Haberler

Muzaffer Çilek: "İtiraf ediyorum; IKEA bu işi iyi yapıyor"

Tarih: 9 Nisan 2009 Kaynak: Zaman Yazan: Günseli Özen Ocakoğlu
Çilek Mobilya genel müdürü ve ortağı Muzaffer Çilek, "Bizde ya bebek beşikleri ya da üniversiteye giden gençlerin yatakları vardı. Çocuk beşikten çıktı mı, artık kocaman bir yatakta yatmak durumundaydı. Ara yaşlar ve onların beklentileri karşılanmaz, sadece yüksek gelirli aileler kataloglardan özel yapım mobilyalar yaptırırdı. Biz Çilek Mobilya olarak bu alandaki boşluğu gördük.

Ayrıca, bu alana yatırım kararını alırken çocukların, anne ve babaların alım tercihlerini eskiye göre artık daha çok etkilediğini de fark ettik." diyor. Çocukların etkisini daha o günlerden görmek ve bu alana yatırım yapmak gerçek bir öngörü. Ne ilginçtir ki, bugün hâlâ pek çok mobilya mağazasında, 3-18 yaş arasındaki çocuk ve gençlere hitap eden mobilyalardan yok!

Peki, bu görünen boşluk Çilek Mobilya'yı rakamsal olarak nereye taşımış? Çilek Konsept Mağazaları Türkiye'de 100, yurtdışında 94 adet. 125 beyaz, 383 mavi yaka olmak üzere toplamda 510 kişi çalıştırıyor. Toplam üretimin yüzde 46'sı ihracata, yüzde 54'ü iç piyasaya verilmekte. Hedeflenen ise üretimin yüzde 90'ını ihraç etmek, yüzde 10'unu iç piyasada tüketmek.

Üç kardeşin 1995 yılında 1 milyon marklık yatırımla başlattığı ve 1996'da üretime geçirdiği firma, bugün bir dünya şirketi olma yolunda yürüyor. Çilek'in ihracat yaptığı ülkeler ve bölgelere göre satış dağılımı ise şöyle: Avrupa yüzde 22, Asya yüzde 20, Ortadoğu yüzde 8, Afrika yüzde 5, Amerika yüzde 5 ve Türkiye yüzde 42. Çilek Mobilya'nın 2008 itibarıyla tüm dünyadaki toplam cirosu 110 milyon Euro.

Fırsatları görmek, sahip olunan en önemli yetenek
İlginç bir yaşam öyküsü olan Muzaffer Çilek, Bursa İnegöllü Çilek ailesinin üç erkek evladının ortancasıdır. Kendi deyimiyle, "İnegöl'den ya köfteci ya da mobilyacı çıkar. Ben de bunlardan birini seçecektim. Ancak baba mesleği bakır levhaları çekiçle işleyerek mutfak gereçleri üretmek olunca, beni de yanına aldı. Babamla, ağabeyim ve kardeşim yükseköğrenim yaparken ailenin geçimini biz sağlıyorduk." diyor ve bugün bulunduğu yere gelene kadar geçirdiği süreci bizimle şöyle paylaşıyor: "Büyük ağabeyimle küçük kardeşim eğitimlerine devam ederken ben babamın yanında çalışıyordum. Bu nedenle de eğitimim yarım kaldı. Bugün liseyi de dışarıdan bitiriyorum. Mobilyada tasarımın çok önemli olduğunu biliyor ve bu nedenle de yükseköğrenimimi güzel sanatlar okuyarak yapmak istiyorum." Muzaffer Çilek, babasının yanında çalışırken sabrı da öğrenmiş. Daha küçük yaşta aldığı bu zorlu eğitim, onun kendi iç dünyasında da yansıma bulmuş. Bugün hemen her mobilya üreticisinin gözünün önündeki çocuk mobilyası boşluğunu görmek de meselelere dışarıdan bakmayı öğrendiği o yıllardan kazandığı bir özellik olmalı.

Çilek, sadece soyadı diye seçilmedi
Muzaffer Çilek, babasıyla birlikte çalıştığı yıllar sonrasında mobilya sektörüne geçmiş ve uzun yıllar bu sektördeki şirketlerde yönetici olarak çalışmış. 1995 yılında Çilek AŞ'yi kurma kararını verdiklerinde isim konusunda da epey düşünmüşler. Geleneksek Türk yaklaşımı, marka olarak çok uygun olmasa da adımız yaşasın diyerek Çilek adını almamışlar. Daha en baştan çocuk ve genç mobilyaları pazarına girme kararı Çilek soyadını markaları olarak seçmelerine neden olmuş. Hem görsel uygulamasında sağladığı çeşitlilik imkanı hem de çileğin çocuk ve gençler arasında sempati oluşturacağı düşüncesi Çilek'in seçilmesinde etkin olmuş. Bugün markanın algılanışı ve diğerlerinden ayrıştığı görsel uygulamalarıyla Çilek markasını nerede görsek Çilek Mobilya'yı çağrıştırıyor.

