine yeşil sertifika konusunda uzmanlaşmış İngiliz Breeam şirketinin Direktörü Martin Townsend. Erten, yabancı konukları ve "Çevre Dostu Binalar Derneği"nin bazı üyeleriyle bir akşam yemeğinde biraraya geldik. Kısa adı ÇEDBİK olan derneğin inşaat ve enerji sektörlerinden üye sayısı giderek artıyor. Bu iyi bir haber. Yemekte masa komşum Soyak Enerji Yatırım'dan Aysel Tantuğ. Aktardığına göre, Soyak İzmir'de Mavi Şehir Projesi'nde enerji ve su tasarrufunu ciddi bir şekilde hesaba katmış. Proje yüzde 100 "yeşil binalar"dan oluşmasa da ilerisi için umut verici bir adım.
Türkiye'de "yeşil bina" sertifikası için başvuran ilk inşaat şirketi, Ankara ve Erzurum'da alışveriş merkezleri yapan Hollanda kökenli Redevco.
Siemens'in Gebze'de yeni yaptırmakta olduğu bina, Türkiye'nin ilk "yeşil binası" olacak.
Kamu örnek olmalı
Yeri gelmişken hemen belirteyim. Hindistan'da "platin yeşil bina sertifikası" almaya hak kazanmış dört bina var.
Duygu Erten'in verdiği bilgiye göre, Soyak'ın yanısıra Ağaoğlu, Tekfen, Zorlu, Eczacıbaşı'nın inşaat şirketleri "yeşil bina" trendine sıcak bakanlardan. Bu konuda kendi çalışmalarını sürdürüyorlar. Erten, "Şu anda herkes işi öğrenme sürecinde" diyor. "Yeşil binalar"ın maliyeti yüzde 5 fazla oluyormuş. Buna karşılık karbon salımları yüzde 40 daha düşük. Küresel ısınma tehdidinin giderek büyüdüğü günümüzde, bu azımsanmayacak bir oran. Bu yüzden özel sektörün yanısıra kamunun da bu trendi benimsemesi gerek.
Kaliforniya'da örneğin, kamu binalarının ve okulların "yeşil" olmaları şart koşuluyor. Aksi takdirde inşaat şirketleri ihalelere giremiyor.
Ekaterinburg'daki "yeşil" projenin ardında örneğin Kremlin var. 2010 yılına kadar yılda 75 milyon metrekare inşa ederek Rusya'daki konut sıkıntısına son vermek isteyen Kremlin, Ekaterinburg'un tüm ülkeye örnek olması istiyormuş.
Merak ettim.
Acaba TOKİ, "yeşil bina" trendi konusunda ne düşünüyor?