Haberler

Gelecekteki evlerimiz "yeşil binalar"

Tarih: 19 Ekim 2009 Kaynak: Sabah

Ülkemizde inşası yavaş yavaş tercih edilmeye başlanan çevre dostu binalar, enerji ve su kullanımında yüzde 50'lere varan oranda tasarruf sağlıyor.

Doğayla uyumlu mimari anlayış, günümüzün çevresel problemleriyle ortaya atılmış yeni bir fikir değil. Bu anlayış uzun süredir var. Fakat bu anlayışı son günlerde uygulama zorunluluğu hissettiren, küresel ısınma, susuzluk, çevre kirliliği ve doğal kaynakların tükenmesi gibi sebepler. İçinde yaşadığımız, çalıştığımız, eğitim gördüğümüz binalar su tüketiminden yüzde 17 oranında, ormanların tüketilmesinden ise yüzde 25 oranında sorumlu tutuluyor. Malzemelerin ve enerjinin yanlış kullanılması ise bu rakamları her geçen gün artırıyor. Bu anlayışı değiştirmek, doğayla tam uyumlu binalara geçmek ise inşa edilen binaları arazi seçiminden başlayarak, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımına kadar planlayan sorumluluk sahibi bir tasarım anlayışıyla mümkün. Bu anlayışa sahip, belli standartlar getirilerek sertifikalanan binalar ise 'yeşil binalar' adıyla, tüm dünyaya geç de olsa yayılmaya başladı. Yeşil binaları sertifikalayan önemli kuruluşlardan ABD'deki Çevre Dostu Binalar Konseyi'nin kriterler listesi LEED adıyla anılıyor. Bu kriterler, sürdürülebilir araziler, su kullanımında etkinlik, enerji ve atmosfer, malzeme ve kaynaklar, iç hava kalitesi, yaratıcılık ve tasarım olmak üzere birçok ana başlıkta inceleniyor. Yeşil binaların en önemli özelliklerinden biri enerji ve su tüketiminde yüzde 50'lere varan bir tasarruf sağlaması. Güneş, rüzgâr veya yer altı ısı kaynakları gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak, binayı doğal ışıkla ve harekete duyarlı sensörler vasıtasıyla aydınlatmak, binanın kendi elektriğini üretecek bir sisteme sahip olması ve bitkilendirilen bir yeşil çatı ile yağmur suyundan faydalanmak bu tasarrufu sağlayan başlıca uygulama özellikleri. Bu yapısal özelliklerin binanın inşa maliyetine getirdiği yüzde 5 ve yüzde 10 arasında değişen artış, bu yapısal özelliklerin kullanılmasını zorlaştırıyor. Fakat maliyetteki artış, uzun vadede, su ve enerji tasarrufundan elde edilecek kazanç, enerji ve suya gelebilecek zamlar da hesaba katıldığında devede kulak kalıyor. 'Uzun vadede hepimiz ölüyüz' düşüncesinden kaynaklı olacak ki uzun vadedeki bu kazancı, ilk maliyetin şişmemesine tercih edenler ülkemizde bir elin parmakları kadar az.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.