Çilek Kardeşler, Çilek markasının tüm dünyada bir "Türk Çocuk ve Gençlik Mobilya Markası" olarak konumlanmasını istediklerinden makine parkurlarını en son teknolojiden seçmişler. O güne değin tüm dünyadaki fuarları gezerken, bir gün kendi markalarıyla bu fuarlarda olacaklarını düşünmüş ve hayal etmişler. Özgün tasarımı kaliteli üretimle bütünleştirip önce küçük sonra da büyük metrekarelerle fuarlarda yer almışlar. Özgün modeller deyince tasarımdan ayrıntıya kadar pek çok konuda farklılık arayan Muzaffer Çilek, her yıl çok sayıda mobilya tasarımını hayata geçirmiş. Artık yurtdışı fuarlarda yabancı mobilyacılar, "Çilek bu yıl neler yapmış?" demeye başlamış. Bütün bu gayret Çilek Mobilya'nın yurtdışında sağlam bir duruş sergilemesine neden olurken bir Türk markası olarak da adı duyulmaya başlamış. Her yıl yüzde 20-30 oranında yeni tasarımlarla pazara çıkan Çilek, bu yıl yeni tasarımlar konusunda daha yavaş davranacak.

Çilek Mobilya, Turquality projesinin markalarından birisi. Yurtdışı yatırımlarına bu proje kapsamında hız veren Çilek Mobilya yetkilileri, yurtdışındaki konsept mağazalarının yanı sıra aksesuarlarıyla da büyük mağazalarda Çilek köşeleri açmışlar. Muzaffer Çilek, kendi markası adına düşündüğü dünya markası olma vizyonunu sektörüne de taşımış bir işadamı. Bu anlamda da sektörel örgütlenme için Türk mobilya üreticilerini bir araya toplayan MOSDER'in kuruluşunda da görev almış.

Sektörel duruş mobilya sektörü için bir gereklilikti
Muzaffer Çilek, Türk mobilya sektörünü geliştirmeyi ve yurtdışında "Türk mobilyası" vizyonunu oluşturmayı hedefleyen MOSDER'in (Mobilya Sanayicileri Derneği) kuruluşunda da aktif rol almış bir girişimci. Ayrıca derneğin ilk dönem başkanlığını yapan Çilek, halen DEİK Türk-Japon İş Konseyi Yürütme Kurulu üyeliği, DEİK Türk-Endonezya İş Konseyi Yürütme Kurulu başkan yardımcılığı, DEİK Türk-Bosna-Hersek İş Konseyi Yürütme Kurulu başkan yardımcılığı ve BMD (Birleşmiş Markalar Derneği) Disiplin Kurulu Üyeliği görevlerini de yürütüyor. Muzaffer Çilek, Türkiye'nin dışında, Çilek Germany GMBH ve Çilek USA Inc. şirketinin de hissedarı ve yönetim kurulu üyesi.

IKEA sektörün derlenip toparlanmasına yardımcı oldu
"Ürün, konsept ve satış yaklaşımıyla farklı bir marka. İsveçli IKEA'nın ülkemizde mağazalaşmaya gitmesi daha önce karanlık, tozlu ve soğuk mobilya mağazalarına bir fark getirdi. Satılmasa da aksesuarlar koymaya, mağazayı showroom'a dönüştürme gayreti gösterildi. Bütün bunlar köklü bir değişim değilse de hiç yoktan iyiydi. Aksesuarlar ve monte edilebilir şık ancak ucuz mobilyalarıyla IKEA, insanlara evlerinde geçirdikleri zamanın daha keyifli kılınabileceğini hatırlattı. Model odalar yaptı, çocukları eğlendirdi, montaj servisi verdi ve farklı bir mobilyacılık anlayışı geliştirdi. İnsanlar evlerini süslemeyi yeniden hatırladılar. Bugün IKEA'nın satışları 250 birimse, bunun 100'ü mobilyadan 150'si aksesuar satışlarından geliyor. Biz de Çilek olarak sektör olarak mobilyanın yanı sıra aksesuar işine girdik. Türk mobilya sektörü de ucundan bu alana giriyor. Bunun da birbirine yakışan parçaların tasarlanmasıyla olabileceğine inanıyorum. Aksesuar şıklık demektir. İtiraf etmeliyim IKEA bu işi iyi yapıyor."

Sektör krizden etkilendi ama biz çalışıyoruz
"Endüstriyel tarzda ve el yapımı olmak üzere iki alanda Türk mobilya sektörünün büyümesi söz konusu. Endüstriyel mobilyacılıkta biz de dahil olmak üzere iyi işler çıkıyor. El yapımı mobilya işinde de bölgesel olarak iyi işler çıkaran firmalar var. Yetişmiş insan kaynağı için 'mobilya meslek okulları'nda eğitim veriliyor. Bu okullarda tasarım okuyan, makine çalıştıran insan kaynağının yetiştirilmesi için çaba gösteriliyor. Sektör de bundan çok memnun. Mobilya sektörü büyük bir sektör, 60 bin üretici var. 1.000 kadarı sektördeki büyük payı yapıyor. İşin en iyi yanı ise sektördeki büyükler arasında hem rekabet hem de uyumlu bir çalışmanın olması. Ortak çalışmalar yapabileceğimiz bir yaklaşım da mevcut. Tekstilden sonra biz de sektör olarak en çok ihracat yapanlar arasına girmeyi planlıyoruz. Sektörde en küçük zincir 30-40 mağaza iken büyüklerin 1.000'e kadar ulaşan franchise mağazası var. Franchise'larla bireysel mobilya mağazaları arasında bir sayısal denge de giderek oluşmaya başladı.

