Haberler

Gizli Tehlike: Baz İstasyonları

Tarih: 16 Temmuz 2009 Derleyen: Zeynep Güney


GSM (Global System for Mobile Communications/Mobil İletişim için Küresel Sistem) ağının kapsama alanını genişletmek için bina çatılarına kurulan baz istasyonları, kuruldukları bölgede yaşayan insanların tepkisine neden oluyor. Genellikle beyaz renkli ve kutu şeklinde, 4 metre boyunda, iki çubuk antenle bir çanak antenden oluşan istasyonların, yaydıkları mikrodalgalar nedeniyle birçok sağlık sorununu da beraberinde getirdiğinden şüpheleniliyor. Kuruldukları bölgede artan kanser vakaları yüzünden tepki görmeleri nedeniyle, GSM şirketleri baz istasyonunu gizleme yolunu seçiyor. Kamuflaj yönteminin ilk örnekleri ise Avrupa'da ve Amerika'daki kentlerde görüldü. Yurtdışındaki gizleme örneklerine 18 Ocak 2007 tarihinde "'Kamuflaj' ve Taklit" başlığıyla yayınladığımız haberde yer vermiştik.

Türkiye'de de evlerin çatılarında artık sıkça rastlanır olan baz istasyonlarının, 3G teknolojisine sahip telefonların çıkışıyla sayılarının artacak olması endişeleri artırıyor. Türkiye genelinde görülen birçok vaka, baz istasyonlarının zararlarını kanıtlar nitelikte. Bunun en belirgin örneklerinden biri de Yargıtay'ın çatısındaki baz istasyonlarının, bazı çalışanlara kanser teşhisi konulması üzerine kaldırılması oldu. 2 Ekim 2007 tarihinde NTVMSNBC'de yayınlanan habere göre, Yargıtay Başkanlığı ile Aycell firması arasında 2003'te imzalanan protokolle ana binanın 3 noktasına baz istasyonu yerleştirilmişti. İstasyonların, personel üzerinde olumsuz etki yarattığı iddiaları üzerine Yargıtay Başkanlığı harekete geçti. Odası baz istasyonuna yakın olan bir Yargıtay üyesine "ilik kanseri" teşhisi konulması üzerine, 26 Eylül 2008 tarihinde 3 baz istasyonu söküldü.

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Ali Çetin de geçtiğimiz ay bir açıklama yaparak, GSM şirketlerinin kurdukları baz istasyonlarının sayısının 40 bine yaklaştığını belirtmiş ve "Birçok cami minaresi ile çatılar 3 GSM şirketinin baz istasyonlarıyla doldu. Bu istasyonlardan yayılan radyasyon halkın sağlığını tehdit ediyor" demişti. Baz istasyonlarının sayısı ve kurulacağı yerler konusunda ciddi kurallar getirilmesi gerektiğini savunan Çetin, istasyonlardan yayılan radyasyonun kanser vakalarını arttırdığını öne sürdü.

Oysa TÜBİTAK'ın 2001 yılında yayınladığı bir bültende yer alan, mobil iletişim sistemleri ve insan sağlığı hakkında sıkça sorulan soruların yanıtları ise şöyleydi:

Baz istasyonları nükleer radyasyona neden olur mu? Bu radyasyon canlılar üzerinde nükleer radyasyona benzer etkiler yapar mı?
Nükleer radyasyon, yüksek enerjili fotonların yol açtığı iyonlaştırıcı radyasyondur. Baz istasyonlarının neden oldukları ışınım iyonlaştırıcı olmayan radyasyon sınıfında olup baz istasyonları nükleer radyasyona neden olmazlar. İyonlaştırıcı radyasyon bölgesindeki dalgaların frekansları baz istasyonlarının çalışma frekanslarından yaklaşık milyon kere daha yüksektir.

Mobil telefonlar ve baz istasyonlarından yayılan elektromanyetik dalgaların kanser yaptığı yönünde tekrarlanmış herhangi bir kanıt var mıdır?
İyonlaştırıcı radyasyonun hücrelerin genetik malzemesini (DNA) etkileyerek mutasyon ve kansere yol açtığı bilinmekle birlikte, RF dalgaların benzer etkiler yaptığı kanıtlanmamıştır. Son yıllarda cep telefonlarının özellikle beyin tümörlerini arttırıp arttırmadığı konusu gündeme gelmiş, ancak bugüne kadar yapılan incelemelerde cep telefonu kullanımının kansere yol açtığını gösterecek kesin deliller bulunamamıştır. Son olarak ABD ve Danimarka'da yapılan ayrıntılı çalışmalar cep telefonu kullanımının beyin tümörü riskini arttırmadığını açıkça ortaya koymuştur. Öte yandan bugüne kadar yapılan çalışmalar, cep telefonu teknolojisiyle kanser arasında kesinlikle bir ilişki yoktur demek için yetersizdir. Bu nedenle, başta Dünya Sağlık Örgütü (WHO) olmak üzere çeşitli kuruluşlar bu konuda daha kapsamlı çalışmalar başlatmışlardır. Bu çalışmaların sonuçlarının önümüzdeki yıllarda alınması beklenmektedir.

