Haberler

Ayasofya: Trabzon'un siyah gülü

Tarih: 28 Eylül 2009 Kaynak: Zaman Yazan: Nazan Bekiroğlu
Arka bahçesinde, bir cennet elması ağacının altında, üzeri kar manzaralı porselen fincanda orta şekerli bir Türk kahvesi içtiğim günden beri ben Ayasofyalı Ayasofya benli. Habbeyi kubbe eden kalbim, çileli kentimin kalabalığından uzakta, bu saklı bahçeye ilk kez sığındığında elimde bir Dostoyevski romanı, arasında bir filbahri dalı, demek mevsimlerden ilkyazdı. Bu günse eylül ayazı.

O gün bu gün, Karadeniz üzerinden çemberler çizerek Batum'a doğru ilerleyen yunus sürülerini, yoluma tüylerini bırakan mavi kuşları, yerle göğü yaklaştıran yağmur fırtınalarını hep bu bahçeden seyrettim. El değmemiş ağustos sabahlarında kırmızı sardunyanın su değdiğinde kokusunu nasıl saldığına baktım hayretle. Çok cümle eskittim. İçimi burada döktüm kelimelere, kimi başardım kimi yarı yollarda kaldım. Ama sevinçli bir mesneviye başlarken de, yangınlı bir eski zaman hikâyesini tamamlarken de hep buradaydım.

Hissi kaybolmuşsa, her hatıra şimdi sadece kuru bir bilgi. Tecrübeye katkısı olsa da sadece basit bir yük olduğu neden söylenmesin? Kendi içime bakarsam arka bahçeden hiç çıkamayabilirim. Lâkin bu gün Kommenoslar'ın taç yapısı, Fatih Mehmed'e Trabzon'un armağanı bu siyah gülü sanki ilk kez görüyorum.

Yapının en gösterişli cephesi güneye bakıyor. Kommenoslar'ın yırtıcı kartalı bir baş farkıyla Selçuklu kartalına nazire. Kanatlı atlar çifte güvercinlerle; çerçeveli hilâl ve yıldızlar istiridye biçimleriyle iç içe. Ve vahye dayalı her dine göre o ilk hikâye: Cennet zamanları, yasak meyve.

İçeride "İsa'nın Dirilişi". Ama şüphe! "Bu, İsa mıdır?" Kimlik ispatlamanın en kestirme yolu yaraları göstermek. İsa böğründeki yarayı gösteriyor, dokun, diyor şüphecisine, çekinme. Ve: "Son Akşam Yemeği". Yehuda hâlâ usulca yaklaşıyor: "Öptüğüm odur". Vali Platus hâlâ ellerini yıkıyor. "Benim suçum bu günahtan beridir".

Işık: Zaman. Ayasofya'nın serin taş duvarları arasında zaman üst üste yığılı duruyor. Ama su gibi de akıyor. Bu kırılmış parçalanmışlıklara, bu taş üstünde taş kalmamışlıklara bakınca insanın taşa da o kadar güvenesi gelmiyor. Her şey gelip geçici. Taşlar bile üzerine kazınmış isimleri hakkıyla muhafaza edememişken hangi bellek, üzerinden geçeni gitmez diye biliyor? Bahçeye çıkıyorum. Dış duvarda yelkenli oymaları. Bir deniz kentinde yaşayan insanlar bir kilise duvarına çizdikleri resimlerle dileklerini mi dile getirirler? Sağlam bir gemi, sakin bir deniz mi? Oysa kaç donanmayı yolundan eyleyen Bahr-i Siyah fırtınayla sicilli.

Toplanan cennet bulutları yaklaşan yağmurun haberini veriyor. Yaratılış kabartmalarını karşıma alıyorum, yüzümü denize çevirerek oturuyorum banklardan birine. Son birkaç sahife. Aynı romanı ikinci kez bitiriyorum. İncil'in, "Bütün insanları affedin", âyetine rağmen affetmeyi reddederek ölen sar'alı kahramanla karşılaşıyorum yeniden. Arada yıllarca zaman farkı. Çizdiğim cümleler birbirinden tümüyle farklı olsa da her defasında gafili olmadığım şu rüya cümleleri ile bitiriyorum Ezilenler'i:

"-Her şey bir rüyaydı Vanya."

"-Neydi rüya olan?"

"-Her şey. Bu olup biten her şey."

Doğruluyorum. Kendimi taşlarına, ağaçlarına, bahçelerine aşikâr ettiğim, şerh ettiğim, tekrar ettiğim, ezber ettiğim. Gün gelip red, gün gelip inkâr ettiğim. Özge cemâl bulamayıp, dönüp dolaşıp, yine kendime nazarla muhabbet ettiğim bahçeden çıkarken dönüp bir an bakıyorum geriye. Hayret! Taş kesilmemişim. Ama her şey bir zamansızlıkta donmuş, bir arada duruyor. Âdem, Havva suretinde karşısına dikilen yasak meyvenin ilk lokmasını çiğniyor orada. Selçuklu taş ustası, bir Kommen kilisesinin görkemli güney duvarına Selçuklu madalyonlarını bir imza haberi gibi konduruyor. Fatih Mehmed'in uğurlu kademinin izi Ayasofya'nın bahçesinde bir siyah gül vasfında duruyor. Güney girişinin doğu duvarında Cin Suresi'nin, içinde secde edilen mâbedlerin şüphesiz Allah'a mahsus olduğuna dair, XVIII. âyeti okunuyor: Zaman yarılıyor birden. Her şeyi kemâle erdiren, gölgeleştiren o büyülü dokunuş. Aynı cümle: Bir ân-ı ebedi. Lâkin şimdilik geçici.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.