Hans Ulrich Obrist Kaynak: Design Lifestyle Day

Garanti Galeri ve Platform Garanti Güncel Sanat Merkezi'nin düzenlediği "Disiplinlerötesi" konferans dizisinin son konuğu Hans Ulrich Obrist'ti. 10 Ocak 2008 tarihinde Garajistanbul'da gerçekleştirilen etkinlikte, "Cedric Price'dan Serpentine Pavilion'un Yaz Projelerine Yeni Kurumlar" başlığı altında mimarlık ile sanatın kesişim noktası üzerinde duruldu.

Nisan 2006'dan beri Serpentine Gallery'de Sergi ve Program Eş-Yönetmeni ve Uluslararası Projeler Yönetmeni olarak görev yapan Hans Ulrich Obrist, mimarlık dünyasi için yıllık vazgeçilmez projelerden biri haline gelen Serpentine Pavillion ve küratörlüğünü üstlendiği diğer projelerle sanatta disiplinlerarası yaklaşımını örnekledi.

Radikal düşünceleriyle tanınan İngiliz mimar Cedric Price'ın en bilinen projelerinden biri olan Fun Palace'ı sanatın çeşitli dallarının mimarlık yoluyla bir araya geldiği "disiplinler arası bir durum" olarak anlatan Obrist, Price'tan alıntılarla zaman kavramının müze mekanı için anlamından bahsetti. Felman'ın Nano Museum'u ve Orhan Pamuk'un Masumiyet Müzesi'nden de bahseden Obrist, müzenin hafıza boyutu üzerinde durduğunu söyledi.


Fun Palace
Kaynak: Archphoto

2000 yılında Zaha Hadid ile başayan Serpentine Pavillion serüveninin can alıcı binarlarından biri 2006 yılında Rem Koolhaas ve Cecile Balmond tarafından tasarlanmıştı. Bu binanın geçmişinin Koolhaas ile birlikte gerçekleştirdikleri Philip Johnson söyleşisi ve bunu takip eden diğer kanonik mimar söyleşilerine dayandığını belirttikten sonra, bu pavyon içinde gerçekleştirilecek etkinliğin 24 saat süren ve 72 Londralı'nın katıldığı bir "söyleşi maratonu" olmasına karar verdiklerini anlattı.


Kaynak: Art Forum

Gehry Serpentine Pavillion Kaynak: Serpentine Gallery

Bundan bir sonraki sene Olafur Eliasson ve Kjetil Thorsen tarafından tasarlanan pavyonda 70 sanatçının, "deney maratonu" şeklinde performanslarının sergilendiğini, bu performansların olağanın dışında, içerdeki sergiyi desteklemek yerine esas, yani merkezdeki etkinlik olmasını düşündüklerini anlatan Obrist, bu performansların zenginleştirilerek Reykjavik Modern Sanat Müzesi'ndeki tekrarından görüntülerle konuşmasına devam etti. Heyecanla beklenen son pavyon geçtiğimiz yaz açılmak üzere Frank Gehry tarafından tasarlanmıştı. Obrist, öncekilere göre en açık yapıya sahip bu pavyonda yapılacak etkinliğin bu özelliği yansıtacak şekilde, Hyde Park'taki "Speakers' Corner"a da gönderme yaparak geniş bir katılımcı kitlesi ile "manifesto maratonu" olarak şekillendiğinden bahsetti.

Daha sonra Serpentine Gallery'deki güncel projeler hakkında bilgi veren Obrist konuşmasını gelecek projelerden birkaçından söz ederek sonlandırdı.
Serpentine Pavillion'larının hangi mimara yaptırılacağına nasıl karar verildiği hakkında gelen soruya becerikli bir manevrayla cevap vermeyen Obrist, maratonlarda izleyici katılımının yeterince olamadığı eleştirisine karşılık, maraton formatının tecrübeyle değiştiğine ve geliştiğine, Frank Gehry'nin pavyonundaki maratonun buna örnek gösterilebileceğine dikkat çekti.