Mobil telefon ve baz istasyonları baş ağrısı, uykusuzluk, dikkat bozukluğu gibi durumlara neden olabilir mi?
Günlük yaşamda maruz kalınan RF seviyelerinin baş ağrısı, uykusuzluk gibi sorunlara yol açtığı kesin olarak gösterilememiştir. Ancak çeşitli çalışmalarda, ICNIRP'nin belirlediği sınır değerlerin altında mobil telefon sinyallerinin beynin elektriksel aktivitelerinde ve algılama fonksiyonlarında (dikkat, hatırlama, tepki verme gibi) kısa süreli değişimlere neden olduğu gösterilmiştir. Fakat bu değişimlerin insan sağlığı üzerindeki etkileri bilinmemektedir.

Bir apartmanın çatısında ya da duvarında baz istasyonu anteni bulunması o apartmanda bulunanları yüksek risk grubu haline getirir mi?
Baz istasyonlarındaki antenler dar bir bölgeyi etkileyen yönlü antenlerdir. Bu antenler arkalarında ya da diplerinde ışımanın çok az olacağı biçimde tasarlanmışlardır. Bu nedenle bulundukları binada yaşayanları yüksek risk grubu haline getirmezler. Ancak antenin konumu, antenin ışıma örüntüsünün kurulduğu binayı içine almayacak şekilde belirlenmelidir. Ayrıca, anten için yer seçimi ve antenin kurumu sırasında yakın alandaki binaların risk altına alınmamasına dikkat edilmelidir. Anten yeri, çalışma frekansı ve çıkış gücüne göre hesaplanacak güvenlik mesafesi içinde insanların istem dışı ve sürekli maruz kalmayacağı şekilde seçilmelidir.

Tepkiler Sürüyor
Bir yandan baz istasyonlarının zararlı olup olmadıkları tartışılırken, diğer yandan gelişen teknolojik sistemlerin yaygınlaşması sonucu baz istasyonlarının sayısı oldukça arttı ve artmaya devam edecek gibi görünüyor. GSM şirketlerinin halkın tepkisini çekmemek için bulduğu yöntemler ise şaşırtıcı olduğu kadar ürkütücü de. Bazen bir baca, bazen cami minaresi, bazen de reklam panosuyla kamufle edilen baz istasyonları çevrede yaşayan insanları huzursuz ediyor. Gün geçtikçe basında farklı il ve ilçelerden kamufle edilmiş baz istasyonuna tepki haberleri yayınlanıyor. Son bir ay içerisinde yayınlanan haberlerden bazıları şöyle:

Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk Beldesi İskele Mahallesi 2.köprü mevkiinde Tedaş trafosuna üzerine gizli olarak yerleştirilen ve baca süsü verilen baz istasyonuna vatandaşlardan tepki yağmaya devam ediyor. (13 Temmuz 2009 - Yeni Şafak)

Balıkesir'in Ayvalık ilçesindeki çarşı içinde bulunan onlarca baz istasyonu, ilçede faaliyet gösteren çok sayıda demokratik kitle örgütleri, bazı siyasi partiler ve vatandaşların tepkilerine neden oluyor. Baz istasyonu sahibi olan firmaların tepkilere cevap vermemesi, vatandaşların tepkilerini daha da arttırıyor. (7 Temmuz 2009 - Star Gazetesi)

Dört ay önce Muğla Atatürk Stadyumu`nun arkasına dikilen ve üzerinde `Spor dostluktur, spor sağlıktır` yazan yaklaşık 35 metrelik reklam panosunun asıl işlevinin mahalleye kurulan baz istasyonunu gizlemek olduğu anlaşıldı. Kandırıldıklarını düşünen mahalle sakinleri öfkeli. Muğla Gençlik ve Spor İl Müdür Vekili Nihat Ekinciler, stadyumun arkasında bir baz istasyonu bulunduğunu doğruladı, istasyondan yıllık 16 bin lira kira bedeli aldıklarını söyledi. (3 Temmuz 2009 - 8 Sütun)

Kocaeli'nin Yahya Kaptan Mahallesi'nde trafo binasının üstünde klima görünümüyle kamufle edilmiş baz istasyonu olduğu ortaya çıktı. Baz istasyonunun yapımı sırasında trafo etrafının brandalarla kapatıldığını belirten mahalleliler SEDAŞ yetkililerine tepki gösterdiler. Baz istasyonunun yapılmasıyla ilgili hiçbir açıklama yapılmadan, klima süsü verilerek yapılması halkın büyük tepkisini çekti. (2 Temmuz 2009 - Evrensel)

