
Vakıflar, büyük çaba harcayarak kayıp 400 çiniden 24'ünü bulmayı başardı. Bugünlerde bakımı yapılan çiniler orijinal yerlerine monte ettiriliyor.
Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, 1940'tan beri ilginç hırsızlıklara sahne olan kasrdan 400'den fazla çini çalındı. 2003'te 17. yüzyıla ait 24 çini çalındı. 3 yıl boyunca izine rastlanmayan eserler, Londra'da ortaya çıktı. Ünlü bir müzayede evi olan Sotheby's, çinileri 2007'de satışa çıkardı. Vakıflar Genel Müdürlüğü Kaçakçılık Daire Başkanlığı'nın takibinde olan ve İnterpol'ün de aradığı eserler arasında yer alan çinilerin satışı hemen durduruldu. Türkiye'ye getirilen çinilerin öncelikle bakımları yapıldı ve yeniden kullanılabilecek şekle getirildi.
Genel müdürlük, ünlü yapının restorasyonunu da başlattı. İstanbul Ticaret Odası sponsorluğunda restore ettirilen Hünkâr Kasrı yeniden ayağa kaldırıldı. Çiniler takılmak üzere İstanbul Ticaret Odası yöneticilerine teslim edildi. Restorasyon sırasında mevcut çiniler tek tek sökülerek numaralandırıldı. 10 bin civarında sayımı yapılan çinilerin 500 tanesi ise sahte çıktı. Daha önceki restorasyonlarda gerçeklerinin yerine sahte çinilerin yerleştirildiği tespit edildi. Zemin hazırlama ve projelendirme çalışmalarının tamamlanmasının ardından 'kasırbaş' olarak adlandırılan en görkemli odanın duvarından sökülen çiniler halen boş olan orijinal yerlerine takılacak.
400'den fazla çini kayıp
Osmanlı padişahlarının yazlık saraylarından biri olan Hünkâr Kasrı (Valide Kasrı), Türk sivil mimarisinin bir şaheseri olarak kabul ediliyor. Yapının içinde Yeni Cami'ye gizli bir geçit bulunuyor. Yapıldığı yıllarda Valide Sultan, daha sonra da padişah ve sultanlar namazdan ve dini törenlerden önce buraya gelir, bir süre dinlenirlermiş. Kasrın giriş kapısındaki ağaç işçiliği, içerideki çinili ocaklar, duvarları kaplayan çini panolar, renkli cam pencereler büyük dikkat çekiyor. İznik'te yapılan çinilerin bir kısmı sadece bu kasrı süslemek için özel olarak yapıldığından, desenlerine başka hiç bir yerde rastlanmaz.