Türkiye mobilya sektörünün büyüklüğü ise perakende fiyatları ile tüketim raporuna göre 7 milyar dolardır. Çilek'in hedefi ise yurtiçinde 2009 yılı için yüzde 8, ihracatta yüzde 20 artışı yakalamak. Mobilya markaları arasında rekabet, ağırlıklı olarak vade-iskonto arasında gerçekleşirken, birbirimizi daha fazla tanıyıp fiyata dayalı rekabetten vazgeçmemiz gerek."

Pazarın sadece yüzde 3'ü çocuk ve gençlik mobilyası
"Niş bir alanda özgün tasarım, kaliteli üretim, uygun bir isim ve bunun iletişimini yapmak ve bütün bunlar için de inanç gerekiyordu. Biz seçtiğimiz alan itibarıyla mobilya pazarının yüzde 3'üne hitap eden bir markayız. Eğer bu alanda kalacaksak yurtdışına da açılmak durumundaydık. Çünkü Türkiye pazarında yüzde 3 oldukça küçük rakamlara denk düşerken, dünya pazarında milyar dolarlara ulaşıyor. Bu nedenle bir yandan yurtdışındaki yatırımlarımızı artırmaya çalışırken, içeride de makine yatırımından kurumsal kültürün oturtulmasına kadar pek çok alanda işimizi gelişmeye yönelik gayretlerimiz oluyor.

Şimdi firmamızın 15. yılına hazırlık yapıyoruz. Logomuzu da kurumsal kimliğimiz içinde çok fazla değiştirmeden revize etmeye karar verdik. Ambalajımızdan çikolatamıza, mağaza konseptinden aksesuarlarımıza kadar hazırlık içindeyiz. Bir yandan markamızı Venezuela'dan Şanghay'a kadar taşırken diğer yandan da içeride çınar ağacı misali köklenerek büyümek istiyoruz. Bu nedenle de beş yıl önce tasarım ekibimizi İnegöl'den İstanbul'a taşıdık, çünkü bir vadi içinde yapılan tasarımlar dünya vizyonunu yakalayamazdı. Tasarımcı arkadaşlarımızı dünyadaki tüm ilgili fuarlara gönderiyoruz. Çünkü biz, kaliteli ve özgün tasarımlı mobilyaları emsallerine göre daha pahalı satıyoruz."

Mobilya sektöründe hareket başladı
En çok mobilya sektörü etkilendi diyor araştırmalar. Tasarrufun krize karşı bir tedbir olarak yükseldiği dönemlerde ilk kısılan kalemlerden birisinin ev mobilyaları olduğunu da ifade ediyor. "Nasıl olsa alırım ya da daha sonra alsam da olur!" yaklaşımı önce mobilya sektörünü sarsıyor. Ancak içinde bulunduğumuz dönemde mobilya satışlarında bir artışın başladığını ve KDV indiriminden ötürü umutlarının arttığını da söyleyen Muzaffer Çilek, kendilerinin krizden çok etkilenmediğini söylüyor. Bunu da hem üretim segmentine hem de marka konumlamasına bağlıyor.

Üreten çok, işini mükemmel yapan yok
"Arkadaşlar zor bir yönetici olduğumu söylerler. Mükemmeliyetçiyimdir. Bunun nedeni de 8 yıl boyunca bakır levhalardan el yapımı mutfak gereçleri yapmış olmam olabilir. Hazırlık yapmadan toplantıya girenlerle, hiç görüş bildirmeden sizin söylediklerinizi emir gibi yapanlardan rahatsızlık duyarım. Karşımda gereksiz konulardan konuşanları dinlemem. Yeni nesil çalışanların empati yapmadığını düşünüyorum. Acaba kendi işlerinde çalışsalardı ne yaparlardı diye merak ediyorum. İşte bu nedenden ötürü de ülkemizde ortalama hizmet ve ürün üreten çok, işini mükemmel yapan ise neredeyse yok."

Başarısının Sırları
- Kılı kırk yararcasına mükemmeliyetçi.
- Düşündüklerini hayata geçirirken tez canlı.
- Çalışanlarının da aynı tez canlılığa sahip olmasını ve bulunduğu makamdan empati yapmasını istiyor. Bunu zaten kendisinin yaptığını düşünüyor.
- Düşündüklerini dile getirirken de işi yaparken de hedef odaklı; ne söylemek istiyorsa söylüyor. Bu da ilişkide gri alan bırakmıyor.
- Hayalleri var: Türkiye'den bir dünya markası çıkarmak en büyük isteği.
- Görüntüsü çok sakin olsa da sonuç odaklı bitmez bir enerjisi var.
- Hâlâ öğreniyor ve öğrenmekten de keyif alıyor.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.