Muğla'nın Fethiye ilçesinde iki ay önce bir GSM operatörü tarafından Fethiye-Antalya karayolu üzerinde bulunan Çamköy Kavşağı'ndaki petrol istasyonunun yanına vinç yardımıyla konulan reklam tabelası görünümündeki baz istasyonu, çiftçileri isyan ettirdi. Geçimini çiftçilikle sağlayan Çamköy halkı, baz istasyonunun kaldırılması için imza kampanyası başlattı. (2 Temmuz 2009)

Bazı şehirlerde yapılan protesto gösterileri ve dayanışma sonucu ya da belediyelerin kararıyla, baz istasyonlarının şehir merkezinden kaldırılması sağlandı:

Ankara Polatlı Belediyesi de baz istasyonlarını şehir dışına taşıma kararı aldı. Polatlı belediye meclisi, oy birliği ile kent merkezine yeni baz istasyonu kurulmaması ve mevcut baz istasyonlarının 6 ay içinde kent dışına çıkartılması kararı aldı. Belediye Başkanı Yakup Çelik, kararla ilgili yaptığı açıklamada, teknolojinin insan hayatını kolaylaştırırken bir tarafından da insan sağlığını olumsuz etkilediğini söyledi. (16 Temmuz 2009 - Hürriyet)

Bodrum ve Konacık belediye meclisleri, Haziran ayı toplantılarında, "GSM şirketlerine ait baz istasyonlarının 6 ay içinde şehir dışına taşınması" yönünde karar aldı. CNN Türk'ün haberine göre Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 29 Mart sonrası göreve başladığında ilçenin "bir baz kent" olduğunu gördüğünü söyledi. "Yerleşim yeri içinde bu kadar baz istasyonuna nasıl müsaade edilmiş anlayabilmiş değilim" diyen Kocadon, ilçede kanser hastalığı oranında son yıllarda bir artış gözlendiğini belirtti ve baz istasyonlarının 6 ay içinde şehir dışına taşınması kararı aldıklarını açıkladı. (12 Haziran 2009 - CNN Türk)

Bütün bu tepkilerin sonucunda geçtiğimiz Ocak ayında Yargıtay, GSM operatörlerince kullanılmakta olan baz istasyonlarının insan sağlığına zararlı olduğuna ve kaldırılması gerektiğine karar verdi. Ancak Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım İzmir'de düzenlenen Baz İstasyonları ve İnternet Güvenliği Konferansı'nda yaptığı konuşmada Yargıtay'ın baz istasyonlarının şehir dışına taşınması yönündeki kararını eleştirdi. Birgün Gazetesi'nin haberine göre, hayatımızda yer edinen birçok aletin elektromanyetik dalga yaydığına değinen Yıldırım, "Su ısıtıcısı, elektrikli battaniye, walkman, notebook, bilgisayar tüpü, modem, mikrodalga fırın gibi günlük hayatımızda yer alan birçok alet elektromanyetik dalga yayıyor. Baz istasyonu da onlardan biri. Gülü seven dikenine katlanır" diye konuştu. Yargının aldığı kararın uygulanacağını belirten Yıldırım, "Şeriatın kestiği parmak acımaz" diyerek konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Herkes cep telefonuyla konuşmayı unutsun. Alınan kararın sonucu budur. Bunu da herkesin kabullenmesi lazım. Cep telefonu hayatın bir parçası. Onsuz bir hayatı düşünemiyoruz. 15 yıl önce cep telefonu yoktu. O tarafa gider o günleri yaşarız. Baz istasyonu sağlığa zararlı lafı algı meselesi. Gerçekte olan bir konu değildir. Yargıyla birlikte çalışmamız lazım. Teknolojinin nimetlerinden faydalanmak gerek."

Ne yazık ki Yargıtay'ın bu kararının teknik olarak da uygulamaya geçmesinin mümkün olmadığı görülüyor. Baz istasyonlarının belirli bir kapsama alanı bulunuyor ve bu kapsama alanı, baz istasyonu şehir dışına çıkarıldığında etkisini kaybediyor. Dolayısıyla baz istasyonlarının şehir dışına çıkarılması bütün cep telefonlarının kapsama alanı dışında kalması anlamına geliyor. Bu durumda karşımıza iki seçenek çıkıyor: Ya daha iyi bir çözüm bulunana kadar baz istasyonlarıyla yaşamaya devam edeceğiz ya da cep telefonlarından vazgeçeceğiz.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.