![]() Lloyds'un ünlü "dış merdiven sistemi" |
Üst katlardaki ofislerde bulunan gül ağacı panellerin değiştirilmesini de içeren bir tadilat önerisi, derneği oldukça endişelendirmiş ve ardından kuruluş, bu yenileme planının "binanın tarihsel bütünlüğüne zarar vereceği" açıklamasını yapmıştı. C20 yöneticisi Catherine Croft, "Dönemin mimari karakterini bundan daha iyi yansıtan bir bina olduğunu düşünmek imkansız," diyor ve ekliyor, "Mecvut ekonomik koşullar göz önüne alındığında, mal sahibine kiracıların baskı yapması ve yapıyı kendi kimliklerine büründürmek amacıyla, bütünsel yaklaşımdan yoksun bir bakış açısıyla geri dönülemez değişimlere maruz bırakması tehlikesi var."
Mevcut koruma kriterlerine göre, 30 yaşından daha genç binaların listelenebilmesi için gerçekten tehlikede olduklarının kanıtlanması gerekiyor. Ancak Croft, buna şu saptamalarla karşı çıkıyor: "Değiştirilmesi gereken ana maddeler olduğunu düşünüyoruz. Etkisi giderek artan küçük değişimler, bir binayı adamakıllı değiştirebilir."
Bakan Follet'in bu tartışmalı kararı, English Heritage (EH) tarafından Kültür, Medya ve Spor Departmanı'na gönderilen rapora dayanıyor. Raporda, binaya listede yer verilmemesi gerektiğine değiniliyor ve bu bağlamda binadaki yüksek teknoloji ürünü ögeler örnek gösterilerek, "88 m yüksekliğindeki bloğun sıra dışı bir mimari değere sahip olmadığı" belirtiliyor.
EH ayrıca, C20'nin binanın risk altında olduğu konusundaki endişelerini de yersiz buluyor. "Yapı, mimari değerinin fazlasıyla farkında olan sahipleri ve kiracıları tarafından özenle korunuyor ve onu Lloyd'a kiralayan mal sahibi Alman enstitü de, binanın kimliğine zarar verecek malzeme değişimlerini engelliyor" açıklaması, bu konuda EH'nin yaklaşımını yansıtan bir sözcüye ait. EH, yapının "gerekli yaşa" ulaştığında, örneğin 2011'de -yapılması planlanan değişikliklere başlanmasından tam 30 yıl sonra- şüphesiz listeye alınacağını da ekliyor.